^°5°^

203 29 36
                                    

"Oha lan ne demek sevgilisiniz? Ben daha Changbin ile sevgili ol-" diye konuşuyordu Felix. Ama bizim şaşkınlıktan çıkardığımız sesler o kadar yüksekti ki konuşmasının geri kalanı duyulmadı bile.

"Ney ney?" dedim. Bu gidişle sene sonuna kadar hepimiz götümüzü verecektik. Ay aman ne götü ya kalbimiz demek istedim anlasanıza. Bizim çıkardığımız anlamsız seslerden korkan Felix, kaçmaya başlamıştı o sırada.

Aptal Felix.

Koşarken Changbin ile çarpışmıştı. Al sana 10 sezonluk yaz dizisi. Allah'tan ikisinden birinin elinde kitap falan yoktu da almak için eğilince aynı kitabı tutup elleri değmedi.

Aslında şey... Elleri değdi.

Bizim Felix, özür dilemek bahanesiyle Changbin'in elini tutunca elleri mantıken değmiş oldu.

Bir dakika bekleyin, bir sorun oldu sanırım çünkü Felix bize doğru koşuyor, Changbin'de durduğu yere yapıştırılmış gibi ağzı 5 karış açık dikiliyordu.

"Noldu lan? Çarpıldı mı?" dedi Jisung.

"Yok kanka, işaretlerimiz parladı." dedi Felix. Hepimiz şok olmuştuk. Ölene kadar yalnız kalacağımızdan, ruh eşimizi bulamayacağımızdan eminken içimizden iki kişi (bunlardan biri ben oluyorum) ruh eşini bulmuştu bile. Darısı Jeongin ve Jisung'un başına. Ne diyorum lan ben?

"Vay anasını satayım." dedim.

"Kanka ben pek emin olamadım ya. Bir sevişsenize bakalım ruh eşi miymişsiniz?" diye yine her zamanki gibi geçti dalgasını Jeongin.

"Mantıklı fikir, teşekkür ederim Innıe." dedi ve arkasını döndü Felix ama Jisung onun kolundan tutarak gitmesini engelledi.

"Mal mısın kanka? Belki sevgilisi var? Ayrıca siz sadece öğrendiniz. Çıkmıyorsunuz bile." dedi ve uzun zaman sonra mantıklı bir şey söyledi Jisung.

"Haklısın Jis, aklım doğru düzgün çalışmıyor." dediğinde hepimiz gülümsedik.

eternity, hyunminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin