(AMK BU HİKAYE KUŞ BOKUNA DÖNDÜ Allahın izni peygamberin kavli ile düzelecek)
Arkadan kollarımı bi şekilde çözmüştüm. Kimse yoktu etrafta. İkisi de 2 saat önce çıktılar ve hâlâ yoklar. Ayaklarımı da çözüp kapıya yaklaştım. Tam çıkacakken adını bilmediğim o adam geldi ve kolumu sıkıca tuttu.
Gang jae: nereye gittiğini sanıyorsun sen?
"Sizinle işim yok benim boş laflarınızı dinlemek istemiyorum"
Kolumu çekip koşmaya başladım. Ormanın içine girip koştum. Peşinden geliyordu. Ben hızlandıkça o daha da hızlandı. En sonunda bana yetişip ağaca yaslayarak derin nefes aldı.
"NE İSTİYORSUN"
Gang jae: ANNEMİN İNTİKAMINI
"Ne"
Gang jae: annemi öldürdün ve öylece çekip gittin
"Ne içtin sen?"
Gang jae: abini tanımadın mı y/n?
Durmuştum, abim öldü benim. Kafayı yememe az kaldı sanırım.
"O öldü"
Gang jae: ölmedi. Kaçtı ve şu anda da burda.
Güldüm.
"Saçmalıyorsun"
Elini cebine koydu ve bir şey çıkarttı.
Bu çok eskiden abime verdiğim minik cam şişe hediyesi vardı
"Onun sende ne işi var"
Gang jae: bunu bana sen verdin. Annemin ölümünden 1 hafta önce
"A abi?"
Gang jae: abi tabi. Annemin ölümündem sonra abin falan değilim senin.
"Lanet olsun..."
Ormana doğru koşmaya başladım
Gang jae: KAÇ BAKALIM. POLİSLER GEÇMİŞİNE BAKSA İLK ÖNCE MESLEĞİNDEN SONRA DA ÖZGÜR HAYATINDAN OLURSUN
Onları ele vermemem için tehtit etmişti.
/3 hafta sonra/
Nerdeyse 1 ay oldu. Koltuğa oturmuş televizyon izliyordum. Telefona gelen mesaj bildirimine baktığımda kaşlarımı çattım. Mesaja geri dönüş yaptım.
Gwinam:y/n
Y/n: ne istiyorsun?
Gwinam: konuşmamız lazım
Y/n:uğraşmayacağım
Telefonu kapatıp kenara koydum.
Israrla gelen bildirimlere sinirlenmiştim. Engellemek için telefonu elime aldım tekrardan.
Gwinam: biliyorum işler çok karışıktı. Ortalık sakinleşsin diye bekledik.
Abin yaşıyor bunu öğrenmiş olmalısın.
Abin de annenin ölümünden sonra fazlasıyla kinlenmiş ve yıllar sonra senin yerini tespit edince de intikam almak istedi. Sakin kafayla düşünüp anladı. Eskinin intikamını alması bir şeyi değiştirmeyecek zaten sen de bilerek öldürmemişsin.
Ben de abinin arkadaşı olduğum için ona yardım ediyordum. Ve o gün sana vurduğum için üzgünüm. Sahil kenarında buluşalım mı?
Uzun bir mesaj yazmıştı. Ben de biraz düşünmüştüm. Pekâlâ kin beslemeyecekyim. Onunla buluşacağım
Y/n: tamam 2 saat sonra ordayım
O sahili biliyordum arada gider dolaşırdık okul grubumuzla. Özlemiştim o günleri.
2 saat sonra gitmiştim. Yere oturup denizi izlemeye başladım. Omzuma biri dokunmuştu.
Baktığımda abim olduğunu gördüm.
Ayağa kalkacağım sırada beni engelledi ve yanına oturdu. Gwinam da yanımıza oturdu.
Gang jae: gwinam sana yazdı. Biliyorsun işte. Hata, herkes yapar.
Hafif gülümsemişti, ama mutluluktan değil. Acı gülümseme gibi.
Gang jae: daha yeni anlamaya başladım. Öfkeden bir şey düşünemez haldeydim. Üzgünüm.
Sarıldım, sonuçta abimdi. Abi... Hiç alışık olmadığım bir kelime. Biraz durup karşılık verdi. Bir süre durup ayrıldım.
"Sorun değil. Abimi buldum sonuçta"
Gwinam: öhm
"Seni geberticem pislik"
Kafasına vurdum
"Her şey senin başının altından çıkıyor"
Gwinam: ben naptım şimdi lan
Beraber akşama kadar zaman geçirdik. Gwinamla beraber önce abimi evine bıraktık sonra da yürüyerek benim evime doğru gittik.
"Dikkat et kendine"
Gidecekken elimi tutup durdurdu.
Gwinam: affettin mi?
"Affettim"
Yanıma yaklaşıp bi elini belime diğer elini yanağıma koyarak uzunca dudağımı öptü. Bir süre sonra ayrılıp bana baktı.
Gwinam: karşılık ver
"Sonraa"
Evin kapısının önüne koşup gülerek el salladım ve içeri girdim.
Fazlasıyla karışık hayat yaşamış olsamsa sonunda her şey normale dönmüştü. 1 ay sonra abimle beraber yaşamaya karar vermiştik. Gwinam abimden kullanıyordu beni. Ve şimdiden evlilik düşüncesi başlamıştı
_________________________
THE AND
eğer başka fikir gelirse aklıma yeni hikayeye başlayabilirim. İyi okumalar<3
