15

80 9 23
                                    

Sınır geçmedi evet ama ben size yine ve yine kıyamadım🥹

Satır arası yorum yapıp oy vermeyi unutmayın💖💖

"Dora abla benim canım çok sıkıldı!" Dedi güneş elindeki oyuncağı bırakarak. Koltukta doğrulup konuştum. "Hmm, Pasta yapalım mı?" Güneş pasta lafını duyunca hemen gözleri parlamıştı, ikiz gibiydik resmen Güneş ile. "Evet evet! Pasta yapalım!" Diye tepindi sevinçten.

Gülerek kalktım ve yanına, yere oturdum. "Ama önce ne yapıyorduk?" Güneş hemen anlamış olmalı ki cevap vermek için ağzını araladı. "Oyuncakları topluyorduk." Dediğim şeyi anlaması ile birlikte gülümsedim. "Evet, hadi bakalım. Yardıma ihtiyacın var mı?" Güneş kafasını salladı. "Yok dora abla kendim yaparım." Dedi ve kalkıp köşeden küçük bir oyuncak sepeti çıkardı ve yerdeki oyuncaklarını tek tek alıp sepetin içine koyduktan sonra sepeti geri yerine sürükledi.

 Ben onu gülümseyip izlerken arkadan gelen sesle birlikte irkildim. Sevinç abla ve Aylin Kapıda duruyordu. "Kızım biz markete gidiyoruz. Var mıdır bir isteğin?" Sevinç ablanın anlayışlı sorusuna minik bir tebessüm ile cevap verdim. "Yok sevinç abla çok sağol." Sevinç abla tebessüm ederek kafasını salladıktan sonra aylinide alıp evden çıktı. Güneşin sesini duyunca ona baktım. 

"Ben ellerimi yıkayıp geliyorum dora abliş. Güneşin abliş demesine güldüm ve kafamı tamam anlamında salladım. Güneş koşup banyoya gidince bende malzemeleri hazırlamak için kalkıp mutfağa ilerledim.

Mutfağa girip dolaptan kek yapmak için bir plastik kase, çırpma teli ve kek kalıbını çıkardım. Malzeme dolabından ise 4 Tane Yumurta, Toz şeker, Tereyağı, Un, Pudra şekeri ve kremayı çıkardım.

 Buz dolabınıda açıp son olarak çilekleri çıkardım. Adım seslerini duyunca Hemen yanıma baktım ve Güneşi görünce hafif kafamı eğdim.

"Yıkadın mı ellerini aşkım?" Güneş cevap verdi. "Yıkadım Dora abla." Aferin dercesine bir bakış atıp güneşi kucağıma alıp tezgaha oturturdum ve çeşmede elimi hemencecik yıkayıp kuruladım. 

Güneş dikkatlice beni izliyordu. Onun bu haline gülümseyip konuştum. "Şimdi güzelim benim önce yumurtaları kırıcaz, bir tane ben göstereyim sonra sen kır olur mu?" Heyecanla kafasını salladı "Olur." Çok şükür laf dinleyen bir çocuktu ve mızmız veya şımarık değildi. 

Gülümseyip önüme plastik kaseyi aldım ve bir yumurta alıp hafifçe iki kere tezgaha vurup yumurtayı kaseye götürdüm ve baş parmaklarım ile yumurtayı ortadan ikiye ayırıp içindeki sıvının kaseye girmesini sağladım.

Diğer yumurtayıda alıp Güneşe verdim kırması için. 

Güneşte aynısını yapıp başarılı bir şekilde kırmıştı yumurtayı. Diğer iki yumurtayı kırdıktan sonrada 110 gram toz şekeri bir bardağa koyup kaseye dökmesi için bardağı güneşe verdim. 

Güneş bardağı nazikçe alıp toz şekeri kasenin içine döktü. 

Daha sonra ise 60 gram tereyağı kesip minik bir tabağa koyup güneşe verdikten sonra yine aynı şekilde kaseye döktü. 120 gramda un alıp Güneşe verdim ve yavaş bir şekilde kaseye döktü. Çırpma telini alıp güneşe uzattım. 

"Kuşum sen bunu çırp ben çilekleri keseyim tamam mı?" Güneş kafasını sallayıp çırpma telini aldı ve yavaşça keki çırpmaya başladı.

 O keki çırparken bende çilekleri güzelce yıkayıp kesme tahtasına dizdim ve çilekleri bir bıçak yardımı ile kesmeye başladım.

~

"Pudra şekerinide ekle şimdi aşkım." Güneş elimdeki pudra şekeri ile dolu olan bardağı alıp kasedeki kremanın içine döktü. Çırpma telini güneşin eline verdim çırpması için. O kremayı çırparken bende keki fırından çıkardım ve tezgaha koydum. 

"Dikkat et bir tanem çok sıcak." Diye uyardım Güneşi. Anlamışcasına kafasını salladı ve kremayı çırpmaya devam etti.

Bir süre sonra krema tam kıvamına gelince Keki üçe bölüp arasını süt ile ıslattım. 

Yumurtalardaki gibi güneşe ilk gösterecektim sonra gerisini o yapacaktı. Süt ile yeterince ıslattıktan sonra bir kaşık krema aldım ve tabanına koyup yaydım. 

Yayma işlemide bittikten sonra arasında kestiğim çilekleri yerleştirdim güzelce. İkinci katıda üstüne koyduktan sonra güneşe baktım. "Anladın mı kuşum?" Kafasını sallayıp keki süt ile hafifçe ıslattı ve üzerine kremayı dağıtıp çilekleri dizdi. 

 Üçüncü katıda ıslatıp kremayı dağıttı ve çilekleri yerleştirdi, aklına bir şey gelmiş olmalı ki duraksadı. Kaşlarımı çattım. "E bunun üstünü biz nasıl kapatıcaz Dora abla? Başka kek yok." Gülüp konuştum. 

"Üstünü yine krema ile kaplayacaksın aşkım, ama bu sefer her yerini. Kenarlarıda yapman lazım ki bembeyaz görünsün pastamız." Anlarcasına kremayı tüm pastaya yaydı. 

Bir kaç dakika sonra pastanın her yeri beyaz olunca kalan çilekleride alıp üstüne dizdi. "Fotoğraf çekmek istiyorum telefonumdan!" Bana benziyor demiştim. "Tamam aşkım koş içerden telefonunu getir hadi." Güneşi indirdiğim an içeriye koştu. 

Bende pastayı alıp Ada Tezgahına koydum. O sıra içerisinde Güneş gelmişti Zaten. Pastanın karşısına geçip telefonundan kamera uygulamasını açtı ve pastayı çekmeye başladı, bende gizli bir şekilde telefonumu çıkarıp güneşi çektim ve onun bu halini Barlasa Gönderdim.

Dory;

 (Fotoğraflar temsilidir!)

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

(Fotoğraflar temsilidir!)

Dory; Pastamız nasıl olmuş Barlas abisi?

Barlas 1; Çok güzel olmuş. Siz mi yaptınız?

Dory; evetttt

Barlas 1; çok güzel görünüyor. Güneşide öp benim yerime.

Dory: öperim

Dory; yani güneşi

Barlas 1; öp.

Barlas 1; yani Güneşi.

Telefonumu gülerek cebime koydum ve güneşin iki yanağınada sulu bir öpücük bıraktım.

Acının ilacı / Yarı Texting.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin