Sen ve Ben Olabilir Mi? {PaperHat}

1.Bölüm-Olabilir Mi?

Lord Black Hat ofisinde öylece otururken masasının üstündeki evraklara baktı. Sinirinden dişlerini sıkan Black Hat bir patlama sesiyle şaşırdı ve sesin geldiği yerin neresi olduğunu anlamaya çalıştı, laboratuvardan geldiğini anladığı gibi kendini oraya gölgesi aracılığıyla ışınladı.

Sinirli olan Black Hat laboratuvarın kapısından içeriye baktı herşeyin zarar gördüğünü ve garip toz bulutlarının olduğunu gördü. Demencia'yı koridorda kaçarken gördü, arkasından da 5.0.5 koşuyordu. Black Hat sinirliydi ve Dr. Flug'a seslenmeye başladı. Ne cevap ne ayak sesi ne de başka bir ses duydu, laboratuvara döndü ve yerde vücudu çok ağır şekilde yaralanan Dr. Flug'ı gördü. Şaşkınlıkla baktı ve yanına gitti.

Black Hat Dr. Flug'ı uçağa, yatağına ışınladı. Ardından Dr. Flug'ın parçalanan kıyafetlerine, zarar görmüş vücuduna ve yırtılmış kese kağıdına baktı. Vücuduna baktı, yaraları çok kötü haldeydi. Yanağını okşamaya başladı...

-Black Hat-İçinden: Ne yapıyorum ben?!

Black Hat iyileşmesi için ona izin vermesi gerektiğini düşündü. Hem ona pek mola süresi tanımıyordu... Kendine geldiğinde muhtemelen aç olucaktı, peki ne yapabilirdi? Tabiki de pankek çünkü Dr. Flug en çok pankek yemeği severdi, bunu bilme nedeni çoğunlukla onu yerken görmesiydi. Ama yine duraksadı ve...

-Black Hat: Neden ona pankek yapıyım?! Ahh... Neler oluyor-

Sonunda anladı, insanlarda olan meşhur duygulardan biriydi. Pekala nasıl birden bu duyguları kazandı ya da bu duygudan kurtulabilecek miydi? Bunu düşünmeyi kesti ve daha sonra icabına bakmaya karar verdi. Ardından hem istekli hem isteksiz bir şekilde pankek yaptı ve elindeki tabakla Flug'a baktı. Artık uyandırsa iyi olurdu ve uyanması için "Flug, uyan artık!" diyip duruyordu, bozuk plak gibi tekrarlıyordu. Flug ise hala tatlı tatlı uyuyordu fakat bu Black Hat'i öfkelendirdi ve bağırmasına sebep oldu.

-Black Hat: KALK SANA APTAL!!

-Doktor Flug: Ah- A- Ne...Jefecito! Ö- Özür dilerim!!

Dr. Flug ayağa kalkmaya zorladı kendini fakat acıdan kalkamıyordu. Black Hat elini Flug'ın omzuna koydu ve yatağa oturttu. Ardından tabağı uzattı ve kazayı hatırlamayan Dr. Flug'a hatırlattı.

-Black Hat: Her yerin yara bere içinde, bu yaraların iyileşene kadar yatağından bir yere kıpırdama!

-Doktor Flug: T- Teşekkürler Jefecito...

Black Hat, Dr. Flug'ın tatlı gülüşünü gördüğü gibi yumuşamaya başladı ama hemen kendini toparladı ve tabağı Flug'a uzattı. Yemesini söyledi ve ardından kapıdan çıkıp gitti...yani Flug öyle zannetti. Black Hat, Flug'ı izliyordu fakat Flug birinin onu izlediğini hissediyordu ama kim tarafından işte bunu bilmiyordu... Bu yüzden kese kağıdını katlamayı düşündü. Elini kese kağıdına uzattı fakat kese kağıdı ağzı gözükücek şekilde yırtılmıştı.

Umursamadı ve yemeğe başladı, tadı cidden çok hoşuna gitmişti. Black Hat adım sesleri duydu ve kendini gölgesi aracılığıyla ofisine ışınladı. Gelen 5.0.5'tı ve Flug'ın durumunu merak ettiği için gelmişti. Flug, 5.0.5'ın kafasını okşadı ve pankek için teşekkür etti. Fakat 5.0.5 kendisinin yapmadığını söyledi ve Flug şaşırdı.

-Doktor Flug: Peki...kim yaptı?

5.0.5 bilmediğini söyledi ve ilk yardım çantasını aldı. Flug yaralarını sardı ve artık ayağa kalkmayı başardı. Laboratuvara gitti ve çalışmalarına devam etti. Patronunun ne dediğini çoktan unutmuştu bile. 5.0.5 Demencia'yı yürüyüşe çıkardı çünkü Black Hat, Demencia'nın gözü önünde olmasını istemiyordu. Black Hat laboratuvarın önünden geçerken Flug'ın çalıştığını gördü ve sinirlendi. Yanına adımladı bir yandan da ona bağırıp çağırmak istemiyordu. Kendini sakinleştirdi ve ardından omzuna dokundu.

Flug arkasına döndü ve her zamankinden daha fazla irkildi. Black Hat dik dik Flug'a bakıyordu, Flug ise patronuyla göz teması kurmak istemiyordu. Black Hat sakin bir sesle...

-Black Hat: Doktor? Sana dinlenmeni söylemiştim, değil mi?

-Doktor Flug: E- Evet Jefecito f- fakat çok tamir edilmesi gereke-

-Black Hat: Fırsattan istifade ediyorsun farkında mısın, Flug?

Flug bu durum karşısında sadece patronuna baka kaldı. Black Hat elini şıklattı ve laboratuvarı eski haline dönderdi. Black Hat, Flug'ı tekrar uçağa ışınladı ve ardından kendini ışınladı. Bir anda arkasında beliren patronundan korkan Flug unuttuğu için pişman olmuştu. Black Hat korkuyla ona bakan çalışanının üstüne baktı.

-Black Hat: Bari üstünü değiştirmeyi unutmasaydın, Doktor!

Dedi ve kahkaha attı, Flug kafasını öne eğdi. Black Hat bunu fark etti ve kahkahasına bir son verdi. Black Hat birden Flug'ı kolundan tuttu ve kendine çekti. Flug patronunun bu hareketine şaşırmıştı. Uçağın ortasında Black Hat, Flug'a sarılıyordu. Flug ellerini Black Hat'in beline doladı endişe ve tereddüt içinde. Black Hat'de kendisinin bu hareketine şaşırmıştı. Üstüne Flug'da ona sarılmıştı, garip ama tatlı bir görüntüydü de...

Flug daha fazla sarılmak istemiyordu, yavaşça ellerini Black Hat'in belinden çekmeye başladı. Black Hat, Flug'ın ne neden kollarını çektiğini anlamadı, sarılmayı bıraktı ve yüzüne baktı. Flug kendini tuhaf hissediyordu, Black Hat ise ona sarıldığı için mutluydu. Black Hat hiçbir şey olmamış gibi...

-Black Hat: Üzerini değiştir ve dinlen, iyileştiğin zaman çok işin olucak!~

-Doktor Flug: P- Pekala, iyi akşamlar Jefecito!

Black Hat kendini ofisine ışınlamak yerine odanın kapısına ışınlandı ve Flug'ı izlemeye başladı. Flug üzerini değiştirdi ve kese kağıdını çıkardı. Flug'ın suratını gören Black Hat'in yanakları istemsizce kıpkırmızı olmuştu. Kahverengi saçları, yeşil gözleri ve çenesinde ki pekte dikkat çekmeyen kısa sakalları vardı. Flug'ın yüzündeki yaralar ise Black Hat'i daha da büyülüyordu. Black Hat ilk onun yüzünü gördüğünde çirkin ve pasif bir suratı vardı fakat artık ondan pekte eser kalmamıştı.

Black Hat, Flug'ın büyüsüne öyle bir kapılmıştı ki, adım seslerini duymuyordu. Birden ayıldı ve kendini ofisine ışınladı, dönen sandalyesine oturdu. Dev camdan dışarıya bakıp düşüncelere daldı...