Gece boyu açık kalan pencereden esen ılık rüzgar, uyuyan bedenlerin yüzlerini turladı nazikçe. Sabahın erken saatleriydi, ikisinin de hala uyuması şaşırılacak bir şey değildi yani.Burnuna dolan karamel kokusuyla ağır ağır araladı gözlerini sarı saçlı. Başını usulca yasladığı bedenin göğsünden kaldırdı ve komidinin üzerinde duran telefonuna uzandı. 09:37. Saat henüz erkendi. kafasını yukarı kaldırarak göğsünde uyuduğu bedenin yüzünü inceledi Sunoo. Nereden bilebilirdi ki 6 ayın ardından tekrardan böyle olacaklarını? Her ne kadar ilk başta verdiği kararın doğru olduğunu düşünse de, hissettiği acı ve eksiklik düşüncelerinde yanıldığını kanıtlamıştı gence. Pişmanlık duygusu şüphesiz başa çıkamayacağınız bir duyguydu. Anlayacağınız, çok geç olmadan ileride pişman olacağınız şeyleri yapmaktan kaçının. Bu katlanılamaz duyguyu bir kere tattığınızda, kurtulmanız neredeyse imkansızdır çünkü.
Yüzünde minik bir tebessüm oluştu uyuyan sevgilisini izlerken Sunoo'nun. Riki hep ona ne kadar tatlı olduğundan bahseder dururdu. Fakat kendisinin sevimliliğinden haberi yoktu anlaşılan, ne zaman Sunoo bunu dile getirmeye çalışsa ısrarla reddederdi.
Dudakları sarıldığı bedenin çenesindeki beni buldu sarı saçlının. Rikiyi benlerinden öpmeyi hep çok sevmişti Sunoo. Ve ne yalan söyleyelim, bunu yapmayı da gerçekten çok özlemişti.
Gözleri hissettiği huzurla usulca kapandı Sunoo'nun. Bu sırada siyah saçlı aldığı minik öpücükle çoktan uyanmış, kollarını daha sıkı sarmıştı minik bedene. Başını Sevgilisinin boynuna gömüp aylardır hasret kaldığı kokuyu bir kez daha içine çekti. Zambak kokusu, aslında Riki'nin zambak sevdiğini söylemek büyük bir yalan olurdu. Fakat sevmediği bu çiçeğin kokusu bir insanda nasıl bu kadar güzel durabilirdi, henüz daha bunu anlayabilmiş değildi.
"Günaydın"
Bulunduklari pozisyon yüzünden boğuk çıkan uykulu sesi duyar duymaz sıcak bir tebessüm hakim oldu sarı saçlı bedenim yüzüne. Ardından neşeli sesiyle "Günaydın sevgilim" Dedi.
'Sevgilim'. Bu sözcüğü kendi ağzından duymayalı uzun zaman olmuştu. Kendi ağzından çıkan sözlerle karnında uçmaya başlayan kelebekler, Riki'nin kıkırdayarak söylediği cümle ile daha da
hızlandı. "Günaydın bebeğim~"Yanakları kızarırken kaşlarını çatarak gülen gencin omzuna vurdu Sunoo. "Hoşuna gitti sanırım, böyle güldüğüne göre??"
Kafasını kaldırarak yüzlerini aynı hizaya getirdi Riki. Birkaç saniye kutsanmış güzellliğine dalıp gitti sevgilisinin. Gözleri sarı saçlının yüzünün her yerinde turladıktan sonra parlak irisleri buldu. İçinde galaksiler barındıran harelere gözlerinin içi gülerek baktı uzunca. Arından ciddi bir surat ifadesi takınırken araladı dudaklarını. "Hayır, hoşuma gitmedi."
Sunoo'nun gülümsemesi yavaş yavaş solarken kaşları çatıldı duyduğu cümleye karşı. Bu sırada siyah saçlının yüzüne tekrar eski gülümsemesi hakim
oluyordu. "Çoooookk hoşuma gitti"İfadesi yumuşarken tekrardan sevgilisinin omzuna yumruklarını savurmaya başlamıştı Sunoo. "Aptal!"
Aldığı tepkiyle kafasını tekrar sarı saçlının boynuna gömerken minik kahkahaları da odada yankılanıyordu Riki'nin.
Çok geçmeden dayanamayarak sevgilisine katıldı gülerek Sunoo da. Gülüşmelerin ardından Riki tekrar içine çekti zambak kokusunu. "Bir daha beni bırakma, olur mu? Çünkü sen de duyuncaya kadar sevmediğim bu koku olmadan nefes alamıyorum." Sevgilisinin boynuna minik öpücükler bırakırken kısık sesle döküldü dudaklarından kelimeler.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
class fight | sunki
Fiksi Penggemar✩ Gururuna yediremiyordu hisettiklerini Riki. Her ne kadar ömür boyu unutamayacağı yaralar açan ve dibine kadar acı çekmesini sağlayan geçmişinden nefret etmeye çalışsa da olmuyordu. Sunoo'nun bu gece gelmesini istiyordu, her şeyini ona vermesini. •...