"guilty as sin?""am i bad? or mad? or wise?"
Kapana kısıldıkları günden beri iki tanrı bu konuyu açmamaya yemin etmiş gibilerdi. Asgard'a döndüklerinden beri her şey normale dönmüş gibi görünüyordu, ancak ikisi de Niflheim'de yaşadıklarını konuşmaktan kaçınıyorlardı. Günlük hayatlarına devam ederken, bu sessiz anlaşma aralarında sessiz bir gerilim oluşturuyordu. Frigga ateş ve barutu aynı odaya yerleştirmek ile büyük bir hata yapmıştı, fakat nereden bilebilirdi ki?
Sabah güneşi, sarayın büyük pencerelerinden süzülerek odaya zarif bir ışık yayıyordu. Nicasia aynanın önünde durdu, Caryn elbisesinin karmaşık altın tokalarını bağlıyordu. Asgard'daki her sabah aynı hissi veriyordu tanrıçaya: gösterişli, altın kaplı ve sonsuz bir şekilde boğucu. Ağır ipeklerin ve mücevherlerin ağırlığı, burada sürgün olmasının ağırlığıyla kıyaslanamazdı.
Yansımasına bir göz attı. Karşısındaki kadın, mavi ve altın renklerde zarif bir kraliçe gibi görünüyordu, duruşu dik, ifadesi kontrollüydü. Ama yüzeyin altında, öfke kaynıyordu.
"Asgard size çok yakışıyor, leydim," dedi Caryn, işini hayranlıkla incelerken.
Nicasia, dilinin ucunda acı bir tat bırakan bir gülümsemeyi zorlayarak dudaklarına getirdi. "Çok naziksin, Caryn." 'Düğününü mahvedip, müstakbel kocanı öldürdüğümde de böyle mi düşüneceksin acaba?' dememek için zor tutuyorken buldu kendini.
Caryn saygıyla eğilerek odadan çıktı, Nicasia'yı düşünceleriyle yalnız bıraktı. Elbette bu uzun sürmedi.
"Biricik nişanlım, bugün yine rol yapmaya hazır mısın?" Loki'nin sesi, rüzgar gibi sessizce odaya süzüldü.
Nicasia irkilmedi; onun bu saçma sinsice gelişlerine çoktan alışmıştı. Loki, kapı çerçevesine rahatça yaslanmış duruyordu. Üzerinde her zamanki siyah ve yeşil kıyafetleri vardı, kuzguni saçları keskin yüz hatlarını çerçeveliyordu. Gözleri her zamanki gibi eğlenceyle ve daha karanlık, hesapçı bir ifadeyle parlıyordu.
"Bugün ne var?" diye sordu Nicasia, aynadan ona bakarak. "Daha fazla toplantı mı? Yine sevgili, mükemmel çift gibi davranacağımız sıkıcı bir ziyafet mi? Erthea aşkına, beklemekten usandım!" Nicasia homurdandı.
Loki yarım bir gülümsemeyle karşılık verdi. "Ah, her zaman günlerimizi dolduracak sıkıcı şeyler vardır, değil mi? Odin, bu öğleden sonra bir meclis toplantısı yapılmasını buyurdu. Dış diyarlardan gelen birkaç elçi. Sıkıcı ama önemli." Alaycı bir reverans yaptı. "Sonuçta Asgard, görkemli ve düzenli imajını korumalı."
"Tabii ki," diye mırıldandı Nicasia, hafif bir göz devirme ile. Onun yanından geçti, elbisesi arkasında dalgalanan bir nehir gibi sürükleniyordu. "Peki Odin benden ne istiyor?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝕰𝐗𝐈𝐋𝐄 • loki laufeyson
Fanfiction『🌪 』-𝘦𝘹𝘪𝘭𝘦, Yıllardır kraliçe olmak için eğitilmiş Hava, Özgürlük ve Strateji Tanrıçası Nicasia, babasının ölümü ile tahta geçeceğini sanar, fakat çok yanılır. Ba...