Bölüm geldii
Keyifli okumalar 🥀
----∞∞∞----
Utancımdan ölmek üzereydim. Savaş beni duydu! Hemde aşk itirafı yaparken. Yavaşça savaşa döndüm. Bana kaşları çatık bakıyordu.
"Güzelim seni bekliyorum, hadi."
"G-geliyorum şimdi." Tekrar çiğdeme dönüp "hadi tatlım sana kolay gelsin, bizim ufak bir gezinti planımız var." Deyip yanından ayrıldım. Savaşın koluna girdim ve beraber Asansöre ilerleyip bindik. Savaş sıfıra basıp ardindan başka bir düğmeye bastı ve asansör durdu!
"Ne oldu savaş? Niye asansör durdu?"
"Çünkü senin bana bir şey söylemen lazım da ondan durdu güzelim."
"N-ne söylemem gerek ki?"
"Mesela biraz önce çiğdeme söylediğini söyleyebilirsin." Ne. Allah kahretsin duymuş beni. Ne dicem şimdi ben?
"E şey... Çok sıcak oldu burası."
"Evet bence de çok sıcak oldu. O yüzden sen bir an önce söyle şu itirafını da ikimizde rahatlayalım."
Söylemeli miydim yoksa saklamalı mıyım?
"E şey. Offf! Savaş lütfen çalıştır asansörü de gidelim. Biraz acıktım."
"I ıh olmaz. Sen söyleyene kadar bu asansör yerinden hareket etmeyecek." Dedi ve...
Asansörde yere oturdu! Sırtını duvara yasladı.
"Bak oturdum hatta. Seni dinliyorum."
Off. Allah kahretsin. Söylemezsem beni rahat bırakmaz.
"Madem duydun niye üstüme geliyorsun?"
"Çünkü bir de senin ağzından duymak istiyorum."
"Tamam, söylicem." Derin bir nefes aldım ve yanına çöktüm. Bütün cesaretimi topladım ve hiç yapmayacağım bir şey yaptım. Dudaklarımı hızlıca savaşın dudaklarına bastırdım. Büyük bir açlıkla emdim dudaklarını. Tam geri cekilecegim sırada beni kucağina oturtup kendine bastırdı. Belimi okşamaya başladı. Öpüşmemiz daha tutkulu ve durdurulamayacak bir hal almaya başladı. Onu omzundan hafifçe ittirdim ve geri çekildim. Alnını alnıma yasladım.
"Seni seviyorum galiba." Deyince alınlarımızı ayırdı ve şaşkınca yüzüne bakmaya başladı.
"Ne dedin sen?" Dedi şaşkın bir sesle.
"Seni galiba seviyorum. Bunu dedim."
"Galibayı at aradan."
"Seni seviyorum." Deyip güldüm. O da güldü ve dudaklarımızı birbirine kenetledi.
"Sen?" Dedim nefes nefese.
"Sen sevmiyor musun beni?" Dedim üzgün çıkarmaya çalıştığım sesimle. Tabiki de onun beni sevdiğini ve hatta aşık olduğunu biliyordum ama onun ağzından duymak istiyordum bende.
"Tahmin ettiğin gibi. Bende seni çok seviyorum. Hatta sana aşığım kadın. Benden ne kadar küçük olursan ol benim kadınım olarak kalacaksın. Hadi simdi yemek yemeye gidelim. Acıkmışsındır." Deyip güldü.
"Ah bu arada öpücük borcumu da ödemiş oldum." Deyip güldüm.
"Aynen öyle. Acaba hep mi sana borç yazsam?" Deyince kahkahamı tutamadım.
Beraber asansörden inip arabaya bindik. Savaş araba kullanırken benim elimi tutuyordu. Sanki bıraksa bir yere gidecekmişim gibi sıkı sıkı tutuyordu. Bu hoşuma gidiyordu benimde.
Yemek yiyeceğimiz mekana gelince arabayı durdurdu savaş. Beraber inip yine ellerimizi birbirine kenetledik. Boş bir masaya geçince sabah yapmadığımız kahvaltıyı şimdi yapacagimiz için garson çağırdık.
Siparişlerimiz gelene kadar savaşla güzel bir sohbet ettik. Gün geçtikçe ona daha çok bağlanıyorum. Zaten beni sapıkların elinden kurtardığı gece ona karşı bir şeyler hissetmiştim. O zamanki duygular meğer gün yüzüne çıkmayan aşkmış.
"Savaş. Aklıma bir şey geldi."
"Ne geldi güzel aklına güzel sevgilim?" Yaptığı ithama güldüm.
"Sen bir keresinde bana bir şeyin sözünü verdirmiştin. O neyin sözüydü artık öğrenebilir miyim?"
"Bunu akşam eve gidince söylesem. Şuan ortam uygun değil ve süremiz anlatmam için kısıtlı."
"Tamam olur ama akşam anlatacaksın, kaçmak yok." Dedim işaret parmağımı ona sallarken.
"Tamam, söz anlatacağım."
Siparişimiz gelince yemeğe koyulduk. Savaşla beraber yemeklerimizi sessizlik içinde yedik.
----∞∞∞----
Bölüm sonu
Diğer bölümde görüşmek üzere 🥀
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SEVDANIN SAVAŞI
Teen FictionSıcak nefesi tenime temas edince kendimden daha da geçtim. "Aslan avına ulaştı." Dedi gururla. İkimizde gecenin karanlığında, sıcak çarşafların üzerinde birbirimizi tamamladık. Ve bundan hala pişman değilim. Savaş Akman benim! O beni cehennemden...