four

118 8 8
                                    


Parti düşündüğümün aksine oldukça sakin geçmişti. Tek sorun şu anda çoğu kişinin sarhoş olmasıydı. Pablo da dahil. Olabilirdi sorun değildi ancak eve gitme kısmını nasıl çözeceğimi bilmiyordum sadece. Ehliyetim yoktu.

Herkes yavaş yavaş vedalaşıp ayrılmaya başlayınca ben de ayaklanmıştım. Saat epey geç olmuştu ve gerçekten çok yorgundum.

"Defne"

Oydu. Onun sesiydi bu. Derin bir nefes alıp arkamı döndüm ve gözlerinin içine baktım devam etmesini söylercesine.

"Pablo araba sürecek durumda değil gibi istersen seni ben bırakayım eve."

"Gerek yok senin ev ters yönde kalıyor , ben bırakırım onu." arkamdan gelen sesle sesin sahibine döndüm. Hector'du bu.

"Hector ile gideceğim sağol yine de.İyi geceler." dedim ve Hector'un yanına gittim. Arkamdan "Peki sen bilirsin. İyi geceler." dediğini duydum ancak dönüp bakmadım.

"Pablo'yu alayım ben, onu da geçerken bırakırız." dedi Hector ve arkasını dönüp Pablo'ya gidecekken onu kolundan tutmam ile geri bana döndü.

"Az öncesi için teşekkür ederim. Gerçekten kurtulmak istediğim bir andı."

"Önemli değil. O olaydan sonra hala gelip bunu teklif etmesi aptalcaydı." dedi ve tekrar arkasını dönüp yürümeye başladı. Tanrım ne kadar soğuk bir çocuktu.

Bir kaç dakika ardından Pablo ile birlikte geldiğinde restorandan çıkmış ve arabasına gelmiştik. Pablo'yu arkaya yerleştirdiğinde bende ön koltuğa geçmiştim. O da bindikten sonra Pablo'nun evine doğru yola koyulmuştuk.

"Böyle siz önümde oturunca bi baktım da, siz de yakışırmışsınız he. Defne yapayım mı sana Hector'u?"

Pablo'nun dediği ile gözlerim kocaman olmuştu. Bu çocuğa alkolu gerçekten yasaklayacaktım. Dönüp önce ona ardından Hector'a bakmıştım. Sanırım Pablo'nun dediği Hector'un hoşuna gitmiş olacak ki alttan alttan sırıtıyordu.

"Hoşuna gitti sanırım." dememle dönüp kısaca bana bakmış ardından gözlerini tekrar yola çevirmişti. "Gitmedi desem yalan olur. Hem haksız da sayılmaz sanki."

Benimle flört mü ediyordu? Evet kesinlikle ediyordu.


Yarım saatin sonunda Pablo'yu bırakmış ve benim evin girişinin önünde durmuştuk. 

"Senden bir iyilik istemem gerekebilir." dedi.

"Ne gibi bir iyilik ?"

"Benim eve kadar yetecek benzin yok ve yol üstünde benzinci de yok. Sende kalsam olur mu bu gece?"

Dediği şey beni niye bilmiyorum ama heycanlandırmıştı. Bu gece olan şeylerden sonra biraz ilgimi çektiğini söylemem lazımdı.

"Yaptığın iyiliğin karşılığı olarak düşüncelim. Gel hadi." dedim ve arabadan indim.

Hector'un anlatımıyla

Yalandı. Evim buradan çok uzak sayılmazdı ancak biraz daha vakit geçirmek istiyordum bu yüzden de ufak bir yalan uydurmuştum.

Arabadan inmiş dairesinin bulunduğu kata çıkmıştık. Çantasında anahtarı bulmaya çalışıyordu. Ben ise fırsatı değerlendirip onu inceliyordum.

Defne'de onu ilk gördüğüm zamandan beri beni ona çeken bir şeyler vardı. Bu geceye kadar aslında bu çekimi hep hissetmiş ama herhangi bir aksiyon almamıştım. Futbola odaklanmam gerektiğini düşünüp kendimi hep geri çekmiştim.

Şuan ise tamamen farklı düşünüyordum. Bu beni niye kötü etkilesin ki? Beni mutlu eden bir şey beni nasıl kötü etkileyebilir.

Ancak Defne'nin Marc ile yaşadıklarını biliyordum. Ondan uzun bir süre hoşlandığını da biliyordum bu yüzden sabırlı olacaktım. Bir anda her şeyi unutup beni sevmesini bekleyemezdim ama sevmesi için elimden ne geliyorsa yapacaktım. Marc onu bir daha üzemezdi. Ben hayatında olduğum sürece üzülmesine izin vermeyecektim.

Defne'nin anlatımıyla

Anahtarı sonunda bulup kapıyı açmıştım. İçeriye girdiğimizde ayakkabılarımızı çıkarmış ve salona geçmiştik.

Hector koltuğa kendini atıp kafasını arkaya yaslamış gözlerini kapamıştı. Gerçekten de yakışıklı bir çocuktu.

"Üstümü değişip kahve yapacağım. Sen de ister misin?"

"Olur. Uykun yok mu?"

"Yorgunum ama uykum yok çok. Film izleriz belki sen de uyumayacaksan. Uyuyacaksan ben odamda da izleyebilirim."

"Hayır hayır birlikte izleriz. Sen git giyin ben kahveleri yaparım."

"Tamam o zaman. Sana da Pablo'nun pijamalarından birini getireyim. Bırakmış burada bir kaç parça kıyafetini."

O mutfağa gitti ben de odama girdim. Önce odamdaki banyoda makyajımı çıkarttım ardından da pijamalarımı giyindim. Pablo'nun kırmızı kareli pijamasını da elime alıp odadan çıktım. Üstünde zaten siyah bir tişört vardı o yüzden üst almaya gerek duymamıştım. Hector hala mutfakta kahve makinası ile uğraşıyordu.

"Sen bırak hadi git giyin ben hallederim burayı."

"Öyle yapalım en iyisi."

Elimdeki pijamayı alıp içeri gitti ben de kahveleri yapıp salona geçtim.

Hector'un anlatımıyla

Salona geri döndüğümde Defne de elindeki kahveleri sehpaya bırakıyordu. Gidip yanına oturdum.

"Ne izliyoruz bakalım?"

"Fast and Furious sever misin?" diye sordu Defne. 

En sevdiğim film serisiydi.

"Hemde nasıl."

"İlk filmi açıyorum o zaman."

------


Filmin son dakikalarına girdiğimizde artık yorgunluktan gözlerimi zar zor açık tutuyordum. Defne'ye ne zaman baksam dikkatle filmi izliyordu bu yüzden tüm film boyunca uyumamak için büyük bir çaba sarf etmiştim. 

Defne'ye tekrar dönüp bakacaktım ki omzuma yüklenen ağırlıkla kafam oraya döndü. Tek uykusu gelen ben değildim sanırım.

"Defne" burada uyursa sabah bir yerleri ağrıyarak uyanacaktı kalkıp yatağına gitse iyi olurdu.

"Defne hadi kalk yatağına git. Burda rahat edemezsin." 

Defne sadece beni reddedercesine mırıldanmış ve uykusuna kaldığı yerden devam etmişti. Bu kadar tatlı olmak zorunda mıydı?

"İyi o zaman madem sen kendin gitmiyorsun ben götürürüm."

Kafasını elim ile destekleyip yerimden kalktım ve yavaşça kucağıma aldım. Odasına doğru gidiyordum ancak dediği şey duraksamama sebep olmuştu.

"Çok güzel kokuyorsun biliyor muydun?"

Defne'nin anlatımıyla

Sabah kalktığımda yatağımda olduğumu fark etmiştim. Beni o mu buraya kadar getirmişti?

Hemen kalkıp önce banyoya gidip yüzümü yıkadım ve saçımı düzelttim. Ardından çıkıp salona gittim ancak salon boştu. 

"Hector?" 

Ses gelmemişti. Biraz üzülmüştüm açıkçası ama meşgul olabilirdi sonuçta futbolcuydu. Sehpadaki kahve kupalarını almak için uzandığımda sehpada bulunan bir kağıt parçası gördüm. Bana not bırakmış olmalıydı.

"Antrenman için erken çıkmam gerekti çok üzgünüm. Birlikte kahvaltı yapalım çok isterdim ama borcum olsun. :)"

Telefonumu alıp Pablo'ya mesaj attım.

"Antrenman çıkışı bana gelsenee"

sadece / hector fort x marc guiuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin