GÜN IŞIĞIM

4. BÖLÜM

"Selam arkadaşlar. Noldu,niye öyle bakıyorsunuz?" diye konuşma başlatan Emir'e kimse cevap vermeyince en son konuşmaya atlayan abim olmuştu. "Selam Emircik. Hoşgeldiniz,nasıl bakıyoruz?" diyerek gıcıklığını belli eden abime kafamı çevirememiştim. Çünkü Asya'nın bakışlarından kurtulamıyordum. Giray abimde beni kucağından indirmediği için yüzü daha da kızarıyordu. Asya'nın Giray'a aşık olduğunu bilmeyen yoktu. İçki ortamında ağzından kaçırmıştı ve o gün bugündür Giray abi ona yüz vermezdi. Ara sıra sorularına iki kelime ederek cevap verirdi. Giray abi Asya'yı her zaman kardeşi olarak gorurdu. Tabi ki benimle veya Özüm ile eşit değildi. Arkadaşının kardeşiydi işte.

"Ee sen nasılsın Giray?" diye hemen Giraya yavşama moodunu açmıştı. Gıcık olmuştum. Cevabı ben vermeliydim. "Gayet iyi Asya." dediğim gibi Giray abim beni kucağından indirmeden direk odaya almıştı. "Yalnız işimiz bitmedi Işık. Dikkat et." diyerek hain gülümsemesini ortaya atınca bir tık tırsmıştım. Kendisi kimsenin bilmediği tikimi biliyordu. Göbeğimin hemen üstünde olan tikime dokunup beni gıcık etmek en iyi işiydi. Severdi böyle şeyleri.

"Ya şu Asya denen kıza bi gıcık oluyorum varya. Ne işi var bunların burda? Senin bir şeyden haberin var mı Işık'ım" diye sorduğu soruya olumsuz cevap vermiştim. Haberim yoktu. Özüm bana bişey dememişti.

"Abi gel içeri geçelim. Yani benim de pek sevdiğim tipler değiller ama yapıcak bişey yok. Ne de olsa arkadaşınız sayılır." diyerek istemeye istemeye içeri sürüklemiştim. Beni pek seven Giray abim kapıyı açtığım gibi yine tikime dokunmuştu. Büyük bir kahkaha patlattığımda ise daha çok dokunmuştu. Tikimin bir süre sonra nefesimi kestiğini biliyordu. O yüzden genel olarak pek abartmazdı. Nefes nefese içeri geçtiğimde Giray abim de hemen peşimden girdi. Asya hemen yerinde dikleşmişti. Özüm ve Emir'in yan yana oturması dikkatimden kaçmamıştı. Özüm bişeyler çeviriyordu. Bunu anlamak zor değildi çünkü kapının önünde çocuğa aşkım demişti. Abimi kıskandırıyordu aklınca.

"Ee nasılsınız? Giray sen nasılsın? Kötü gördüm seni. Bakmıyor musun kendine?" diyerek meraklı meraklı soru soran Asya'ya tükenmiş bir bakış attığımda bana yüzünü ekşitti.

"İyi. Bakıyorum." diyerek yüzüne bile bakmadan cevap vermişti Giray abim. Gülmüştü yüzüm. Nedenini bilmiyordum ama sevinmiştim.

"Ee ben açım. Yemek yemeğe gidicektik en son." diye açlığımı belirttiğimde Giray abim aceleci bir tavırla hemen ayaklandı. "Niye söylemiyon Işık'ım. Götürürdüm." diye şivesini ortaya sokan Giray abime gülümseyip ayağa kalktık.

"E altı üstü acıkmış. Niye bu kadar acelecisin Giray?" diye kıskançlığını gizleyemeden konuşan Asyaydı.
"Ya sadece merakımdan soruyorum Asya. Benden yaşça küçük bir kızsın. Niye senden büyüklere abi demiyorsun?" diye sorduğum soruya kimse şaşırmamıştı. Çünkü herkes merak ediyor fakat dile getiremiyorlardı. "Ya sanane be. Sana mı sorucam ben erkek arkadaşlarıma abi derken. Seni ne ilgilendiriyor. Senin abine de ismiyle sesleniyorum ben. " diye çirkefçe savunmasını yapan Asya'ya tam laf atacakken araya Giray abim girdi. "O zaman bana Abi de abiciğim. Tamam mı? Ben senin erkek arkadaşın değilim. Hatta normal bir arkadaşında değilim. Ben sadece Abinin arkadaşıyım. Senin hiç bişeyinim ama saygı açısından bakılınca bence Abi demen daha uygun olur. Rahatsız oluyorum" dediği gibi hadi hareketi yaparak hepimizi çağırdı. Hepimiz evden çıktığımızda klasik sorumu sordum. "Öne ben geçebilir miyim?" diyerek cilve yaptığım sırada Asya'nın bakışlarını hissediyordum. Giray abim beni kolunun altına alıp;"Geçebilirsin" dediğinde mutlu mutlu koştum. Arabaya ulaştığımda 4 kişi arkaya oturmuşlardı. Giray abi bana telefonunu verdiğinde Asya'nın yüzünü aynadan görmüştüm. Ağzı beş karış açık bir şekilde telefona bakıyordu. ilk mesajlaşma uygulamasına girdim. Giray abim fazla takmazdı girmeme. Toplu gruba girip fotoğraf attığımda herkes 'bunu bekliyordum' diye mesajlar atmıştı. Şarkı açtığımda Asya araya girmişti;

"Işık senin de hiç müzik zevkin yokmuş. Ver telefonu ben açayım." diyince direk gözlerimi devirdim.
"Sen söyle şarkı ismi ben hallederim" dediğimde lafı evirdi çevirdi. "Ya şarkı ismini telaffuz edemiyorum da sen ver ben yazayım" diye şey ettiğinde kendi telefonumu elime aldım. Giray abimin telefonundan bişeyler araştırıp yüklediğimde artık ikimizin de telefonunda küçük bir pencere vardı. o pencereye resimler çizip birbirimize gönderebiliyorduk. Giray abimin telefonundan bir resim çizip kendime gönderdiğimde çok tatlı bir görüntü olmuştu. Giray abi baktığında direk kahkaha atmıştı. Kahvaltıcıya ulaştığımızda ben deniz tarafına Giray abim yanınma onun yanına da abim oturmuştu. Karşımızda Emir ve Asya'nın ortasında bulunan Özüm'ün mutluluğu gözünden okunuyordu.

Maşallah.Çok mutluydu

Ben tost ve patates kızartması söylemiştim. Diğerleri klasik kahvaltı söylemişti. Giray abim benim tostumdan ve patates kızartmamdan yiyordu.

"Işık portakal suyu güzel mi?" diye soru soran Giray abime içtiğim portakal suyunu uzatmıştım. İçtiğinde beğenmiş olacak ki garsonu çağırıp bi tane daha istemişti. "Aa siz ağızdan ağıza mı içiyorsunuz? Iyyy" diye bize bakan Asya'nın inadına benim portakal suyumdan alıp yüzüne baka baka içen Giray abime Emir ve Asya dışında herkes kahkaha atmıştı.

"Ben doydum lavaboya gidiyorum." diye ayaklandığımda Giray abim bileğimden tutup geçmemi sağlamıştı. Lavaboya gittiğimde 2 dakika sonra Asya lavaboya gelmişti.

"Oo Işık. Nasılsın? Giray ile ilişki nasıl gidiyo? Tabi zordur şimdi sevgililik. Biz sevgiliyken Giray çok trip atardı bana. A senin haberin yoktu dimi biz Giray ile 4 buçuk sene önce sevgiliydik. Ayrıldığımız tarihi bile hatırlarım. 2 Ağustosta ayrılmıştık." diye üzgün bir suratla bana bakmıştı. "Yazık. Kendini ezdirmekten başka bir şey yapmıyorsun Asya. Bizim Giray abimle bir ilişkimiz yok ama ben senin yaptıklarını yapmadığım için çocuk beni gayet kardeşi gibi görüyor. Ha bu arada 4 buçuk yıl önce 2 Ağustos dedin değil mi? Bebeğim sen kendi kafanda fazla kurunca hepsini gerçek sandın galiba. Seni üzmek istemem ama 4 buçuk yıl önce 2 Ağustosta biz buradaki yazlığı tutmaya gelmiştik 2 aile beraber.
Burada 1 hafta geçirmiştik ve ağustos boyu da her gün bir festivale gitmiştik. Senle sevgili olmamış ki ayrılcak süreyi bile bulamamış zamanını bana ve bize ayırmaktan. Sana bir gerçek daha hatırlatayım mı? Siz hayatımıza gireli 2 sene oldu. Bir festivalde tanışmıştık. Ben hep yanındaydım Giray'ın. Sen daha tanıştığın zamanı bile hatırlamıyorsun. Sen çok mu kafanda kurdun? Günlüğüne ağlaya ağlaya Giray'ı falan mı anlattın? Çok üzgünüm ama ben hemcinsimle bir erkek için böyle ezikçe bir tartışmaya giremem. Azcık büyü." diyip lavabodan çıktığımda herkesin ayaklandığını görmüştüm.

"Asya nerde?" diyen Emir'e cevap vermemiştim. Aynı soruyu 2 kere daha tekrarlamıştı ama ben pek takmamıştım arabaya geçip diğerlerini beklediğimde ilk gelen Giray olmuştu.

"Ne oldu Işık? Bir şey mi dedi sana?" dediğinde gülerek Giray abime dönmüştüm.

"Ay abi inanmayacaksın ama kız bana gelip dedi ki. Biz Giray ile 4 buçuk sene önce 2 ağustosta ilişkimizi bitirdik. Biz sevgiliydik diyo bide. Giray ile ilişkiniz hayırlı olsun Giray benimle sevgiliyken çok inatçıydı sana kolay gelsin gibi bişey söyledi. Dedim sen ne saçmalıyorsun. Seninle bir ilişkimiz yok gelmiş bana öğüt veriyor. Hayır yani 4 sene önce yoktu ki bu. 2 Sene önce tanıştık. Kız kafasında çok ku-" dediğimde lafımı bölen ne Giray abimin konuşmasıydı ne bir başkasının. lafımı bölen Giray abimin dudaklarıydı.

Dudaklarıma kapanmıştı Giray.

Bizi gören tek kişi vardı. Asya...

Giray beni öperken, Asya bizi izlerken...

Ben sanki yıllardır beklediğim kitabın filmi çıkmış gibi heyecanlı ve mutluydum. Ama film değildi. Gerçekti çünkü Giray şuan beni öpüyordu. Hatta biz birbirimizi öpüyorduk...

😔

kızlarr çok erken geldi demeyin sakın. bence birbirine bu kadar yakın olan bir çift için tam vaktinde gelen bir öpücüktü.

Asya biraz saha bizimle ama Işık ve Giray üstesinden gelicek merak etmeyin. Çok özlemişim çocuklarımı yazarken gerçekten çok mutluydum.

Yeni bölümü en kısa zamanda atacağım seviliyorsunuz beybiler💚💚