Sahildeydik.
Sahile gelmiştik kahvaltı için. Kumun üzerine piknik örtüsü sermiştik ve bir sürü yiyecek getirerek kahvaltımızı yapmıştık. Şimdi ise denizdeydik. Yüzüyorduk.
Giray ve ben sabah erken kalkmıştık. Tüm ev halkının uyuduğunu farkettiğimizde ise çanta hazırlayıp çıkmıştık. Toz pembe bikini vardı üzerimde. Ortasında demirden bir kalp bulunuyordu. Giray klasik deniz şortu giyinmişti.
Denizde geçirdiğimiz bir saat sonrasında çıkıp biraz güneşlenmiştik. Şimdi ise Giray uyuyor ben kitap okuyordum. Plaj kalabalıklaşmaya başlamıştı. Bu da demek oluyordu ki saat öğlene geliyordu.
"Giray hadi gidelim saat öğlene geliyor. " dediğimde Giray bey güzellik uykusundan uyanmıştı.
"Tamam aşkım kalkıyorum dur." dediğinde tüm malzemeleri toplamaya başlamıştı. Ben ayağa kalktığım gibi dengemi kaybetmiştim. Yere düşmemek için sol ayağımı zorladığım sırada ayağımı burkmuştum.
"Ah!" diye böğürdüğüm sırada Giray eşyaları çoktan toplamıştı. "Noldu!" diye bağırdığında acı içinde inliyordum. Canım çok yanmıştı!
"Ayağımı burktum." dediğimde ağlamaya başlamıştım.
Giray beni sakinleştirip ayağımı ovduktan sonra beni kucağına almıştı. Ev ile sahil aradı biraz vardı. En az 15 dakikalık yolumuz vardı.
"Işık'ım gerçekten çok yoruldum." dediğinde buna uygun bir replik çıkarmıştım hemen.
"Umarım seni ben yormamışımdır Brandon!" dediğimde bana değişik değişik bakmıştı. Hemen cebimden telefonu çıkartıp Tiktok'u açmıştım. Gereken sesi açtığımda Giray hala bir şey anlamamıştı.
Videoyu başlattım ve müzik çalmaya başladı.
"Çocuklar gerçekten çok yoruldum!" dediği sırada kamerayı Giray'a doğru tutmuştum.
"Umarım seni ben yormamışımdır Brandon." dediğinde ekranı kendime çevirmiştim. Video tamamen bittiğinde ise gülerek sadece yakınlarımın gördüğü özel hesaba atmıştım videoyu. Giray'da görecekti sıkıntı yoktu.
Ayağım yavaş yavaş şişmeye başlamıştı. Bilek kısmının morardığını görünce biraz şüphelenmiştim. Eve geldiğimizde kapıyı Leyla Teyze açmıştı.
"Kızım! Ne oldu? İyi misin?" dediğinde Giray da bende gülmüştük.
"Biraz sakarım ayağımı burktum Leyla teyze sıkıntı yok." dediğimde ayağıma baktı ve korku dolu bir ses çıkardı.
"Giray sen hemen koltuğa yatır Işık'ı ayağı çok şişmiş. " dediğinde korkmaya başlamıştım.
Giray beni koltuğa yatırdı ve baş ucuma oturdu.
Emre abim içeri geldiğinde ayağıma bakmaya başladı. Emre abim tıp okuyordu. O yüzden bu konularda oldukça bilgiliydi.
"Kızım sen ne yaptın? Kırmışsın ayağını gerizekalı!" diyerek gülmeye başladığında ben şok içinde bakıyordum.
"Ne!" dediğimde Emre abim hala engelli gibi gülüyordu.
Otistik Emre.
"Mal ya. Neyse dur ben bunu alçıya alırım şimdi."dediğinde hala gülmeye devam ediyordu. Ecza dolabından malzemeleri getirmişti. Dolapta alçı niye vardı ki?
"Of dua et abinim. Yoksa valla asfaltta tuttururdum ayağını." dediğinde hala mal mal gülüyordu.
"Işık! Yarın akşam Trabzonspor maçı var! Nolur gidelim. Lütfen!" diye çığlık ata ata içer giren Özüm'e attığım bakışı gördüğünde donup kalmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GÜN IŞIĞIM
Teen FictionKüçüklükten bu yana arkadaşlıklarını asla kesmeyen Özüm ile Işık, aynı üniversitenin aynı bölüm ve sınıfını tutturmak için çok çabalamış ve bu çabalarının karşılığını en iyi şekilde almış iki arkadaştır. Özüm'ün abisi olan Giray'a aşık olan Işık'ın...
