1

11 3 0
                                    

"Yeniden başlamaktan korkma. Çünkü bu sefer sıfırdan değil, tecrübelerinle başlıyorsun."


*****

Bugün günlerden pazartesiydi. Sabah erken saatlerde kalkmış kısa bir spordan sonra eve geçmiştim. Hazırlanıp büroya geçecektim. Büroya gitme amacım asla çalışmak için değildi. Gidip istifa edecektim. Dün son duruşmama girmiş ve davayı sonlandırmıştım. Artık önümde bir engel yoktu. Üzerimi giydim, saçlarımı yaptım ve hazırdım. Evden çıkmadan üzerime kabanımı da aldım Ankara soğuğu bu başka şeye benzemez. Evden çıkıp hemen arabama bindim. Arabayı yavaşça çalıştırıp yola koyuldum.

Çalıştığım büronun önüne geldiğimde arabamı park edip, arabadan indim. Büro'dan içeri girdiğimde beni gören çalışma arkadaşlarımın selamlarına başımla karşılık verdim. 

Odama geldiğimde burada ki bana ait kişisel eşyalarımı toplamaya başladım. Bilgisayar'ım falan zaten evdeydi. 

Bütün eşyalarımı sonunda toplamıştım. Tam elime istifamı alıp odadan çıkacaktım ki telefonum çalmaya başladı. Telefonumu elime aldığımda yakın arkadaşım Hazal'ın aradığını gördüm. Daha fazla onu bekletmeden telefonumu açtım. "Efendim."

"Ne yapıyorsun aşkım?"

"Büroya geldim, birazdan çıkacağım sen ne yapıyorsun?"

"Bende ne yapayım hastanedeyim." Evet kendisi doktordu. "Akşam müsait misin?" Diye sordum. Kız kıza uzun zamandır vakit geçiremiyorduk. Onun hastaları, benim davalarım derken. "Evet müsaitim."

"Sonunda, akşam bir şeyler yapar mıyız?"

"Yaparız tabi ya çok özledim ben zaten."

"Tamam o zaman sen hastaneden çıktığında direkt bana gel sonra ne yapacağımıza bakarız."

"Tamam aşkım, şimdi hastam geldi kapatıyorum. Seni seviyorum."

"Bende seni seviyorum. Görüşürüz." Deyip telefonu kapattım.

Telefonu kapattıktan sonra istifa mektubumu alıp odadan çıktım. Hukuk bürosunun sahibinin odasına doğru ilerledim. Murat Evren yazan odaya geldiğimde kapıyı çaldım. İçeriden gel sesi geldiğinde kapıyı açıp içeriye girdim. Murat bey gelenin kim olduğuna bakmak için kafasını kaldırdığında göz göze geldik. Birden yüz ifadesi değişti. Neden geldiğimi anlamış olmalıydı. "Hoş geldin Eylül."

"Hoş buldum Murat bey. Ben istifa mektubumu vermek için gelmiştim."

"Eylül bir kez daha düşünseydin."

"Düşünecek bir şey yok Murat bey bu şartlar altında daha fazla çalışamam."

"Hakanla bir de ben konuşurum gelir senden özür diler."

"Murat bey bakın oğlunuzun yaptığı şeyin bir özrü olamaz kusura bakmayın ama. Ben eğer zamanında dövüş eğitimi almasaydım, neler olabileceğini düşünebiliyor musunuz? En iyisi bu." Mektubumu eline uzattım ve hemen elimden aldı. "Bundan sonraki kariyerinde başarılar dilerim Eylül." ayağa kalkıp elini uzattı. Bende elimi uzattığımda "Teşekkür ederim." Deyip elini bıraktım ve odadan çıktım. 

Kendi odama geldiğimde eşyalarımı aldım. Odadan çıkmak için hazırlanmıştım. Tam kapıdan çıkarken son kez odaya göz gezdirdim hiç bir eşyamın burada kalmasını istemezdim.

Odaya göz gezdirdikten son çıktım. Büro'dan çıkarken herkes bana anlamaz gözlerle bakıyordu. Hiç kimsenin haberi yoktu çünkü istifa edeceğimden. 

EYLÜL ROMANIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin