Muhtar Bey | Texting

2.8

Biz size döneriz

Görüşmenin sonunda Klasik cevabı almış ve Hastanenin çıkışına ilerlemeye başlamiştım.

Bence gayet güzel geçmişti.  Birazcık dizlerim titresede tüm sorulara gerekli şekilde cevap verdiğimi düşünüyordum.

Etrafı biraz inceledim. Gelirken heycandan inceleyememiştim. Mavi-Yeşil detaylarla kaplı beyaz  Büyük bir hastaneydi. Burada çalışmayı çok isterdim.

Dışarı çıktımda Celalin Mesajda söylediği gibi Bahçedeki otaparka doğru ilerledim. Ve onu siyah spor bir arabanın önünü yaslanmış Şekilde buldum.

Üstündeki yeşil tişörtü ve kot paltolunu ile Gençlik dizilerinden fırlamış gibiydi.

Gülerek koşmaya başladım. Koşarak boynuna sarıldımda elleri belimi bulmuştu.

ayrıldımız da "Nasıl geçti "diye sordu

"Bilmiyorum Bence güzeldi " dedim

Elimi tutarak beni kendi etrafımda döndürdü.

''Çok güzel olmussun"

İltifatı Yanaklarımı kızartırken, "Ablan anlıyor bu işten" dedim.

"E işi bu" dedi

"İşi derken"

"Moda tasarım mezunu Adını asla Aklımada tutamayacağım bir şirkette çalışıyor" dedi

"Ablanla ne moda dedikodusu yapılir"

"Sözünü tuttunda yaparsınız" diyip Arabanın kapsını benim için açtı. "Buyurun diyetisyen hanım"

Haraketlerine gülüp açtigı kapıdan arabaya geçtiğimde eğilip Kemerimi taktı. Doğrulmadan öncede dudaklarıma bir öpücük bırakmayı unutmadan.

Celal sürücu koltuğuna oturdunda Araba haraket ettirdi. "Nereye gidiyoruz" diye sordum.

"Bilmem sen karar ver Açsan yemek yemeye gidebiliriz"

Başımı iki yana salladım. "Değilim bir şeyler içmeye gidelim. "

"Tamam o zaman seni Bildiğim güzel bir kafeye götürecem" Araba hastaneden çıkıp ana yola geçtiğinde Celale bir öneri sundum.

"Şarki açabilir miyim"

"İstedini açbilirsin Telefonunu bağlamakla uğraşma benimkinden aç" dedinde direksiyonun yanindaki tutacakta olan telefonu aldım. Şifreliydi.

"Şifre ?" Diye sordum

"09072024"

Dediği sayıları yazdığımda tarih ile şaşırmıştım. Dünün tarihiydi. Soran gözlerle ona baktımda bana bakmasada sorumu anlamıştı.

"Dün geceyi sürekli hatırlamak istedim"

Kalbim çok hızlı bir şekilde çarparken Müzik uygalamasına girip Duman-Bu akşam şansını Açtım .

Çok sevdiğim bir şarkıydı. Şarkının Sözlerini eşlik ederken açık cam saçlarımi uçuyordu.
Celal ise hem yola odaklanıyor hemde beni izliyordu.

On dakika kadar sonra bir mekanin önüne arabayı park edip indik. Deniz kenarındaki kafeye girdimizde içerideki kilimanın serinligi dışarının ne kadar sıcak olduğunu gösteriyordu.

Cam kenarında denize bakan masalardan birine geçtimizde Garsonda hemen yanımıza gelmişti.

"Hoş geldiniz Ne alırdınız"
Önümdeki menuya göz gerdirdimde maden suyu ile devam kararı almıştım.

Kimse bana Diğer Asitli içinde bol tatlandırıcı içeren İçecekleri içirtemezdi.

"Maden suyu" dedim garsana

Celalde "banada bir tane maden suyu " dedinde garson gitmişti.

"Senide kendime benzetıyorum" diye sordum

"O nereden çıkti"

Koluma masaya elimi çeneme yasladım.  "İlk tanıştığımız zamanlar seni kola içerken görmüştüm şimdi ise Benimle maden suyu içiyorsun bu değişimi neye borçluyuz muhtar bey"

Hafifçe masanın üstünden bana eğildi. Imm tarzı bir düşünme sesi çıkarıp "çok sevmeye Seven sevdiğine benzermiş " dedi

"Yaaa çok mu seviyorsun beni" diye Nazlandım biraz

"Çook Gösterebilim"

"Nasıl göstereceksin" diye sorudm

"Gözlerime bak , kalp atışımi dinle ve seni öpmeme izin. O zaman göreceksin sevdiğimi" dedinde yutkunmuştum

"Sen harbi Romantik bir adam oluyorsun  " dedim. Utancımı gizleyen çalişarak.

Neden utanıyordum onuda anlamıyordum sanki dün akşam adamla öpüşen başkasıydı.

''Ben Her zaman romantik bir adamdım sadece romantik olduğumu gösterecek kişi hayatımda yoktu". Masanın üstündeki elimi alıp okşadı.

"Artık var mı" diye sordum.

Gülümsedi güneşi gülüşüne nasıl sığdırdın denircesine gülümsedi. "Var"

"Kim" İstedimi cevabı duymam lazımdı.

"Şu anda elini tutuyorum ama o sesli duymak konusunda inatçı" dedi

"O zaman ona istedini ver "elini bıraz daha sıktım.

"Onun istediklerini ona vermek görevim. Diyetisyen hanım içimdeki romantikligin Ortaya çıkmasını sağlayan sizsiniz sizin için ortaya çıktı bu özelliğim " dedi

Bende düşünür gibi hımladım ama içim içime sığmıyordu. "Başka ne gibi özellikleriniz var "

"Başka başka Eğer benim evlenirsen Damat Celal özelliğim var Mükemmel eş Celal özelliğim var. Bir de Gelecekte Başkan Celal özelliğim. bende özellik çok yeterki keşfetmek isteyen bir Güzelim olsun"

Yakışıklı mı Yakışıklı romantik mi romantik şimdinin muhtarı geleceğin başkanı Celal Latinoğlu

Evet bundan sonraki slogan böyleydi.

Bu sırada garson maden sularının getirmiş. Afiyet olsun diyip gitmişti.

Maden suyumdan bir yudum alıp Biraz denize baktım. Güneşinde etkisi ile açık renk olan deniz Parıl parıl parlıyor bir görsel şolen oluştuyordu.

Aklima gelen fikirle Celale Döndüm. "Celal Deniz kenarında piknik yapalım mı bir gün "

"Yapalım Denizede gireriz" dedi.

Nefesimi alıp vererek "Giremeyebiliriz " dedim

"Neden "

"Çünkü ben yüzme bilmiyorum. Zaten pek denize girmeyi sevmiyorum tenim bronzlaşıyor diye . Ama şimdi aslında senle denize girmek isterim ama " ama Korkuyorum. Tabi bunu ona söyleyemedim.

Söylemesemde  o anladı "Merak etme biz Birlikteyken kolların omzumdan ellerim belinden ayırmadı sürece hiç bir şey olmaz"

Gözümün önüne gelen anlarla Heveslenmiştim." O zaman En yakın zamanda" dedim

Gülümseyerek "Sen ne zaman istersen güzelim" dedi.