Takıntı (+18)

9.Bölüm(+18)

Kalçam mutfak masasının üzerinde yerini aldı.
" Çok güzelsin." dedi öyle ihtiraslı söylemişti ki bunu.
Öpüşleri sertleşirken bi yandan da kıvranıyordum. Dantelli siyah sütyenim büyük göğüslerimi taşıyamıyor gibi adeta beni sal diyordu. Dudaklarını ayırmadan kopçama doğru eli gitti. Tek hamlede çözdü. Artık bundan sonra geri dönüşü yoktu.

Yavaşça benden ayrılan dudaklarıyla sütyenimide narin hareketlerle üzerimden çıkardı. Kokusunu içine çekti. Bende istemsiz ellerimle göğüslerimi kapattım.
" Kapatma."
Sözünde sertlik barındıyordu. Emretmişti. Ama onu dinlememiştim. Ellerim hala göğüslerime baskı yaparken naifçe kollarımı kaldırdı.
" Çıplaklığından utanma güzelim."
Şarap kokan vücudu adeta bana emirler veriyordu. Ve ben ona karşı koyamıyordum. Ani bir hareketle ayırdığım bacak aramdan beni kavrayıp kucağına aldı. İlerlemeye başladı.
" Odan nerede?"
Elimi sol taraftaki kırmızı kapıya doğru işaret ettim. Dudakları kıvrıldı. Ağır adımlarla ve öpüşerek odaya doğru gitmeye başladık. Kapıyı ayağıyla itekledi ve açtı. Yatağa beni uzandırdı. Göğüslerim tamamen onun sergisine açılmıştı. Gene refleksle kapattım. Komiğine gitmiş olacak ki gülmeye başladı. Gözlerime gözlerini dikmiş bakarken bir yandan da düğmelerini çözmeye başladı. Ve o arada pantolonunuda çıkarmıştı. Gözlerimi kaçırmak istesemde görüntüsü karşısında yutkunmuştum. Sadece boxer ile kaldı karşımda.

Üzerine doğru avına yaklaşırmış gibi yaklaştı ve göğüs uçlarımda durdu. Önce alışmam için küçük nazik darbelerle beni hazırladı. Daha sonra emişleri sertlik kazandı. Bu hareketi içimde volkanlar patlamasına sebep olmuştu. Ben altında inlerken o daha da hızlanmaya başladı. Beyaz göğüslerimde koca koca morluklar olacağından o kadar emindim ki. Göğüslerimden ayrıldığında ikimizde nefes nefeseydik. Sonra birden ayağa kalktı. Gider pozisyonunu aldı.
" Nereye gidiyorsun?"
" Hemen geliyorum ufaklık." deyip mutfağa yöneldi. Geldiğinde elinde doldurulmuş kadeh vardı. Bana doğru yönelirken hem şarabını yudumluyordu hem de beni süzmekten geri kalmıyordu. Hepsini içeceğini düşünmüştüm. Ama yanılmışım. İçinde azımsanmayacak bir miktarda bıraktı. Ve beni ayağa kaldırdı. Kendisi de benim aksime yere dizini koydu. Şortumun düğmesini açtı. Tek hamlede çıkardı. Aynı şekilde külodumu da çıkardı.
Sonra beni kucağına aldı , yataktan aldığı pozisyona geri bıraktı. Dudak kıvrımları vücudumu süzerken yana kıvrıldı. Alev alıyordu sanki. Komidinde duran kadehi benim bir şey dememe fırsat vermeden önce vajina bölgeme sonra göğüsüme  ve son olarakta dudaklarıma doğru akıttı.

Hepsini vücudumdan içmek istiyor gibiydi. Tek engel boxerıydı. Bunu da anlamış olacak ki onu da çıkardı. Fazla büyüktü ve ben onu içime alamazdım. Bunu şuan da söyleyemezdim. Bi korkmadım değil. Beni düşüncemden uzaklaştırırcasına bacaklarımı araladı ve oraya aletini koydu. İçime girmedi. Kendisi benim dudaklarıma yöneldi. Dudaklarımız şehvetle öpüşürken o akıttığı şarabı çoktan temizlemişti. Bense kadınlığıma baskı yapan aletinin etkisiyle daha çok kıvranıyordum. Hayatımda hiç çıkarmadığım iniltileri çıkarmaya başladım. Bunu farkedince nefesimi kesen dudaklarını yavaşça göğüslerime kaydırdı. Birini eliyle avuçlayıp sıkarken diğerini de ıslanmış dudaklarıyla emdi. Burdaki şarabıda temizleyince göbeğime oradan da kadınlığıma doğru ilerledi. Kasılan kaburgalarım kendi bağımsızlığını ilan etmişti. Bedenim  olanca sükutla inip kalkıyordu. Muazzam bir histi. Kadınlığıma önce uzunca bir baktı. Acaba anlamış mıydı? Çok dardı. Korkuyordum.

Birkaç saniye baktıktan sonra vajina dudaklarımı ayırdı. Önce klitorisime ufak dil darbeleri vurarak ıslanmamı sağladı. Sonra vajina dudaklarıma dökülen şarabı emmeye başladı. O emdikçe vücudumunda etkisiyle daha çok sarhoş oluyordu sanki. Gözlerinin kaydığını hissedebiliyordum. Deliğime gelen dudakları yavaşça içeriye girmeye başladı. Ardından diliyle hızlandı." Ahhhh."
Yeteri kadar ıslanmıştım.

Kafasını çıkardığı bacak aramdan bana bir bakış fırlattı.
" İstiyor musun?Hala durabiliriz."
" Ben şey-"
" İstemiyor musun?"
" Sadece bunu nasıl söyleyeceğimi bilemiyorum."
" Yoksa sen daha önce hiç."
" Evet."
" Neden söylemedin?"
" Bilmem. Yetersiz hissettim galiba. Birde erkekler genelde tecrübeli kadınlardan hoşlanır."
" Sen deli misin? Bir erkeğin yaşayabileceği en muazzam duygudur bu."
" Ama bana ilkini vermek zorunda değilsin."
" İstiyorum. Hemde çok."
Artık kaçmanın vakti değildi. Bedenimi keşfetmek,cinselliğimi tanıma vaktiydi.
" Tamam.Ama acırsa söyleceksin ve duracağız. Söz mü?"
" Söz."

Eline aldığı prezervatifi aletine taktıktan sonra bana doğru bakış attı. O kadar güvenliydiki bakışları. Bacağımı iki yana ayırdı. Aletini vajinamın dudaklarına yerleştirdi. Ve sürtünmeye başladı. Sıcaklığı sıcaklığıma değdikçe onu daha çok içimde hissediyordum. Eliyle bellerimin iki yanını sıkıca kavradı. Bundan destek alarak sürtünmesini hızlandırdı. Zevk sesleri iniltisinden belli oluyordu." Aaahhhhhhhhhh"  diyebildim. Nefesim kesiliyordu. İkimizde o kadar çok ıslanmıştık ki. Daha sonra aletini eline aldı ve deliğimin ucuna yerleştirdi. Kollarımı başımın iki yanına götürdü. Parmaklarımı parmaklarının içinden geçirdi. Ufak bir buse kondurdu.Birkaç saniye bekledikten sonra aniden içime girmişti.Dudağımdan acı dolu bir ses yükseldi. Ve birkaç damla gözyaşı.
" Üzgünüm güzelim. Yavaşça girseydim daha çok canın yanacaktı."
Terlemiş saçımı diğer eliyle geriye doğru çekti. Canımın yanmasının geçmesini bekledi. Aleti hala içimdeydi. O kadar çok zonkluyordu ki. Ama bir o kadar da tarif edilemez bir histi. Kalçasını bir ileriye bir geriye doğru hareket ettirmeye başladı. Çok naif yapıyordu bunu.
" Off aşırı darsın."
İleri geri gelgitlerini hızlandırdı. Dudaklarımada dişlerini geçiriyordu. Bu hararetli öpüşmemiz tüm acımı unutturmuş yerini zevke bırakmıştı. O kadar hızlanmıştı ki her birleşmedeki ses odada yankılanıyordu.
Ben zevkin doruklarına ulaşmıştım.
"Galiba boşalacağım." dedim zar zor.
" Beraber gelelim güzelim."
Gelgitleri o kadar hızlanmıştı ki vajinam artık acıyı ağrıyı defetmişti. İkimizde nefes nefese aynı anda boşaldık.
Birkaç dakika öylece içimde bekledi ve aletini yavaşça içimden çıkardı.
" Hasiktir. Çok fazla kanamış."