Baş Belası Wade

Baş Belası Wade/4

Biz, sınıftan hemen aşağı indik çünkü yarın yks var. Öncelikle, girecek her arkadaşıma bol şans dilerim. @sedaderya1234 bol şans dilerim. Umarım gönlünüzce olur. Emeklerinizin karşılığı olur.

🖤

Elimde ki ağırlıklı kitaplarla yürürken arkamda beni takip eden adamı takmamaya çalışıyordum. Yere kapaklanıp, kitapları düşürünce Wade geldi ve kitapları topladı. Kendisi taşıdı.

"Bu böyle devam mı edecek?"

Bıkkınlıkla sordum. Dün, beni rahatsız etmeyeceğini söyledi şimdi ise peşimden ayrılmıyor.

"Seninle konuşmuyorum. İstediğin bu zaten."

Başka tarafa baktı. Gözlerimi devirdim ve onun arabasına doğru yürüdüm. Beni, okulun ayarladığı icat yarışmasına götürecekti. Ön tarafa bindim ve yola çıktık.

"Ne icadı yaptın, örümceğim?"

İşte anı anını tutmayan Wade lanet olası Wilson

"Atıkları değerli madene çeviren bir geri dönüşüm makinesi."

"Simya ha? Etkilendim. Senden bu beklenirdi. Benim, aşık olduğum kişi benim gibi zeki olmalı."

"Tabi, Wade. Çok haklısın."

"Aman Tanrım! Örümceğim, beni haklı buldu!"

Heyecanla bağırdı. Gözlerimi devirmekle içinden çıkacak artık!

"Akşam, sen ve ben, Burgerking. Nasıl fikir?"

"İstemez,"

"Ama sen, hamburger'i çok seversin, Örümceğim."

"İstemiyorum Wade! Ailemle önemli bir yemek randevum var!"

"Bende ailedenim!"

Sonunda geldiğimizde robotu kurduk. Wade, ortalıklarda yoktu. Herkes bilim projeye baktı.
Uzakta müdürün oğlu David de buradaydı. Saçma sapan bir bilim projesini vardı. Suyun tuvalet kağıdında ki etkisi.

Sonunda hocalar bilim projeme baktılar. Ve sonuç için kürsüye gittiler.

"Herkes harika projeler yapmış. Böylece zeki öğrencileri görmek harika. Fakat, içinizden biri kazandı! David Smith!"

David mi? Ah, Tanrım! Bu kesinlikle torpil. Ödülü ona verirlerken projemi toparladım. Bu Wade neredeydi? Bana yardım...

"İtiraz ediyorum, bilim insanı bey! Bu torpilli! Benim, erkek arkadaşım, kazanmalıydı!"

Wade'i kürsüde gördüm. Hızlıca yüzümü kapattım.

"Ne diyorsun sen, utanmaz adam! Çabuk in oradan!"

Müdür, öfkeyle bağırdı.

"Sana ne dediğimi göstereyim, çük kafa!"

Müdürün üstüne zıpladı ve böylelikle kavga başladı. Bilim projemi korumak, canımdan daha önemliydi. Babamı etkilemek için harika olurdu. Müdür ve Wade'i ayırmayı başardılar.

"Hey! Biri benim, çantamın içine bunu atmış!"

Çantadan benim, resimlerim ve tişörtüm mü vardı!

"Hey! Onlar, benim!"

Wade, onları aldı.

"Hadi kaçalım, örümceğim!"

Beni, kucağına aldı ve oradan kaçtık. Bilim projemi arabaya koydum. Kollarımı bağladım. Şu an onunla konuşmak istemiyordum. Projeden de çıkarıldım.

"Peter, buna bakmak ister misin?"

Bakmak istemedim fakat gözümün önünde salladı. Elinde kupa ve tişört vardı. Tişörtte "gerçek kazanan" yazıyordu.

"Gerçek kazananlar bunu hak ediyor."

Kupayı ne zaman almıştı? Neyse, aldı ya. Onsuz nasıl bunlardan kurtulurdum?