Şu an bunu okulda yazıyorum. Galiba kaldım. Dün gece Arcane'i bitirdim o yüzden içim içim fantastik dolu. Şimdi, haydi başlayalım. Birileri tarafından yakılmak istemediğim için iyi Tony yapacağım. Kesinlikle korktuğumdan değil, okuyucularımın isteklerini dinlerim.
🖤
Beyaz ve biraz kırık kapıyı yavaşça ittirdi esmer adam. Göğüsünde ki ağrı onu yitip bitiriyordu. Geniş ve sıcacık yatakta ki, mavi örtünün altında uzanan ince ve çelimsiz vücuda baktı. Odanın boğucu havasından nefes almak zorken o örtünün altında dayanamaz diye düşündü.
Yavaşça odaya girdi ve kapıyı sessizce kapattı. Harley, kriz geçirmenin ucundan dönmüştü. Steve ile psikiyatristen aldığı hapları gizlice meyve suyunun içine atmasını istedi. Harley'i sakinleştirmek için kullandıkları haplardan biriydi. Fazla dayanıklı olmasından hızlıca uyumuştu. Belki de şu an bir koyun halinde bulutların üstünde zıplıyordur?
Yatağın yanına oturdu, Tony. Örtünün altında ki bedenin hareket etmesinden uyumadığının farkındaydı. Peter, uyursa ölü gibi hareketsizdir. Ancak fazla baskı altındayken kıpır kıpırdır.
Örtüyü biraz başından çekti. Peter, yüzünü yastığa gömmüştü. Terden ıslanmış saçlarını zarifçe geriye yatırdı Tony. Ağzını açmaktan korkuyordu. Biricik oğluna ettiği sözlerden dolayı kendinden utanıyordu.
"Yaz zamanıydı, mayıs ayı ama hiç öyle değil gibiydi. Hava soğuktu. Taşıyıcı annen, aniden ameliyata alındı. Doktorlar ve hemşireler telaşlıydı. Steve baban, bir şey olmaması için dua ediyordu. Bense, o kadar çok korkuyordum ki. Size bir şey olacağından."
O anlar aklına gelince gene gözleri doldu. Kalbi daha da acıyordu. Derin bir nefes verdi ve devam etti:
"O kadar korkmuştum ki. Sonra, hemşire güzel haberlerle çıktı. Yaşıyordunuz."
Gözyaşlarını sildi elinin tersiyle. Kapı aralığından kendilerine bakan Steve'e baktı. Steve, Tony'nin, Peter ile konuşması için baskı yapmıştı.
"Seni kucağıma aldığım ilk an. Tanrım, o kadar şanslı bir adam gibi hissettim ki! O an, tüm Dünya önüme serilse, tüm düşmanlarımı hapse tıksam bile mutlu olamıyacağım bir mutluluktu benim için."
Gülümsedi adam. Peter, meraklanmıştı. O an gururu bir kenara bırakıp babasına baktı. Daha önce hiç onu ağlarken görmemişti. Bu, onun yüreğini acıtıyordu.
"Steve baban, benden daha kötü bir haldeydi. O kadar ağlamıştı ki, doktor ona sakinleştirici yaptı. Tek istediği ikinizin de hayatta kalmasıydı."
Kapı aralığından Steve'in ağladığını fark etti. Güzel sarışını, o zamanki ile aynıydı. Hala yufka yürekli, hala çok tatlı. Kendi öz çocukları gibi iki bebeğe de şefkatle sarılmıştı. O zaman nasıl baktıysa hala aynı bakıyordu çocuklarına.
"Sende o gün ne gördüysem hala aynı şeyi görüyorum, Peter. Adın neden Peter biliyor musun?"
Peter, merakla babasına baktı. Çatallaşmış sesi ile sordu:
"Neden?"
Tony, Steve'e baktı göz ucuyla.
"Gençliğimiz de babanın ve benim tek istediğimiz özgürlüktü. Baban, bu ülkeyi bağımsız yapmak isterken ben, yeni bir ülke yaratmak isterdim. Adın bu yüzden Peter. Peter Stark, benim ve Steve'in tek özgürlük simgesi."
Peter, başını Tony'nin bacaklarına koydu. Tony, uzandı ve Peter'ın anlını öptü. Göz yaşları düşmüştü biraz.
"Sana söylediklerim için özür dilerim. Ben, çok kötü bir babayım. Kendi babam gibiyim."
Tony, hatırladı eski günleri. Kendi babasının gaddarlıklarını. O işkence çektiği anda düşündüğü tek şey; babasının, bir sopa ile vurulsa nasıl görüneceği.
Peter, Tony'e sarıldı.
"Asla! Sen, sahip olabilecek en iyi babasın!"
Tony, alayla gülümsedi.
"Yani bu babandan daha kıymetli olduğum anlamına mı geliyor?"
"Hayır, hala sarışın babamı daha çok seviyorum."
Tony, kaşlarını çatarken Steve, gülerek içeri geldi. Elinde tepsi vardı. Peter'ın en sevdiği yemekti. Onu masasına koydu.
"Aldın mı cevabını, Tony? Peter, eşyalarını kaldır. Düzgünce yemek ye."
"Tamam,"
Peter, yerinden kalktı ve sandalyeye oturdu. Yemekleri yerken Steve, onun alnını öptü.
"Haydi çıkalım, Tony."
"Haydi, Steve."
Çıkarken Tony, kapıyı kapatmadan önce aralıktan baktı.
"Seninle görüşeceğiz, hain!"
🤍
Kaldım diyordum 70 ortalama ile geçmişim. Maşallah alırım. Neyse, diğer bölüm bu gece. Sağlıcakla kalın.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Baş Belası Wade
FanfictionWade, 20 yaşında bir üniversite öğrencisi. Peter ise 17 yaşında bir lise öğrencisi. Wade, Peter'a deliler gibi aşık ama Peter, çok nazlı. Kaderlerinde ne var?