DİKKAT! YAŞ FARKI VARDIR!!!
Üniversite sona giden ve Şirkette staj gören Ayça, koku duyusu olmamasına rağmen tesadüfen bir cafede tanımadığı bir adamın kokusunu almıştır ve adamı tekrar görmek için her gün o cafeye gider.
Birgün şirkete yeni bir pa...
• tabi aranızda yazarlar varsa bunu çok iyi bilir.
• Doğrusu benimde aklımda çok fikir var ama istediğim gibi yansıtamıyorum. Umarım sıkıcı değildir kurgularımm.
• Oy vermeyi unutmayınn.
🦥🦥🦥
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Çoktan hazırlanmış aynada sonkez kendime bakıyordum. Bugün ki derslerim erken bitecekti ne kadar istemesemde babamın yüzünü görecektim. Üzerime önü desenli, kalçamı örtecek bir tişört giydim. Altıma ise, kot şortumu giydim. Saçlarımı doğal hali ile saldım, dalgalı her zaman güzel duruyor.
Dışarıdan gelen korna sesi ile mirayın geldiğini anladım. Aynada kendime bakmayı sonlandırarak odamdan çıktım ve oturma odasına indim. "Aden hadi çıkıyoruz." Mutfaktaki sesler kesildi, Aden elinde tostu ile yanıma geldi. Beraber dış kapıya çıkarak ayakkabılarımızı giydik. Kardeşimi bugün okula biz bırakacaktık. Bağcıklarımıda bağladıktan sonra sırtımı dikleştirdim ve kapıyı kapattım.
Araba ile durduğumuzda açık olan camdan önünde durduğumuz liseye baktım. Arabanın arka kapısı açılıp kanadığında adenin indiğini anladım. Görüş alanıma girince ona el salladım. "Dikkatli ol öptüm." Bana karşılık gülümsedi ve el salladı. Ardından okula girdi. Araba tekrar yol almaya başladığında altımızdan akıp giden yolu izledim.
🦥🦥🦥
Öğle molasına girmiş, Miray, baran, Ekin ve ben de dahil dördümüz kantinde oturmuş tostumuzu yiyorduk. Kantine giren kişi ile gözlerim kapıya kaydı, girenleri tanımak zor olmadı. Volkan ve Caner. Volkan her zaman ki gibi klasik yırtmaçlı mavi pantolonunu giymiş üzerine ise tişörtünün sol kol kısmı yırtık olan tişörtünü giymişti. Sağ Kulağında iki tane küpesi vardı ve dudağında piercing vardı. Tipsiz.
Canere baktığımda ise altında siyah kot pantolonu üzerinde de polo yaka gri tişört vardı. Saçları her zaman ki gibi kısaydı. Volkanın aksine Caner daha sessiz ve yakışıklıydı. Ona baktığımı gören canerin bakışları bana döndü. Dikizlerken yakalandım bu çok utanç verici! Gözlerimi hemen önümdeki tostuma çevirdim.
Dalgınlığımdan dolayı bana seslenen ekinin yüzüme doğru elini uzatması ile gözlerimi ona çevirdim. "Sonunda baktın be kızım. Yarım saattir sana sesleniyorum." Önüme düşen saç tutamını elimin tersi ile omzumdan arkaya götürdüm. "Dalmışım pardon." Barana bakış attığımda tostunu yemekle ilgileniyordu, Miraya baktığım da ise Hem tostunu yiyor hemde barana kaçamak bakışlar atıyordu. Erkekler işte hiçbirşeyi anlamazlar.
"Canını sıkan birşey mi var?" Bakışlarım tekrar eraya döndü. "İyiyim birşeyim yok, sadece-" yanımda duran beden ile tavandan yüzüme çarpan ışık kayboldu. Gelen kişi önümdeki kahvemi aldı ve yudumladı. Kafamı kaldırıp gelene baktım. Volkan. "Mm güzel seçim. A doğru sen tad alamıyordun ne içtiğini de bilmiyorsundur." İşte tekrar oluyordu. Her zaman ki gibi benimle alay ediyordu. Bian önce gitmesini diledim. "Noldu küçük dilinimi yuttun?-" ekinin elini masaya sert bir şekilde vurması ile yerimde sıçradım ve bakışlarım ona döndü. Kantindeki birçok kişinin bakışları bizim üzerimizdeydi.
