fear,

189 33 26
                                    

miyatsumu: omi
neden beni optun

kiyoomi: Miya?
Neden kaçtın?

miyatsumu: once ben sordum
neden optun beni

kiyoomi: Güzel gözüküyordun.

miyatsumu: guzel gozuken herkesi opuyor musun

kiyoomi: Yalnızca adı Atsumu olanları.

miyatsumu: kes sunu
oyun mu oynuyorsun
iddia falan mi bu
seversin sen

kiyoomi: Saçmalama.
Neden gittin?
Kendimi açıklamama izin vermedin ki.

miyatsumu: cok ozur dilerim ya
takim arkadasim beni duzenli opmuyor ne yapacagimi bilemedim

kiyoomi: Öperim bundan sonra bilirsin.

miyatsumu: ya omi
dalga gecmeyi kes
neydi bu

kiyoomi: Nerdesin?
Bu şekilde konuşmak istemiyorum.
Yanına gelebilir miyim?

miyatsumu: gelme desem gelmicek misin

kiyoomi: Geleceğim.

miyatsumu: niye soruyon o zaman
sabir
oteldeyim
odamda

kiyoomi: Tamam, geliyorum.
Yine kaçmayı düşünme, Miya.
görüldü

Sakusa telefonunu kapattı ve dönüş yolunda yürümeye başladı. Tam olarak ne konuşacaklarını o da bilmiyordu. Ne diyebilirdi? Sakusa liseden beri Atsumu'dan hoşlanıyordu. Sakusa onu ilk defa spor salonunda unuttuğu çantasını almak için geri döndüğünde görmüştü. Atsumu voleybol takımındaydı, hobi olarak yapmasına rağmen liseler arası en iyi pasör oydu. Bir sürü hayranı vardı bu yüzden. Sakusa ise normal biriydi, Atsumu'ya hisleri olan normal biri. 15 yaşında ergenliğin zirvesinde tanımıştı Atsumu'yu. Ferrari'de seçtiği forma numarası bu yüzden 15'ti zaten. Sakusa, Atsumu'nun çoğu maçını izlemeye gelirdi ama Atsumu onu hiç fark etmemişti. Çünkü Sakusa insanlardan kaçınmak için en arka tribüne geçer, maskesini takınır ve kimsenin kendisini rahatsız etmeyeceğinden emin olurdu. Ama Sakusa sadece izlemiyordu, Atsumu hakkında ileri geri konuşan lavukları benzetiyordu kendince. Okul müdürü Komori'nin annesi olduğundan ceza da almıyordu. 17 yaşlarına kadar bu böyle sürmüştü.

Sonrasında öğrendiği üzere Osamu voleybolu bırakmak istemişti. Atsumu ise ikizi olmadan bu spora devam etmek istememişti. Profesyonel voleybolcu olmayı Osamu ile beraber isterdi elbet, ilk hedefleri ferrari pilotu olmak olmasaydı. Atsumu ve Osamu dersleri aksatmaya başladı. Sakusa bunu da kendi yollarıyla öğrendi, artık F1 ile ilgileniyorlardı. Sakusa voleybolcu olamazdı, herkesin dokunduğu topa dokunma konusunda tereddütleri vardı. Ama yarışçı olabilirdi değil mi? Sonuçta zengin sporuydu ve herkesin kendine özel arabası olacaktı. Sakusa 2. kez düşünmedi. Atsumu'ya yakın olabilecekse bunu yapardı.

Ve Sakusa da pilot olmaya karar verdi. F3, F2 şampiyonluklarını aldıktan sonra 20 yaşında buradaydı. McLaren'in as pilotuydu. Atsumu ile yalnızca podyumlarda ya da yarış öncesi ve sonrası ara ara konuşabiliyordu ama bundan memnundu. Her ne kadar Atsumu ondan nefret ettiğini düşünse de. Bu durum, Ferrari, Osamu'nun sözleşmesini uzatmamaya karar verene kadar devam etti. Osamu'nun takımdan ayrılacağını öğrenen Sakusa, menajeriyle, ferrari ekibiyle hatta Kita ile konuştu. McLaren'ı seviyordu ama Atsumu daha önemliydi, Ushijima da zaten bunu biliyordu ve onu destekliyordu. Sakusa, Ferrari'ye transfer oldu. Ondan mutlusu yoktu ama Atsumu ona kötü davranıyordu, tabii bu da kendi hatasıydı. Soğuk nevale olmayı bırakmalıydı. Sakusa bunu da kendi yollarıyla çözebileceğini düşündü ama batırmıştı. Şimdi ise Atsumu'nun otel kapısının önünde bekliyor, zihnini toparlıyordu.

Sakusa sonunda derin bir nefes aldı ve kapıyı tıklattı. Atsumu onu bekletmedi, kapıyı hızla açtı. Atsumu hâlâ aynıydı, üzerindekileri değiştirmemişti. Yalnızca Sakusa'nın verdiği ceket yatağının üzerindeydi. Atsumu içeri geçti ve yatağına oturdu, Sakusa'nın da içeri gelmesini bekledi. Sakusa, Atsumu'nun yatağının karşısındaki sandalyeye oturdu ve Atsumu'ya baktı. Bir süre ikisi de bir şey söylemeden bakıştıktan sonra Atsumu sessizliği bozdu. "Açıklamanı bekliyorum."

Sakusa, maskesini çıkarıp masanın üzerindeki çöp kutusuna attı. Boğazını temizledi ve yutkundu. "Tam olarak neyi açıklayayım?"

"Beni neden öptüğünü, ve önceki sözlerini."

Sakusa pes etmiş bir şekilde iç çekti. "Atsumu, seni seviyorum. Liseden beri seni seviyorum. Tüm hayatımı sana göre şekillendiriyorum. F1 pilotu olmak mı? Sen ve Osamu ilgilenmeden önce böyle bir sporun varlığından haberim yoktu. Ferrari'ye gelmemin bir tesadüf olduğunu mu düşünüyorsun? Senin içindi. Bugün Osamu ve Suna'nın bizimle olmaması bile senin içindi. Seninle yalnız kalmak istedim, bu şekilde sana itiraf edebilirdim. Ama karşı konulamazsın, öpücük kontrolümün dışında gelişti."

Sakusa devam edemeden Atsumu tarafından kesildi. "Omi, bu dediklerinin sevgi olduğunu düşünmüyorum. Sen bana takıntı yapmışsın ve elde etmeye çalışıyorsun."

Sakusa tek kaşını kaldırdı ve gözü seğirdi. "Kendi hislerimin yeterince farkındayım, Miya. Bunların akıllıca davranışlar olmadığını biliyorum ama seni seviyorum. Ve evet, seni elde etmek için her şeyi yaptım ve yapıyorum. Ama karşılığında tek aldığım senin bu davranışların oluyor. Anlamıyorum Miya, sevilmeyecek kadar kötü müyüm?"

Atsumu iç geçirdi ve bakışlarını kaçırdı. "Hayır, ama çelişkilisin Omi. Bir yaptığın öbür yaptığını tutmuyor. Bana bunun fanservis için olduğunu söylemedin mi? Şimdi neden böyle davrandığını kestiremiyorum, tepkilerimden mi zevk alıyorsun? Eğleniyor musun bu durumdan?"

Sakusa gerildi. Cevaplamadan önce derin bir nefes aldı ve kendini sakinleştirdi. "Fanservis kameraların önünde olur, seni öptüğümde hiçbir kamera yoktu. Olsaydı da gözlerinin parlaklığından dolayı umursamazdım. Atsumu, seni gerçekten seviyorum. 15 yaşımdan beri, yaklaşık 8 senedir. Oyun ya da başka bir şey değil."

"O zaman öpsene beni." Atsumu tek nefeste konuştu.

"Ne?" Sakusa durakladı. Atsumu'nun yüz ifadesine baktı, ne yapmaya çalıştığını anlamaya çalıştı.

"Öp, ben doğru mu söylüyorsun yanlış mı kendim karar veririm." Sakusa sandalyeden kalkarken tereddüt etmedi. Yataktaki oturan Atsumu'ya yaklaştı. Yanına oturdu ve bedenini ona çevirdi. Eli, Atsumu'nun ensesine gitti. Atsumu'yu kendine çekti ve dudaklarını onun dudaklarıyla kapattı. Bu, akşamki kadar yumuşak değildi ve Atsumu bu sefer karşılık veriyordu. Sakusa şaşırmış olacak ki Atsumu'ya baktı ama onun çoktan gözlerini kapattığını ve kendini teslim ettiğini gördü. Sakusa dudaklarının kıvrılmasına engel olamadı. Atsumu'yu daha derin öptü, dilini ağzına sokmayı talep ederken eli Atsumu'nun ensesindeki saçlarla oynuyor ve çekiştiriyordu. Atsumu, yumuşak bir inleme çıkardığında Sakusa bundan yararlanarak dilini Atsumu'nun dudakları arasına soktu. Atsumu tecrübesizce karşılık verirken odada yalnızca ıslak sesler hakimdi. Sakusa vücudunun yandığını hissediyordu, sadece Atsumu'yu öperken sertleşebilirdi. Atsumu bir dakika kadar sonra kendini geri çekti ve nefeslendi. Göğsü inip kalktı ve dudakları şişmişti. Atsumu, Sakusa'ya bakmadan sessizce fısıldadı.

"Omi," Atsumu nefes nefeseydi. "Sanırım ben de senden hoşlanıyorum."

Formula One | SakuAtsu Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin