12- Ölü iki ruh ama ölü sadece 1 beden

27 0 0
                                    

"Ne yapıyorsun?!" Diye bağıran Hari'ye sinirle baktım. "Seninde suçun var, benimde suçum var!" Söylediğim şeyin ardından küfür ettim. Hari gülmeye başlarken ben ise neden güldüğünü anlamaya çalışıyordum. Zor, çok zor sevdiğinden ayrılmak. Gerçi ben onu sevmiş miydim. Yere düşen Eunwoo, yeni yeni kalkarken karnına tekme attım. "Sikik!" İçimden daha ağır küfürler ediyordum. Hari ise öylece durmuş bizi izliyordu. Öksürdüm. Cidden kafayı yemiştim. Kapı sesini duydum. Hemen ardından "TETE, DUR BIRAK ÇOCUĞU!" Bu sözün hemen ardından birinin beni çektiğini hissettim. Ağlamaya başladım. ellerim kanlıydı, Jeon'un saçlarını okşadığım ellerim kanlıydı. "jungkook'un yanına götür beni , onu istiyorum."
"Tamam, sakinleş... Tete, cidden iyi misin?" Başımı iki yana salladım ve dizlerimin üzerine çöktüm. "Hiçbir şey iyi değil ki, herşey çok kötü!" Kimse bir şey demedi. "Ne oldu, anlamadım?" Duyduğum ses Hari'nindi. "Jungkook intihar etmiş!" Diye bağırdım. Hari, olduğu yerde öylece dona kalırken Eunwoo ise bana bağırmaya başladı. Ne yaptım ki? Çok mu kötü? Kendimi tamamen yere bıraktım. "Ayağı kalk." Yoongi olduğunu düşündüğüm ses beni ayağı kaldırdı. "Hadi eve gidelim, sakinleş."  Dedi Jimin. "İstemiyorum benim evim, Jeon. Onun yanına götür beni."

Yazarın anlatımından

Eunwoo şok olmuştu, kardeşi mi ölmüş müydü? Yoksa başarısız mı olmuştu? Deneyimi ailesinden ona kalan tek kişi onun yüzünden mi ölmüştü? Eunwoo bir kenara çekilmiş şok içinde düşünüyordu. Beklemiyordu ve karşı onun yüzünden ölmüştü. Onun saçma egosu yüzünden koruması gereken kardeşi intihar etmişti. Zar zor araladı ağzını. "Jeon intihar mı etti? Başarısız dimi? Nolur başarısız olduğunu söyle, yalvarırım."  Taehyung başını "hayır" anlamında sallamıştı. Ölmüştü. korurum ben her şeyden, dediği kardeşi ölmüştü. Ellerini başına çıkarıp bacaklarını kendine çekti. Ağlamaya başladı. Cidden üzülmüştü ama bir bakıma bunda suçu vardı. En sevdiğini kaybetmek acı olmalı, hemde çok. Taehyung ve Eunwoo, sanki Jungkook geri gelecekmiş gibi ağlamaya başladılar küçük bir çocuk gibi. "Hem onlar yüzünden intihar ediyor, hemde onun için ağlıyorlar mı?" Yoongi'nin dediği ile Taehyung yavaşça ona döndü. Yoongi ne kadar belli etmesede en çok üzülenlerdendi. Jungkook'u cidden sevmişti, kardeşi gibi görüyordu ama gel gör ki Jungkook yok. Taehyung göz yaşlarını silip ayağı kalktı. O an ona Hari sarıldı. Hari'nin tek düşüncesi; Taehyung'du. Jungkook yoksa önlerinde de bir engel yoktu demek.

Taehyung Hari'yi itmiş, Jimin’e sarılmıştı. "Beni sevgilime götür, n'olur! sevgilimi istiyorum, saçlarımı okşasın istiyorum, her şeye rağmen beni affetsin istiyorum ama bir daha yapmayacağıma söz vermiştim, gitmeyeceğime başkasına bakmayacağıma söz vermiştim. Ama ben ne yaptım biliyor musun? Eunwoo yüzünden ondan ayrıldım. Gittim Hari'yi öptüm ve jk aynı gece onu öptüştüğümüz yerdeydi. Ben karadayken o, ölüyorsu acı çekiyordu..."

Jimin, bunları ilk kez duyduğu için hiçbir şey diyememişti. Bir kaç dakika sonra kendine gelip sadece "Ne?" Diyebildi. Taehyung daha çok ağlamaya başlarken Hari, pişmanlığı yeni yeni yaşamaya başlamıştı ama herşey için çok geçti, hemde çok. "Bırakma beni, sevgilim." Taehyung gün içerisinde duyduğu gibi tekrar Jungkook'un sesini duymuştu. Taehyung, aniden Jimin'den ayrılıp etrafa baktı. Bağırarak sevgilisinin adını söyledi. Delirmişti, tamamen. Yoongi, bunun farkına varırken Jimin hâlâ ne olduğunu düşünüyordu. Yoonginin sesini duymuştu. "Tamam, bak sakin ol. Yarın mezarına gideriz, söz veriyorum seni götüreceğim." Taehyung yoongiye
bakmıştı. Pişmanlık. Evet, içindeki duyguydu pişmanlık. Onu kurtarabilecekken sadece yürümek, onunla beraber ölmüştü Taehyung ama tek fark vardı.

Taehyung’un ruhu ölmüşken,  jeon’un hem ruhu hemde bedeni ölmüştü.

Eunwoo, hızlıca ayağı kalkıp "Bende geleceğim, onu görmem lazım." Dedi. Hari, hafifçe gülüp "Senin yüzündendi, şimdi birde yüzsüz gibi onu görmeye mi gideceksin?" Dedi alayla. Taehyung, hızlıca arabayı bindi. Jungkook'u görmek istiyordu, hemde çok. Elini yüzünü silip önünde ki, koltuğun arkasında olan küçük cepten su alıp kafasına dikti. Eli ayağı titriyordu, sevdiği için. Daha sonra, deli gibi ağlıyacağını bilemezdi.

Eunwoo, Hariyi duymamazlıktan gelecekti ama dediğini sinirini bozmuş gibiydi. Geriye dönüp üstüne yürüdü. "Bana bak. Jeon bana ailemden, hayatımdan, her şeyden kalan tek hatıraydı! Benim düştüğüm yanlış seni ilgilendirmez. Bir daha jeon hakkında böyle saçma salak cümlelerin için ağzını açarsan senin ağzını sikerim anladın mı?"

Cevabını almadan Çıkmıştı evden. arabanın arka koltuğuna bindi. "Bak, biliyorum beni sevmiyorsun ama bilmiyordum böyle olacağını. O,  bana ailemden kalan en değerli şey ve benim yüzümden o acı çekmiş. Son bir defa görmek istedim, kardeşimi. Nerde olduğunu bilseydim emin ol sana yalvarmazdım."

Taehyung, onu duymazlıktan geldi. "Duyuyor musun beni?!" Taehyung ona dönüp hafifçe gülümsedi. "Senin yüzündendi."
Bir kaç defa daha tekrarlayınca Eunwoo, eli ile onun ağzını kapattı. "Yeter." Taehyung başını iki yana salladı. Eli çekti ve "olmaz." Dedi. Eunwoo, daha fazla uğraşmamak için hiçbir şey demedi. Bir kaç dakika sonra Jimin ve Yoongi arabaya binip mezarlığa doğru yola çıktılar. Yoongi'nin bile uğruna ağlıyacağı, masum bir çocuğa neden bunlar yaşatıldı ki? Tanrının suçu, neden böyle yaptı? Taehyung'un düşünceleri beynini doldururken beyninin en ücra köşelerinden birine "Jungkook." Adında kitap yazmayı kazıdı. Kitaba nasıl başlayacağını düşünürken mezarlığa çoktan gelmişlerdi. Taehyung, hiçbir giriş cümlesini küçük sevgilisine layık görmüyordu. Jimin ise bu sırada sessizce ağlıyordu. Nasıl intihar etti, diye düşünüyordu. Yoongi'ye gelirsek, kafasını ne kadar boş tutmak istesede hem Eunwoo'ya karşı hemde Taehyung'a karşı az da olsa nefret oluşmuştu.

Taehyung, onu duymazlıktan geldi. "Duyuyor musun beni?!" Taehyung ona dönüp hafifçe gülümsedi. "Senin yüzündendi."
Bir kaç defa daha tekrarlayınca Eunwoo, eli ile onun ağzını kapattı. "Yeter." Taehyung başını iki yana salladı. Eli çekti ve "olmaz." Dedi. Eunwoo, daha fazla uğraşmamak için hiçbir şey demedi. Bir kaç dakika sonra Jimin ve Yoongi arabaya binip eve doğru yola çıktılar. Yoongi'nin bile uğruna ağlıyacağı, masum bir çocuğa neden bunlar yaşatıldı ki? Tanrının suçu, neden böyle yaptı? Taehyung'un düşünceleri beynini doldururken beyninin en ücra köşelerinden birine "Derin okyanus adında kitap çıkar" yazdı. Kitaba nasıl başlayacağını düşünürken eve çoktan gelmişlerdi. Taehyung, hiçbir giriş cümlesini küçük sevgilisine layık görmüyordu. Jimin ise bu sırada sessizce ağlıyordu. Nasıl intihar etti, diye düşünüyordu. Yoongi'ye gelirsek, kafasını ne kadar boş tutmak istesede hem Eunwoo'ya karşı hemde Taehyung'a karşı az da olsa nefret oluşmuştu.

Derin Okyanus/taekook bxb/Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin