DÖRDÜNCÜ BÖLÜM

2 1 0
                                    

Aysima ismi bana çok şeyi çağrıştırırdı. Ne zaman o ismi duysam irkilir ve içimde bir şeyler oluşmaya başlardı. Kalbim hızlanır, kan akışım artardı.

19 yaşımdan beri o ismi sevmez olmuştum. İsme travmam vardı. Nefret etmeye başlamıştım istemsizce.

"Merhaba," dedi ismini ağzıma almak istemediğim kız.

Dudağıma zoraki bir gülümseme kondurdum. En azından şimdilik, ağlamamam lazımdı. "Merhaba."

"Selam!"

"Merhaba."

Herkes selamlaştıktan sonra yüzünde mutlulukla, "Hepinize teşekkür ederim," dedi. "Hepiniz sağ olun."

Sesi dahi her şey bana tanıdık geliyordu. Görünüşü, sesi, diksiyonu... Bana onu hatırlatıyordu. Onu hatırlamak da acı veriyordu. İçimde bir yük oluşuyordu. Kalbim acı içinde atmaya başlıyordu.

"Nerelisin sen?" diye bir soru sordum kıza.

"Nevşehirliyim ben."

"Ne güzel, halam da oralıydı." Sevmesem de sahte bir tebessüm kondurmuştum dudağıma.

"Antalya'ya ilk defa mı geliyorsun?"

"Hayır, üç yıldır buradayım."

"Annenin adı ne?"

"Aleyna." O an kalbim acı içinde çığlık attı. Aysima isminin yanı sıra Aleyna ismini de sevmiyordum. Ne zaman hatırlasam acırdı içim. Kalbimin attığı çığlıkları sadece ben ve kalbim duyarken üzgünce ona baktım. Bana katil olduğumu hatırlatıyordu.

"Kaç yaşındasın?"

"28."

Dayanamadım ve ben de sordum: "Lakabın var mı? Yani sadece Aysima ismini mi kullanıyorsun?"

"İstersen bana 'Aysi' diyebilirsin. Genelde arkadaşlarım öyle der."

"Peki, Aysi. Nelerden hoşlanırsın?" Sahte bir merakla ona baktım.

"Resim çizmek hoşuma gidiyor."

"Ne iş yapıyorsun?" diye sordu Belinay.

"Hemşireyim." Hemşire olduğunu söyleyince Belinay ona gülümseyerek baktı çünkü o da hemşireydi. Küçüklük hayaliydi zaten sağlıkçı olmak.

Kıza soru üstüne soru gelmişti. Ben onun yerinde olsam şu an sinir krizi geçiriyordum. Bu kadar soru fazlaydı. Boğardı insanı.

"Hadi, yüzmeye gidelim." Duru belindeki havluyu çıkardı ve L koltuğun yanındaki minik askıya astı. Sonra elleriyle üzerimizdeki havluları çıkarmamızı işaret etti. Hepimiz havluları çıkarıp Duru'ya verdik. Ardından, çıktık ve denize atladık.

Mayom dahil vücudum kuruduğu için su bana soğuk geliyordu ama burada yüzmemiz gerektiği için titreye titreye yüzecektim. Soğuk suda kulaç atarken Belinay da peşimden geliyordu. "Ne oldu?" diye sordu denizin dalgası üzerimize çıkarken. "Neden kıza cin görmüş gibi baktın?"

Öyle mi bakmışım? "Bana birisini hatırlattı çünkü." dedim.

"Kimi hatırlattı?"

"Onu hatırlattı. Adı, görünüşü, sesi, konuşması..."

"Sen ciddi olamazsın!" Belinay şaşkınca resmen çığlık attı. Olayı direkt anlamıştı. "Alena! Cidden aşırı benziyorlar!"

"Abartmasan mı?"

"Nasıl abartmayayım Alena? Her şeyi aynı!"

"Biliyorum, canımı yakan da bu zaten."

Cevap vermedi. Bu konuyu açmamı sevmediğimi zaten biliyordu. Bu yüzden uzatmadı.

Cinayetin Gizemi 1Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin