Love Me or Leave Me | 2min

10-Bunu Sana Bırakıyorum

"Konuştunuz mu?"

Elleri giydiği montun ceplerinde, gözleri önünde yürüyen Minho ve Jeongin'de.

"Hayır. Sen geldin hemen zaten. Ama bir şey söylemek istiyordu. Benden gizlediği bir şey var."

İçindeki sıkıntı son iki yıldır bir illet gibi yakasına yapışmış, onu her geçen gün anlamsız ve saçma bir şekilde boğuyor. Seungmin, Minho'nun gözlerine her baktığında orada gördüğü duyguyla bu sıkıntıyı harmanlamaktan geri duramıyor. Zira o gözlerde her daim gördüğü o duygu onu düşünmeye ve sorgulamaya iterken aynı şekilde üzüyor da. Keza o gözlerde gördüğü, korku dolu özür dileyen bakışlardan başka bir şey değil.

"Belki de senin sağlık sorunlarında yanında olmadığı için özür dileyecektir."

Bir ihtimal Felix'in dediği olabilir, yine de onun hisleri sadece bununla sınırlı kalmadığını bağırıyor.

"Sadece kötü bir şey olmamasını istiyorum. Çünkü artık Minho tarafından hayal kırıklığına uğramak istemiyorum."

Cümlenin noktası gibi Minho ona dönüp gülümsüyor. Seungmin ne olursa olsun ona gülen bu adamın yanından ayrılmak istemediğine eminken, daha fazla sevdiği adam tarafından üzülmek istemediğine de emin. Felix sol kolunu onun bedenine sarıp da kendisine çektiğinde yarım sarılışlarıyla Minho daha çok gülümseyip önüne dönerek geldikleri bu barbekü restorantının girişinde onları karşılayan diğer grup üyelerine katılıyor.

"Nerede kaldınız ya! Hyunjin'i zor tuttuk vallahi."

Changbin'in söylenmeleri ile Seungmin Felix'in güvenli kollarından sıyrılıp biraz sinirli görünen gelincik arkadaşına yanaşıyor.

"Neyin var artist? Yine Changbin Hyung sana iğrenç flörtlerini mi gösterdi?"

Hyunjin'in yüzünde oluşan hafif sırıtış ile Seungmin, omzuyla Hyunjin'in omzunu dürtüyor.

"Atayım mı bugün seni eve? Dedikodu yaparız."

Ardından bir göz kırpış ve o muhteşem dudaklarda oluşan çarpık sırıtış. Seungmin'in hayır deme lüksü yok.

"Birini de bize gönder. Lix'i yalnız bırakmak istemiyorum."

Aslında yalnız bırakmak istemediği kişi Minho. Zira biliyor ki kendisi diğer eve geçerse Jeongin Felix ile birlikte yatacak ve Minho'yu odasında tek bırakacak. Onun yalnız kalmasına gönlü razı değil.

"Diğer yurda gitmek isteyen var mı?"

Şarkı söyler gibi şakırken üyelerin gözleri onlara dönüyor. Chan kaşlarını kaldırıp da üyelerde bakışlarını gezdirirken beklenmedik bir şekilde Minho konuşuyor.

"Neden?"

Seungmin şimdi yavaş yavaş Minho'nun yanına kayıyor. Hâlâ restorantın önünde, girişi kapatıyorlar.

"Seungmin'i çalıyorum da. Birinin de size geçmesi iyi olur dedik."

Anlamlı lakin diğerlerine göre anlamsız bir bakışma yaşıyor Seungmin ve Minho ikilisi. Ve Seungmin ilk kez Minho'nun gözlerinde oldukça iyi gizlenmiş ancak yine de kendini belli eden kıskançlığı görüyor.

"Ben geçerim," diyerek, Changbin bu konuşmayı ve ikilinin arasındaki bakışmayı bozuyor. Birkaç onaylama nidası dökülüyor dudaklardan. Sonra da içeriye girmeye başlıyorlar.

"Aslında senle bir şey hakkında konuşmak istiyordum," diyor Hyunjin üst kata çıkan merdivenleri adımlarken. Seungmin yan bir bakışla onu süzüyor. Hyunjin ise dümdüz önüne bakarak elleri montunun cebinde ilerliyor.