6.Bölüm Korku

18 8 19
                                    

Kanlı Mürekkep6

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Kanlı Mürekkep
6.Bölüm Korku

Keyifli Okumalar!
Amy Winehouse-Back atı Black
&
Yorulduğumu bacak kaslarımda net bir şekilde hissetsem de soğuk havada attığım her adım kendimi daha dinç hissetmeme sebep oluyordu, sahilin yarısından fazlasını kat ettiğimde soğuk havaya rağmen birkaç insanında koşu yaptığını gördüm.

Ayak tabanlarımdan tüm bedenime yayılan sıcaklık bir süre sonra üşümemi engellemişti.

Sahilde ki yatlarında kahvaltı yapmaya gelen insanların sesleri gitten gide çoğalırken, denize açılan teknelerden gelen ses solumdan geçen araba seslerini bastırıyordu.

Dün akşam kendini gösteren yağmur sabah durulmuş olsa da gün içinde tekrara denizin üzerine damlayacağına emindim.

Köşede ki kahve dükkanına girmek için karşıya geçtiğimde tanıdık bir simayla karşılaştım. Soner elinde kahvesiyle çıktığında bakışları direkt benim yüzümü buldu.

"Günaydın Alara." Gözüme fazla enerjik gelen hareketlerini yok saymaya çalışarak bende karşılık verdim. "Günaydın Soner." Karşılaşmamıza neredeyse hiç şaşırmaması sorgulamama neden olsa da umursamadım.

Bu sabah daha çok şaşıracak gibiydim.

Ben başka bir şey söylemeden yanından geçip gitmeyi planlarken konuşmaya devam etti. "Dışarıda çok kalma havalar soğuk." Bu seni ne kadar ilgilendirir Soner?

"Saol." Bu sefer konuşmasına fırsat tanımadan içeriye girdiğimde birkaç saniye olduğu yerde durup bana döndü, bakışlarımı hızla çevirip görmezden geldim.

"Bir tane filtre kahve alabilir miyim?" Karşıda ki görevli kız tebessüm ederek beni onayladığında çıkarken yanıma aldığım kartımla ücreti ödedim.

Kapıya baktığımda Soner'in hala orada olduğunu gördüğüm, beni beklemediğini kendime ikna etmeye çalışsam da kafamda dolaşan tilkiler çoktan harekete geçmişti.

"Kahveniz hazır hanımefendi." Düşüncelerimin içinden sıyrıldığımda kahve mi alarak dışarıya çıktım. Az önce burada dikilen Soner birden yok olmuştu.

Nedensiz yere içime düşen korkuyla adımlarımı hızlı tutmaya çalışarak eve yürümeye başladım, başkasını bekliyordu o geldiğinde de gitmiş olmalıydı.

Buna kendimi inandırmayı başarsam da normalden çok daha tedbirli şekilde eve gittim. Eve giden küçük rampayı hızla çıktığımda beyaza boyanmış demir bahçe kapısını açtım. Evin önünde bulunan bankta üç tane kedi yan yana yatmış uyuyorlardı, bir tanesi benim ayak seslerimi duyduğunda uyansa da arkadaşlarının yanında kalmaya devam etti.

Kahveyi kenara bırakarak üşüyen parmaklarım arasına aldığım kedinin başını okşadım, boynunda takılı olan küçük tasma sahipli olduğunu gösteriyordu, duvarın dibinde bulunan yemek kabı ve su kabı da ağzına kadar doluydu.

Kanlı MürekkepHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin