⌗ : 𝙣𝙞𝙣𝙚𝙩𝙚𝙚𝙣 , ͏ and this thing called love, it's far too fragile

318 50 54
                                    

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

❝ Ve aşk denilen şey, çok kırılgan

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Ve aşk denilen şey, çok kırılgan.

Haruchiyo sana baktı; Sen, yokluğun ortasında doğan bir ışık hüzmesiydin. Tıpkı bir güneş gibi, mum gibi, Takeomi gibi. Onun gibi başkalarının acısını kendi acın olarak görür, en günahkar ve affedilmez kişiyle bile empati kurmaya çalışırdın. O kadar güzel ve saftın ki, buna dayanamıyordu.

"N-ne? Anlamıyorum.." Dedin kaşlarını çatarak. "Bu nasıl mümkün olabilir? Bu.. Bu çok saçma."

Yutkundu. "Hayır, hayır saçma değil. Bak, Takeomi imparator olacaktı. İmparatoriçesi olmak için ideal kişiydin. Ama sen daha evlenecek yaşa gelemeden o öldü. Takeomi'den sonra sıra bana geldiği için doğal olarak bana düştün. Bu işlerin nasıl yürüdüğünü biliyorsun."

"Ama..." İçini çektin, "Ama ben Takeomi ile yalnızca bir kez tanıştım."

"Olabilir, fakat evlenmeden önce benimle hiç tanışmamıştın." Diye fısıldadı.

Haklıydı, ancak tüm bu durumla ilgili herşey o kadar yürek parçalayıcıydı ki, bir yere yığılıp kalmak istiyordun. Daha sabah Kin'den öğrendiklerin azmış gibi, bir de bu gerçekler tokat gibi yüzüne çarpmıştı. Herşey üst üste geliyordu.

Haruchiyo, kendisine ait olmadığına inandığı, ağabeyinden çalınan bir hayatı yaşıyordu. Onun saltanatının varisi olmuş, onun nişanlısıyla evlenmişti. Herşeyin başlangıcına, düğün gününüze dönüp baktığında, aslında parçalar bir-bir yerine oturmaya başlamıştı. Senden nefret etmesinin gerçek nedeni bu muydu? Seni ağabeyinden çaldığını düşündüğü için mi sana kötü davranmıştı?

Kollarını sana doladı, bu jest karşısında irkildin. O kadar dalmıştın ki, masasından kalkıp sana doğru yürüdüğünü bile fark etmemiştin. "Ne kadar pislik bir herif olduğumu düşünüyorsun, değil mi?" Diye fısıldadı kulağına.

"Hayır, asla öyle düşünmem." Dedin, dudaklarını sertçe kafana bastırdı. Bedenini daha sıkı kavradı. "Evliliğimizin başında sana karşı acımasız davranmamın nedenlerinden biri de buydu. Ne yapmam gerektiğinin söylenmesinden hoşlanmıyordum, bu yüzden bu zorunlu evliliğe karşı isyan etmiştim. Kardeşimden birşeyler çaldığımı hissetmiştim ve senin buna bu kadar kolay razı olman sinirlerimi bozmuştu." Dedi ve devam etti.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Aug 29 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

son of heaven, prince!sanzu haruchiyo.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin