Kanayan mektup

1.1K 43 31
                                    

Asi gözlerini açtığında bir yanında Yaman'ı bir yanında Rüya'yı görmüştü. Tansiyonu düştüğü için bayılmıştı, zaten bu hamilelik süresince sürekli yaşadığı bir durumdu bu. Hamilelik hormon değişimlerinin üzerine üzüntü de eklenince uzun süre baygın kalmıştı Asi. Yanındakilere mahsun mahsun bakarken Rüya bir anda üzerine eğilip saçlarını sevdi Asi'nin ve yumuşak bir sesle

"İyi misin canım? Nasıl hissediyorsun kendini?"

diye sordu. Daha Asi cevap veremeden Yaman girdi bu sefer de söze
"Güzelim bu bayılmaların ne sıklıkla oluyor? Neredeydin sen bunca zaman? Kim vardı yanında diğer rahatsızlıklarında? Bizim her hastalığımızda sen sabahladın başımızda. Bizim bunu yapmamıza neden izin vermedin, neden kaçtın bizden benim aklım almıyor Asi"
Her kelimede ses tonu sertleşip yükseliyordu Yaman'ın. Rüya ters bir bakış attı Yaman'a ve bakışıyla susmasını emretti adeta. Yaman o an pişman oldu bu yükselmeyi yaptığına ama çok öfkeli ve kırgındı Asi'ye karşı. O yüzden veryansın etmeden duramıyordu. Alaz'ın halini düşündükçe daha da bileniyordu Asi'ye karşı. Sonra içindeki bir ses o da senin kardeşin Yaman diye fısıldayınca duruluyordu. Asi anlamıştı Yaman'ın ona kızdığını ve bunun hesabını her fırsatta soracağını. Ama bilerek iletişime geçmemişti Yaman ile de Cesur ile de. Çünkü biri Çağla'ya biri Alaz'a hemen öterdi Asi'nin yerini. Çağla'ya ötmek demek saniyesinde Alaz'ın öğrenmesi demekti. Bu yüzden herkesten sırrını saklayacağına emin olduğu tek kişiye yani Rüya'ya söylemişti her şeyi. Yaman'ın az önce yaptığı veryansın üzerine Asi titreyen sesiyle cevap verme ihtiyacı hissetti

"Uzaklaşmaya ihtiyacım vardı Yaman. Çok yaralanmıştım çok yorulmuştum, dinlenmeye ihtiyacım vardı."

"Bana nerede olduğunu söyleyerek de dinlenebilirdin. Ben de senin yanında olurdum"

"Olmazdın Yaman. Yanımda falan olmazdın. Yerimi öğrendiğin an saniyesinde Alaz'a öterdin"

"O konuda sapına kadar haksızsın Asi hiç zeytinyağı gibi üste çıkmaya çalışma. Gördün videoyu, gördün çocuğun halini. Senin görüp de dayanamayıp bayıldığın o görüntüye ben 3 aydır her an şahit oluyorum haberin var mı senin. Gözümün önünde eridi benim kardeşim. Kendine zarar vermesin diye geceleri en az 2 kez kontrol ettim ben onu. Sadece bir kez evden ayrıldığım an intihar etti zaten"

Asi'nin beyninde şimşek çaktı o an. Evet Alaz intihar etmişti. Sırf ona kötü söz söylediği için dilini kopartmak istemişti. Gözünün önüne Alaz'ın yaralı ve solgun yüzünün gelmesiyle ağlamaya başladı Asi. Asi'nin ağladığını gören Rüya sedyenin diğer tarafına geçip Yaman'ı kolundan tutup dışarı attı

"Memnun musun yaptığından Yaman. Görmüyor musun kızın halini ne kadar üzgün. O da senin kardeşin üstelik yeğenine hamile. Alaz'a üzüldüğünü biliyorum ama Asi'yi üzdüğünde Alaz daha iyi olmayacak tamam mı bunu o kalın kafana sok. Asi'yi ağlattığını görse ilk önce Alaz pataklardı seni. Aklını başına topla benim canımı sıkma. Git şimdi"

"Rüya... "

"Yaman, defol. Git sevgili kardeşinin yanına ama aklın varsa Asi'yi ağlattığını sakın söyleme🤨"

Yaman'ı gönderip geri döndüğünde Asi'yi hala ağlarken buldu Rüya. Yanına gidip elini tuttu. Sonra aklına mektup geldi. Okumamıştı Rüya mektubu o yüzden Asi'ye vermekle vermemek arasında kararsız kaldı. Üzerinde "Asi'me" yazıyordu. Rüya bunu düşünürken Asi bir anda

"Bir mektuptan bahsetmiştin Rüya. Nerde o, hala yanında mı?"

"Yanımda ama ben okumadım sen okumak istediğine emin misin? İstersen önce ben okuyayım!"

"Gerek yok. Bana verir misin lütfen mektubu?"

Rüya çantasındaki mektubu çıkartıp Asi'ye uzattığında içinde büyük bir tedirginlik vardı. Alaz'ın dilinin kemiği pek yoktu malum. Kötü bir şey yazdıysa Asi daha kötü olabilir diye düşünüyordu. Asi mektubu okurken Rüya da dikkatle onu izliyordu.

her şeye rağmenHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin