Sen ve Ben Olabilir Mi? {PaperHat}

12.Bölüm-Charlie'nin Gelişi~4

Charlie sabah erkenden kalktı bugün morali gayet yerindeydi. Nedenini oda bilmiyordu ama umursamadı ve telefonunu eline alıp saate baktı. Saat sabahın 07:00'siydi, biraz duraksadı ve bundan sonra saat 07:00'de uyanma kararı aldı ve alarm kurdu. Uykusunu düzene soksa iyi olurdu. Üstünü değiştirmesi gerekiyordu, dolaba yürüdü ve yine babasının ona aldığı kapşonluyu giyicekti ama vazgeçti elini ondan uzaklaştırdı. Onun yerine her zamanki kıyafetini giyindi ama üzerine kırmızı smokin ceketini giymedi ve gömleğinin kollarını yukarı doğru katladı.

Yatağını düzeltti ve odasından çıkıp mutfağa gitti. Mutfakta kendine bir şeyler hazırladı ve yedi. Yedikten sonra oturma odasına gitti ve tek kişilik koltuğa oturdu. Bilmediği şey ise o koltuk Black Hat'in koltuğuydu, ondan başka kimse oturamazdı çünkü yasaktı. Ardından eline telefonunu aldı ve Wattpad'e girip kitap okumaya başladı. O sıra diğer herkes uyuyorlardı...

Charlie sessizce kitabını okurken birinin onu izlediğini hissetti ve kafasını sola çevirdi. Black Hat'in ona kötü bir şekilde kıkırdadığını görünce çığlık atıp sağa doğru sıçradı...

-Charlie: Siz miydiniz Bay Black Hat geldiğinizi hiç fark etmedim...

-Black Hat: Bu saatte neden uyandığını sorabilir miyim, prenses? (Kıkırdadı)

-Charlie: Ş- Şey ben genelde bu saatte kalkarım...

-Black Hat: Hmm, anladım... Pekala görüşmek üzere.

Charlie'nin başını okşadı ve ofisine gitti. Charlie derin bir nefes alıp verdi. Bu adam neden bu kadar birilerini korkutmayı seviyordu...

Zaman Atlaması

Charlie, mutfakta Demencia ile konuşuyordu. Birden cebindeki telefonunun titrediği fark etti. Mesaj atan kişi Vaggie'ydi, iyi olup olmadığını sormak istediğini yazmıştı. Charlie iç çekti ve sandalyeden kalktı...

-Charlie: Sonra konuşuruz Dem!

Demencia, Charlie'nin mutfaktan çıkışını izledi. Charlie odasına gitti ve Vaggie'yi aradı...

-Charlie: Alo, Vaggie?

-Vaggie: Charlie, orda iyisin değil mi? Seni orda üzecek birileri yoktur umarım...

-Charlie: Hayır hayır! Burada gayet eğleniyorum yani daha doğrusu... İyiyim!

-Vaggie: Babanın böyle bir seçim yapacağını hiç düşünmemiştim... Üzgünüm elimden hiçbir şey gelmedi.

-Charlie: Ona baştan güvenmemeliydim...

Vaggie, otelin önünde Charlie ile konuşurken Lucifer dışarı çıkıp yürüyüş yapıcaktı. Vaggie'nin telefonla konuştuğunu görünce kapıyı yavaşça kapattı ve Vaggie'nin kiminle konuştuğunu anlamak için konuşmayı dinlemeye başladı...

-Charlie: Peki Alastor ve diğerleri, onlar nasıllar?

-Vaggie: Herkes iyi ve merak etme onlara ders vermeye devam ediyorum... Alastor'a gelince, babanı hala sinir etmekle uğraşıyor.

Lucifer, Vaggie'nin Charlie'ye konuştuğunu anladı ve hemen Vaggie'nin omzuna dokundu. Vaggie ise kaşlarını çattı ve olmaz anlamında kafasını iki yana salladı. Lucifer ise Vaggie'nin elinden telefonunu aldı ve kendini odasına ışınladı...

-Lucifer: Charlie...?

-Charlie: Neyse- Baba? Tahmin etmeme izin ver, Vaggie'nin telefonunu ondan izinsiz aldın...

-Lucifer: Evet, üzgünüm ama-

-Charlie: Üzgün olman HİÇBİR ŞEYİ düzeltemez baba! Ben sana güvenmiştim...

-Lucifer: Bak tamam... Yarın seni ordan almama ne dersin, hm?

Charlie, kaşlarını çattı ve gözlerimi devirdi...

-Charlie: Tamam...

Charlie telefonu kapattı ve yatağının üzerine fırlattı ardından yatağın üzerine oturdu...

Black Hat'in Ofisinde

Flug, Black Hat'e yeni cihazlarının nasıl çalıştığını anlatıyordu. Black Hat'in masasının üzerindeki telefon çalmaya başladı. Black Hat telefonu açtı ve Lucifer hemen konuya girdi...

-Lucifer: Bay Black Hat, ben Charlie'yi yarın almaya geliyorum, sizi boşuna rahatsız ettim...

-Black Hat: Hmm... Pekala ama hala ücreti ödemek zorundasın.

-Lucifer: Tamam, tamam iyi günler...

Lucifer telefonu kapattı ve diğerlerinin yanına gitti. Black Hat ise arkasına yaslandı ve Flug'ın icadını eline alıp inceledi...

Charlie ve Demencia

Charlie bavulunu hazırlıyordu Demencia ise onu izliyordu. Charlie bavulunu hazırladı ve dolabın önüne bırakıp yatağının üzerine oturdu...

-Demencia: Yani... Yarın gidicek misin?

-Charlie: Evet...

-Demencia: Keşke biraz daha kalsaydın... Bekle, hemen geliyorum!

Demencia koşarak odadan çıktı ve Black Hat'in yanına gitti. Black Hat ofisinde, koltuğunda oturuyordu. Demencia hemen ofise girdi ve Black Hat'in yanına koştu.

-Demencia: Blacky! Acaba ben telefonu alsam? Nasıl fikir?

Black Hat gözlerini devirdi ve bakışlarını ona çevirdi...

-Black Hat: Berbat bir fikir...

-Demencia: Ama lütfen! Charlie'yi bir daha göremiyicem!

Black Hat cevap vermedi ve arkasına yaslandı. Demencia ise parmağıyla Black Hat'in yanağına dokunmaya başladı. Demencia kısık sesle...

-Demencia: Hadi, hadi, hadi, hadi, hadi, hadi, hadi, hadi...

Black Hat sinirlenmeye başladı ve telefonu alıp ona uzattı...

-Black Hat: TAMAM, AL ŞUNU!!!

Demencia kıkırdadı ve koşarak ofisten çıktı. Daha sonra geri döndü ve...

-Demencia: Teşekkürler Blacky!

Dedi ve Charlie'nin odasına gitti. Demencia odaya girdi ve Charlie'nin yanına oturdu...

-Demencia: Şimdi, hemen bana telefon numaranı veriyorsun! "Hayır"ı cevap olarak kabul etmiyorum!

Charlie kıkırdadı ve telefon numarasını Demencia'ya verdi. Demencia onu kolundan tuttu ve mutfağa götürdü...

Saat 22:00

Herkes oturma odasında, birlikte oturuyordu. Tekli koltukta Black Hat oturuyordu ve elindeki gazetesini okuyordu diğer tekli koltukta Flug oturuyordu ve televizyon izliyordu. Charlie ve Demencia uzun koltukta oturuyorlardı ve telefonlarından oyun oynuyorlardı, eğlenceliydi! 5.0.5 ise yerde resim çiziyordu, bu seferki resminde kendisi ve Charlie vardı...

Gayet huzurlu bir akşamdı ama yarında böyle olucak mıydı..?