Batuhan
"Şimdi nereye gidiyoruz komutanım?" dedi Berat.
"İnternet kafeye" dedim alayla.
"Ne yapacağız ki orada komutanım?"
"Biz değil sen yapacaksın"
"Ne yapacağım komutanım?"
"Aramızda ki istihbaratçı sensin oğlum, şu Işık'ın sevgilisini bul bir şekilde de bizim kız kardeşimizi kim üzüyor görelim" dedi Pusat.
"Aynen öyle" dedim. Ve yola devam ettik.
"Komutanım ben Işık komutanımı tanıyorsam o herifin onu aldattığını öğrendiği anda dövmüştür zaten" dedi Serhat.
"Aynen bizim kız biraz hırçın, öldüresiye dövmüştür hemde de biz yine bir abileri olarak şu şerfsizin boyunun ölçüsünü alalım" dedim.
Hepsi güldü. İnternet kafeye varmak üzereydik. Berat'dan istediğim adamın kim ve neci olduğunu öğrenmesiydi.
O adama göstermeliydik. Işık benim kız kardeşim sayılırdı. Hatta sayılmaz direkt kız kardeşimdi. Ben de hep bir kız kardeşim olsun isterdim. Işık o duyguyu bana dört iki günde tattırdı. Ne zaman onu görsem mutsuz ve üzgündü. Bir gün odasının önünden geçerken Işık'ı gördüm. Odada tekti. Yere çökmüş, bir fotoğraf elindeydi. Ağlıyordu. Boynunu eğmişti. Hep güçlü kalmaya çalışıyordu. Başarıyordu da. Operasyonlarda asla başını eğmezdi. O adamı gördüğünde de gülmeye çalışıyordu. Ona ben sensiz mutluyum imajı vermeye çalışıyordu.
Ama onsuz yapamıyordu. Bu yüzden adamın ağzını gözünü kırmak istiyordum. Işık odada ağlarken yanına gitmek bir abisi olarak onu teselli etmek istiyordum. Ona ne kadar da beni görev dışında abin olarak gör desemde hep komutanım diyordu. Saygı çerçevesini bir türlü kaldırmıyordu. Bana abim desin diye nelerimi vermezdim.
Küçüklükten beri bir kız kardeşim olsun. Beraber oynayalım, Fenerimin maçına beraber gidelim çok isterdim. Okulda ona asılan olursa onu döveyim, onu tatile götüreyim çok isterdim. Bana bir kızın abim demesini çok isterdim. Işık her ne kadar bana komutanım demeye devam etsede ben onu hep kız kardeşim olarak görecektim.
Neyse ki internet kafeye varmıştık. Berat yerini almıştı. Bende gidip Berat'ın yanına oturdum. Diğerleri de yan yana üç bilgisayara oturup bilgisayar oyunu oynamaya başladı.
Bende kafamı masaya koyup uyumaya karar verdim. Tam gözüm dalmıştı ki Berat,
"Buldum komutanım" dedi. Ve beni uyandırdı.
"Of be Berat!" dedim. "Tam dalmıştım"
"Kusura bakmayın komutanım" dedi. Ve boynunu büktü.
"Tamam be gel bakayım buldun mu sen aslanım" dedim. Gülümsedi.
"Buldum komutanım"
"Abi" diyerek düzelttim. "Görev dışında abi"
"Pardon abi" dedi.
"Hadi diğerlerini çağır ben kapının önündeyim" dedim ve dışarı çıktım çok geçmeden yanıma geldiler.
"Şimdi" dedim ve iki elimi bir birine vurdum. "Saat geç oldu. Kışlaya geçiyoruz"
"Emredersiniz komutanım" dediler ve kışlaya geçtik. Kışlaya geçtiğimizde Işık ortada gözükmüyordu. Ama komutanım koltukta oturmuş kara kara düşünüyordu. Komutanım kendi geçmişi hakkında konuşmayı sevmezdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KOMUTAN
General FictionBen Karanlığın Kızı, Karanlık Yüzbaşının kızı, Nazlı Üsteğmen...