Yorucu günün ardından evin yolunu tuttum. Arabamı cidden özlemiştim. Biraz daha hızlanarak eve ulaştığımda arabayı park edip apartmana girdim. Girmem ile birlikte kulağıma dolan bağırışlar ile kaşlarım çatıldı. Merdivenlerden çıkmam ile seslerin Minho nun evinden gelmesi ile yüzümde tebessüm oluştu. Alem çocuklar. Anahtarımı alıp kapıyı açmaya yeltendiğimde açılan kapı ve işittiğim ismim ile oraya döndüm. Bu Hyunjin di. Nefes nefese konuşmasıyla güldüm. Arkasındanda koşarak diğerleri gelmişti.
Bu halleri meraklanmamı sağlarken merakımı gideren kişi Chan oldu.
-Yarın çıkışımız olacaktıda bizimkiler heyecandan duramadı. Sende gelmek ister misin?
Aslında fazlasıyla yorulmuştum ve gelirken sürekli rahat bir uykunun hayalini kurmuştum. Bu düşüncelerimi kısaca ilettim.
+Aslında biraz yoruldum desem ayıp olur mu?
Düşüncemi hızla reddeden Jisung u saniyesinde yanımda bulurken gülerek beni içeriye çekmesine izin verdim.
-Ayıp olmaz ama ben seni bırakmam. Sonra dinlenirsin inşallah.
İçeriye girdiğimizde herkesin mutlu yüzü benide mutlu etmişti. Tüm yorğunluğum geçti desem yalan olmazdı herhalde. Ben oturur oturmaz Hyunjin yanımda bitmişti. Telefonunu açarken anlatmaya başladı.
-Bak şimdi Jiwoo. İlk müzik videomuz saat tam 00 da yayınlanacak. Bizde hemen stream kasmalıyızki hızlıca ünlü olsun. Bu yüzden ne kadar çok kişi o kadar iyi.
Demesi ile bende telefonumu elime aldım. Yaklaşık bir saat kalmıştı. Daha çok kişinin haberdar olması için aklıma büro gelirken hızla sordum.
+Bürodakilereda desem onlarda yardımcı olsa.
-Harika fikir!
Onay ile hızla tüm büronun olduğu ortak gruba girdim.
•
Seoul Emniyet Bürosu
Jiwoo ; Millet size işim düştü
Woo ; başkomiserim siz buralara uğrarmıydınız?
Chul ; Boş yapma Wooyoung.
Seulgi ; Kesin çok önemli bir görev var.
Tae ; Emrinizdeyiz başkomiserim.
Yeji ; Kötü bir şey yok değilmi Unni?
Daye ; Ne çok konuştunuz ya bir izin verinde yazsın komiserim.
Jiwoo ; Kötü birşey yok merak etmeyin.
Bu akşam arkadaşımın grubu çıkış yapacakta destek olabilirseniz minnettar olurum.
Nayeon ; Elbette başkomiserim isim vermeniz yeter.
Ryu ; komiserim alınıyorum ama benden başka arkadaşınız mı var?
Yuna ; Iyy yalaka.
San ; Tamam gençler yine başlamayın isim alalımda en kısa sürede yardımcı olalım .
Yuna ; Iyy yalaka.
Jiwoo ; Stray kids - hellevator
Şarkımız bu gençler yeniden teşekkür ediyor ve başarılar diliyorum.
•
Son mesajıde atıp uygulamadan çıktım ve geri YouTube'a girdim. Başarılı olmalarını istiyordum.
Saat on ikiyi gösterdiğinde bütün telefonlardan aynı ses yükseliyordu. Buna bilgisayarda dahildi ve onlarca sekme açılmıştı resmen. İzlenme sayısı hızla ilerlerken yüzümde bir tebessüm oluştu. Diğerleride bunu gördüğünde birbirlerine bakarak ufak bir sarılmayla kutladılar. Çok kısa sürede ünlü olacaklardı ki zaten bunu hak ediyorlardı. Şarkının sözlerinden dansına kadar onlara aitti çünkü.
Zaman hızla geçerken yorgunluğum yine baş göstermiş ve uykum gelmişti. Kendimi zor tutarken biraz olsun gözlerimi dinlendirmek için başımı arkaya yasladım ve gözlerimi yumdum. Hızlıca uykuya dalacağımı bilmeden.
...
Çalan alarmım ile gözlerimi araladığımda burnuma yabancı gelen koku ve farklı oda ile kaşlarımı çattım. Burası neresiydi. Hızla alarmımı kapatırken gözlerimin yorgunluğunu atmak adına gözlerimi birkaç kez ovaladım. Kulağımda hala çalıyor gibi olan şarkı ile dün akşamı hatırladım. Burada uyuya kalmıştım demekki. Burası Minho nun eviydi.
Ama beni kendi yatağına yatırması hoş olsada onu kendi yerinden ettiğim için kendime kızdım hızla kalkıp odadan çıktığımda salonda kanepede uyuyan Minho ile yüzümde bir tebessüm oluştu. Biraz yaklaşıp yüzüne daha yakından baktım.
Ağzı açık uyumuştu ve üst dişlerinin birazını görebiliyordum. Bu onu bir tavşana benzetirken sessizce güldüm. Çok sevimli duruyordu. Saçları yana düşmüş ve alnını açık bırakırken ona ayrı bir hava katmıştı. Güzel burnu onu kıskanmama sebep olurken ince ama renkli dudakları onu sevimli gösteriyordu.
Bir anda onu izlediğim farkırdalığı garipsememe sebep olurken hızlıca uzaklaştım. Onu uyandırmasam iyi olurdu.
Yavaşça kapıyı açtığım sırada duyduğum ses ile geri arkamı döndüm.
-Jiwoo o sen misin?
Uykulu derin sesi nefesimi tutmama sebep olurken ne zaman onu bu kadar çekici bulmaya başladığımı düşündüm. Saçma duygulara gerek yoktu.
Endişelenmemesi için içeriye geri girip konuştum.
+Ah evet seni uyandırmak istememiştim. Ben gitsem iyi olacak. Zahmet vermişim ve seni yatağından etmişim kusura bakma. Yeniden tebrik ederim.
-Ne demek önemli değil. Kalsaydın, kahvaltı ederdik?
Başımı iki yana salladım.
+Hazırlanmam lazım. Ama kahvaltıyı bende yapabiliriz. Bekliyorum~
-Pekala.
Lafı uzatmadan kendi evime döndüğümde hızla yüzümü yıkadım ve üzerimi değiştirdim.
•
Oy sınırımız ; 5 oy
Lütfen oy vermeyi unutmayınız çünkü okunma sayımız az ve kendimi boşa çabalıyormuşum gibi hissediyorum.
Ayrıca diğer kurgularımada bakmayı unutmayınızzz.
Kendinize iyi bakın
Öpüldünüzzzz 🎐
