...
Müzik Önerisi Bölümü:
Maya Hawke - Hold the Sun
Cigarettes After Sex - Apocalypse
Lana Del Rey - Margaret
...
(İsyan başlamadan önce)Duvarlar soyulmuş badana ve eski afişlerle kaplı. Sessizlik sadece uzaktan gelen ağlayan çocuk sesleri ve yankılanan ayak seslerimle kırılıyor.
Elim, koridorun duvarını soğuk bir teselli gibi okşarken, zihnim sadece onu düşünüyor.
Selim.Benim kardeşim.
Benden alınan kardeşim.
Hava ağır ve kasvetli, sanki koridorun her köşesine sinmiş bir hüzün var. Pencereden dışarı baktığımda, gri bir gökyüzü ve yağmur damlalarıyla ıslanmış ağaçlar görüyorum. Manzara adeta iç dünyamın bir yansıması gibi.
Yavaşça yürürken, her bir kapının önünde durup içeriyi dinliyorum. Belki herhangi birinin içinden Selim'in sesini duyabilirim umuduyla. Bazılarından fısıltılar, bazılarından ağlamalar, bazılarından ise kahkahalar geliyor. Her bir ses bir hikaye anlatıyor, her duygu bir yara izi taşıyor.
Yetimhanenin loş koridorunda, köşede öylece duran peluş ayıcık dikkatimi çekmişti. Yavaş adımlarla ilerleyerek peluş ayıcığın yanına gittiğimde yere eğilip onu elime aldım. İşte bu bir umuttu. Bu peluş Selim'e aitti.
Arkamdan biri "Affedersiniz, müdire hanım sizi bekliyor." diye seslendiğinde elimdeki peluşla birlikte ayağa kalktım. Kadın ardına bakmadan ilerlerken ben de onu takip ediyordum.
En sonunda bir kapının önünde durdu ve kapıyı tıklatıp içeriye girdiğinde ben de beklemeden onun gibi içeriye girdim.
Oda geniş ve ferah, ama ortama soğuk ve resmi bir hava hakim. Duvarlar koyu ahşap panellerle kaplı ve pencereler kalın perdelerle örtülü. Odada çok az mobilya var:
Bir büfe, bir masa, birkaç sandalye ve köşede duran eski bir kitaplık. Odanın içinde bir bitki yoktu. Büfenin üzerinde, çerçeveli fotoğraflar diziliyor; yetimhanede yaşayan bazı çocukların ve eski müdür/müdirelerin eski fotoğrafları duruyordu.
Masada, dağınık bir şekilde duran kâğıtlar ve dosyalar vardı. Bunun yanı sıra duvarda asılı duran bir saat, tik tak sesiyle odadaki sessizliği bozuyordu. Pencereden bakıldığında, yetimhanenin bahçesi görünüyordu. Bahçe ıssız ve kasvetliydi, tıpkı müdirenin odası gibi.
Müdire hanımla el sıkıştıktan sonra masanın yanındaki sandalyelerden birine yerleştim.
"Selim Hisar için buradayım." diyerek direkt olarak konuya girmiştim.
Müdire hanım hiç tepki vermeden bir süre öylece durdu.
Ardından "Onu size veremeyiz." dedi ciddi bir şekilde.
"O zaman onu evlat edinmek istiyorum." dedim. Bu ani bir karardı fakat bir önemi yoktu.
"Öncelikle bize verdiğiniz dosyaya göre ne bir işiniz var ne bir geliriniz var ne de bir eşiniz. Bu kriterlere sahip değilken onu nasıl evlat edinebilmeyi düşünüyorsunuz?"
"O zaman ne yapmam gerektiğini siz söyleyin. Kardeşimi nasıl geri alabilirim?" diye sordum.
Bana çekmecesinden bir kağıt uzatıp verdi. Kağıdın başında 'Evlat Edinmek İçin Gereken Kriterler' diye bir başlık yer alıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SIR
ActionYaşadığım şehirdeki hükümet tamamen çökmüştü. Bir grup asi bölgeyi ele geçirmişti ve diğer bölgelerde ise savaş hâlâ devam ediyordu. Bir gün, sokaklarda kardeşim için ilaç ararken duvarda asılı olan ilan dikkatimi çekti. İlanda bir fotoğraf vardı ve...