one

16 1 1
                                    

U.A'nin parlak öğrencilerinden oluşan 2-A sınıfı ikinci yılın  başlaması için oldukça heyecan duydukları söylenebilirdi. her biri gelecek vadeden bu çocukların kafalarında belki birer tahta eksikti. hepsinin değildi ama çoğunda öyleydi. en azından aizawa shouta bu şekilde düşünüyordu. yine de hepsinden memnundu, şikayetler sadece ufak detaylardı. önemli olan şey çocukların birbirine destek olmasıydı o kadar. şimdi ise pazartesiye sadece iki gün kalmıştı ve on dokuz kişilik grup whatsApp üzerinden bir buluşma ayarlamaya çalışıyorlardı. tatilleri evlerinde geçmişti ve yurda dönmeden topluca eğlenmek iyi olabilirdi.

2-A SINIFI

mina: MİLLET!
pazar günü avmde buluşmaya
ne dersiniz?
sizi özledim!

kaminari: evet lütfen!
evde çok sıkıldım ben.
derslerden önce eğlenmek istiyorum.

midoriya: harika fikir.
ben gelirim.

kirishima: ben de.

sero: o zaman ben de geleyim bari.

todoroki: benim için uygun.
ama bazıları yurt dışına gitmişti.
pazar günü yorgun olabilirler.

iida: evet doğru.
arkadaşlarımız ile pazartesi görüşüz.

momo: sanırım gelecek olanlar ben
ve jiro dahil 9 kişi.
normale göre azız ama sorun değil.

mina: pazartesi hepsini göreceğiz
nasılsa!
harika olacak.

kirishima: o zaman pazar günü saat 13.00 uygun mudur?

iida: kesinlikle.

°°°

pazar günü oldukça çabuk gelmişti. aslında buluşmak için önce avmyi seçmiş olsalar da daha sonra bundan vazgeçip cadde üzerinde duran bir kafeye geçmeyi tercih etmişlerdi. hem daha güzel bir ortam olurdu hem de okul ile alakalı eksik eşyaları bulmaları çok daha kolay olurdu.

"hey o benim patatesim!"

kaminari'nin sesiyle hepsi gülmüştü çünkü sero oğlanın patateslerine dadanıp duruyordu. midoriya, iida ile dersler hakkında konuşuyor, kızla ise alışveriş ile ilgili kendi fikirlerini dile getiriyordu. her şey aynıydı, olması gerektiği gibi.

"bu yıl dersler nasıl olacak acaba?"

kirishima içeceğinden bir yudum almadan hemen önce sorusunu ortaya atarken hepsini düşünceli bir hal almıştı. birinci yılda bazı  ufak tefek şeyler yaşamış olsalar bile bu yılda üstesinden geleceklerine eminlerdi.

"derslerle birlikte artık yarı zamanlı kahramanlıkta yapacağız. bu yüzden derslerimizde bize yardımcı olacaklarını düşünüyorum okuldaki hocaların."

momo'nun söyledikleri hepsinin kafasına yatmış gibi görünüyordu. zaten bir kahramanın yanında staj yapmak çok daha önemliydi aslında.

bunları düşününce hepsinin yüzünde bir gülümseme oluşmuştu. sahi, kahraman olmaya bir adım daha atmışlardı değil mi? bu gerçekten her birinin hayallerine ulaşmak için mükemmel bir fırsattı.

"o zaman biraz mağazaları mı-"

mina başını öne uzatıp heyecanlı bir şekilde sorusunu sormaya çalışıyordu ama dışarıdan gelen büyük gürültü ve insan çığlıkları ile sözü yarıda kesilmişti. diğer herkes gibi masadan kalkıp dışarıya çıkmaları bir olmuştu.

birkaç araba etrafa savrulup parçalanmış, ağaçlar yerinden sökülmüştü. panik içinde koşturan insanlar ise duruma hiç yardımcı olmuyordu. gündüz vakti bir grup kötünün saldırısı ne yazık ki şaşılacak bir şey değildi.

"çocuklar.. sanırım okula başlamadan kahramanlık yapmamız gerekiyor!"

return ¦¦ bakugou katsuki Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin