Okulda tek başıma geziyordum. Tam bu sırada birine çarptım. Elinde ki sıcak kahve üstüme döküldü, başımı kaldırınca karşımda Taehyung'yi gördüm. Listeye bakarken adının tamamını okumuştum. Üstüme döktüğü kahve yüzünden canım çok yanmıştı ama yinede sesimi çok çıkaramadım. "İyi misin? Revire götüreyim ben seni, yanmış olmalısın." Dedi. Gözlerim hafifçe büyümüştü. Mesajlarda çok farklıydı. "Sorun yok, ısınmış oldum." Dedim, durumu toparlamak adına. Bu sırada bir olayı izleyenlerden biri olan Hari geldi. Taehyung'un yanından geçeceğim sırada beni durdurdu. Rasgele birinin elinde ki sıcak kahveyi alıp üstüme döktü. Bu Taehyung'un kahvesinden daha sıcaktı ve şimdi zaten yanmış bedenim iyice yandı. "Daha fazla ısınmak iyi olur, dedim." Dedi arkasına dönerken. "Olaya dahil olmasa ölücek." Dedi biri. Sanırım Yoongi'ydi çünkü derste hoca onu tahtaya kaldırıp adını sormuştu.
"Sen hâlâ dünkü olayı unutmadın da bana laf mı söylüyorsun?" Dedi alayla. Yoongi ayağı yaslandığı duvardan konuşmaya devam etti. "Jungkook, sana cevabı vermişti." Dedi yaslandığı duvardan ayrıldı. Ben olayın şokunu yaşarken yandığımı yeni fark ettim.
Siktir!
Koşarak tuvalete gittim. Gittiğim gibi üstüme su döktüm. Yanımda yedek gömlek yoktu ve şu an ıslaktım. Daha okulun 2. Günü ve başıma gelenlere bak. Hari'den nefret ediyorum! Son ders olduğu için şanslıyım. Ceketimin düğmeleri yoktu ama yinede önümü kapatmaya çalıştım. Sınıfa girer girmez yerime oturdum. Cam kenarı, arkadan 2. Sırada oturuyordum. Şanslıyım, kimse buraya doğru dürüst bakmıyor bile.
Sınıfa sadace bir kaç kişi vardı ve dersin başlamasına bir iki dakika vardı. Öğretmen masasında oturan bir çocuk, "Tae, ders boş. Haberin olsun." Dedi ve sonra sınıftan çıktı. Arkadaşı ise hemen arkasından çıktı. Sınıfta Taehyung ve ben vardık. "Yanımda yedek gömlek var, vereyim mi?" Diye sordu. Ona dönüp başımı salladım. Kabul etmekten başka çarem yok. "Olur." Dedim sözlü bir şekilde de kendimi belirterek. Gülümsedi ve çantasından çıkardığı gömleği bana uzattı. Ceketimi çıkarttım. Allah'tan o ıslanmamıştı. Gömleği çıkaracağı sırada Taehyung'a döndüm. "Arkanı döner misin?" Dedim. Onun önünde soyunacak halim yok ya. Başını salladı ve arkasını döndü. Neden bu kadar sıcak? Biraz daha beklersem üstümde ki gömlek kuruyabilir. Gömleğimi hızlıca çıkardım.
Onun gömleğini giyer giyimez kokusu burnumu doldurdu. Neden bu kadar güzel kokuyor? "Teşekkürler." Dedim. Dediğim zaman hemen bana döndü. "Yakışmış. Sahile gidelim mi?" Diye sordu. Başımı olumlu anlamda salladım. Islak gömleği çantama attım ve kapıya doğru yürüdüm. Herkes dersteydi, biz hariç. Daha iyi, kimse ile karşılaşmam.
Kısa sürede ikimizde okuldan çıkmış ve sahile doğru yürümeye başlamıştık. Kendimi çok iyi hissediyordum, neden böyle? Tae, sanki sığınmam gereken en güvenli limandı. Saçma bir benzetme ama yinede güzel hissediyordum işte!
Yarım saate sahile gelmiştik. Kayalıkların üstünde yürüyorduk. O sırada bir anda kolumdan tutup beni kendine çekti ve dudaklarımı öptü. Yüzüm bir anda kırmızı kesildi. Taehyung, beni öpüyor.
TAEHYUNG, BENİ ÖPÜYOR!
Tekrar ayrıldı. Donmuş kalmıştım, deli gibi etkilenmiştim. "Yanlıştı biliyorum." Dedi. "Neden öptün?" Diye sordum. İlk öpücüğümü çalmıştı ve ben bundan rahatsız değildim. "Bilmiyorum." Dedi sadece. "Senden etkileniyorum."
Dedikleri beni şaşırtırken başımı iki yana salladım. "Deniyelim." Dedi. Bunu kabul etmeli miyim? Hayır, olmaz. Ben gay değilim ki.
"Olur."
Sikeyim! Düşüncelerim ve sözlerim birbirine ters. Gözleri parladı ve bana sıkıca sarıldı. Mavi saçları parlıyordu. Kim saçını böyle bir renge boyar ki? Boyamış ve ona çokça yakışmış.
💞
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Taekook
Bu bölümde kısa oldu. Sırf bu fotoğrafı tam öpüşme kısmında koymak için. Uyumlu ama sadece arka plan farklı. Onuda takmayın! Bir kaç tane daha momentlik foto var ama bunları sonra atarım, bir sonraki bölümlerde o fotoğraflara uygun sahneler yazarım.
Bugünlük bu kadarrrr
Ay 5 gün sonra benim doğum günüm ama umrumda değil. Bir kaç yıl önce olsa kutlamasalar ciddi bir şekilde ağlardım ama şimdi öyle değil ve iyikide öyle değil. Neyse fazla tutum. Bir sonraki bölümde görüşürüz!
