New Math Teacher | Hyunlix (ARA VERİLDİ)

Part / 16

Felix'ten

Sabah uyandığımda Hyunjin'in kolları arasındaydım. Bir süre yüzüne bakıp 'Ben niye bunun kolları arasındayım amk' diye düşündüm. Sonradan aklıma dan diye geldi. Doğru ya biz dün fan fin fon yaptık. Hay amk ben bunun yüzüne nasıl bakacam gün boyu...

Yavaşça kollarının arasından sıyrıldım ve banyoya gidip aynadan kendime baktım.

"Vay be Felix. Sikişmek de varmış kaderinde." dedim kendime.

Sonra elimi yıkadım ve altımda Hyunjin'in yaptıktan sonra giydirdiği boxeri (sia: ayrinti onemli) çıkarıp duşa kabine girdim. Suyu açıp gözlerimi kapattım ve suyun bi süre başımdan aşağıya doğru akmasına izin verdim.

Bi süre daha bekledikten sonra kapı açılma sesi geldi. Gözümü açıp baktığımda duşa kabinin de kapısı açıldı ve içeriye benimki girdi.

"H-hyunjin."

"Efendim güzelim."

"Sen ne yapıyorsun?"

"Horon tepiyorum. Felix, sence ne yapıyor gibi görünüyorum. Yıkanıyorum işte."

"Benim çıkmamı bekleseydin keşke."

"Utanıyorum falan deme bana daha dün seviştik."

"Yok nalaka utanmıyorum."

"Aynen. O yüzden yüzün kızardı."

"Sus ya."

"Sustum... Ha, seni ben yıkayayı-"

"YOK!"

"Ne bağırıyorsun. İyi yıkamayız."

Aslında izin verirdim de işte utanıyorum nedensizce. Kendim hızlıca yıkandım ve dışarı çıkıp odaya girdim. Hızlıca çıkmamın sebebi bi tur da orda yapar şimdi aman ben kaldıramam.

Hyunjin çıkmadan üstümü giyindim ve aynı hızda aşağıya inip kendimi mutfağa attım. Çok utanıyorum ya of.

Buzdolabını açtım ve içinden kutu süt çıkarıp masaya oturdum. Sütü açtım ve kafama diktim (sia: fav aktivite. yapmayan yohtur).

"Hey hey Felix boğulacaksın yavaş."

Sütü kafama dikmeyi bıraktım ve Hyunjin'e baktım.

"Boğulmam ben merak etme. Şey ben açım..."

"Oyyyss. Benim minik bebeğim acıkmış mı."

Göz devirdim ve içimden 'Anan da acıkmış' dedim. O da göz devirmeme güldü ve kafasını iki yana sallayıp dolabtan yumurta çıkardı. Omlet yapacaktı sanırım.

__________________________________________________________________

(sia: kahvalti faslini yazmaya usendim 😌)

Kahvaltı yaptıktan sonra sofrayı beraber toplayıp salona geçtik. Bi süre birşey demeden sarmaş dolaş oturduk. Sonra ben tam ağzımı açacakken telefon çaldı. Kimin telefonu çalıyo diye bakarken kendi telefonumun çaldığını anladım. Telefonu kapıp arayana baktım. Tabikide olmazsa olmazımız Jisung arıyordu.

"Kim?"

"Jisung. Ben hemen açıp geliyorum."

"Tamam peki. Kısa konuşun ama."

Kafamı salladım ve yukarıya gidip telefonu açtım.

"Sonunda Bay Felix açtı. Eee Felix hazretleri neden telefonlarımı daha doğrusu telefonlarımızı açmıyorsun?"

"Ya boşver sonra anlatırım. Noldu sen onu söyle."

"Tahmin et."

"Amk nasıl tahmin edim. Müneccim miyim ben?"