Emily'e karşı bir şeyler hissetiğimi kendi kendime sorgulamaya başlamıştım.Dünyada ne fiziksel ne de duygusal hiç kimseye,hiçbir cinse karşı bir şey hissetmemiştim.Ama o son sarılışımızdan sonra Emily'i sevmiştim.Evet bunu hissetmiştim.Çok garip bir histi.Sanki o an damarlarımdan akan kan durmuştu,kalbim hissettiğim şeye anlam verememişti,bedenim bütün organlarıyla gülümsemişti.Garip ama bir o kadar güzeldi işte.
Eğer şuan Skeeter olsa ona hemen anlatırdım.Sürekli bana birilerini bulmaya çalışıyordu.Mutlu olmamı resmen benden fazla istiyordu.Beni her hafta dua listesine alıyordu,gülümsesem bile içimdeki kırgınları görebiliyordu.Can dostu işte.Onun ne yaptığını da düşünmeden edemiyorum.Dünyada beni tek hatırlayan insan o şuan.Üzgün müdür ki,belki depresyona girmiştir.Ne yaptığını görmek için,bir kez daha sarılabilmek için her şeyimi verebilirim.
Bugün ilk görevimizin karnesi verilecekti.Geçmek istiyordum,hele şu son olaydan sonra hayatıma dair merakım bir hayli artmıştı.Odamın zemininde yatarak düşünceden düşünceye atlıyordum.Kovuğun gövdesine biri bir şey fırlattı.Yine beni burada isteyen başka kişilerimi diye düşünmeden edemedim.Ayağa seri bir hamleyle kalktım ve yaptığım buz toplarını alıp dışarı çıktım.Bu sefer savaşacaktım.
Dışarı çıktığımda kimse yoktu.Etrafı süzdüm.Birisi birden gözlerimi kapattı.Sert bir şekilde kolunu tutup yere fırlattıp.Bağırdı.
''Ira..benim Frida.''
Bir kadına bunu yaptığım için kendimden utanmıştım.Yanına gidip elimi uzattım.
''Çok çok çok özür dilerim Frida..ben şey sandım seni..her neyse kalk hadi bir yerine bir şey oldu mu?''
Fazla etkilenmişe benzemiyordu,yarı huldufolklara göre huldufolklar çok daha güçlüydü.Üstündeki karı temizleyip ayağa kalktı.
''Her neyse yok bir şey..şey sandım derken?''
Ona anlatmaktan korkuyordum.Bir o kadar da onun gibi bilgili birine bunu sormak istiyordum.
''Sana anlatmaktan çekiniyorum..boşver gidelim hadi az kaldı.''
Frida bana ciddi ciddi bakıyor aynı zamanda saçının bozulan yerlerini düzeltiyordu.
''Erken öğrenmem daha iyi olur,sana yardımcı olabilirim.''
Frida'ya güvenmelimiydim bilmiyorum ama Torir'e anlatmaktan bin kat daha iyi olduğu kesindi.Galiba ona anlatacaktım.
''Peki anlatıyorum otur şöyle..ve sadece dinle..tepki verme tamam mı?''
Frida evet anlamında başını sallayıp az önce düştüğü yere tekrar oturdu.Ben de karşısına geçtim.Yaşadığım şeyleri bir bir anlattım.Eksik bir şey söylemek istemiyordum.Her şeyi bilmesi daha iyi olacaktı.Ben anlatırken verdiği tek tepki bir kaşını kaldırarak dinlemek olmuştu.Sözlerimi bitirdiğimde son noktayı koyup elimi stresten kazdığım kar birikintisinden çektim ve başımı ona çevirdim.
''Ne düşünüyorsun?''
Sessizliği sürüyordu.Bu canımı sıkmıştı.
''Evet Frida!bir şeyler söyle?''
Ayağa kalktı.
''Sırtına bakabilir miyim?''
Evet anlamında başımı sallayıp üniformamı başıma kadar açtım.Frida doğum lekemin olduğu yere birkaç defa dokunup yerine oturdu.Öğrenmek istediğimi belli edercesine başımı sallıyordum.Frida boğazına kadar bağladığı elbise düğmesinin ilk düğmesini açtı.Gergin gözüküyordu.
''Gerçekten bilmek istiyor musun?her şeyi?''
Evet anlamında başımı defalarca kez salladım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GÖRÜNMEYENLER Huldufólk
Science FictionŞeytanın Tanrı'ya karşı çıkması sonucu tarafsız kalan;Alftanes'i Reykjavik'e bağlayan yolun ortasına indirilen meleklerin,Huldufolkların, insanlarla yaşadığı aşklar sonucu doğan çocukları kabul edilmedi,yetimhanelere gönderildi.Yıllar geçtikçe insan...