KURBAN B×İNTERSEX

6.

Ellry gülümseyerek kral Nergal'ın kıyafetlerini düzeltirken. Kral eğilip oğlanın boynuna derin bir öpücük kondurdu.

Ellery huylanarak geri kaçmaya çalıştı ama Nergal buna izin vermeyerek güzel eşini belinden kavrayıp kendisine çekti.

- Majesteleri duru-

Kral, çocuğun minik dudaklarını öperek konuşmasını engelledi.

Bu zamana kadar hâlâ güzel eşiyle ilişkiye girmemişti. Bu onu her ne kadar zor duruma soksa da âşık olduğu eşine zorla dokunmak isteyeceği son şey bile değildi.
Her ne kadar eşi için yanıp kavrulsa da.

Ellery kraldan ayrıldıktan sonra, o büyük kılıcını beline yerleştiren kocasını bekledi.

Beraber büyük odadan çıktıkları zaman Nergal komutanlarıyla toplantı yapmak için oğlanın yanından ayrılmıştı.

Ellery bu sırada saray da yapması gereken işler olduğunu biliyordu.

Gelen misafirleri ağırlamak, halkın şikayetlerini dinlemek, halk için yapılacak olan aşevlerini ziyaret etmek, fakirlere bağış yapmak gibi pek çok sorumlulukları vardı.

Çünkü bu krallıktan kraliçe yan gelip yatmaz, diğer pek çok krallıkta olduğu gibi sadece pahalı elbise ve mücevherlerle dolaşmazdı.
Bütün bunlar Ellery için zaten gereksiz olan şeylerdi. O seve seve bu görevleri yapardı.

İlk öncelikle gelen soylu kadınları ağırladı Ellery.
Hepsi de birbirinden güzellerdi. Üstlerinde ki kıyafet ve takımlar resmen "ben pahalıyım" diyordu.

Fakat hepsi de kralın eşinin yanında sönük kaldı.

Bütün bu soylu bayanlar kralın eşi olan Ellery'i görür görmez adeta büyülenmişti.
İster istemez bu güzel kraliçeyi kıskanmadan edemiyorlardı.
Çoğu içlerinden eğer bu kadar güzel olsaydık biz de kraliçe olurduk diyordu.

Kral Nergal'ın sadık danışmanlarından olan Diego'nun eşi kraliçeye ithafen:
- Majesteleri bizi huzurunuz kabul etmekle ne büyük şeref verdiniz. Sizinle tanışmak büyük bir onur. Ne bu krallıkta ne de dünyada eminim ki sizden güzeli yoktur. Dedi.

Ellery bu iltifat karşısında ister istemez utanmıştı.
Bu soylu kadınlar onu gerçekten de beğenmiş miydi?

Kadına kısa bir teşekkür ederek diğer bir hanımın sorusuna cevap verdi.

Misafirlik faslı bittikten sonra sıra halkın sıkıntılarını dinlemeye gelmişti. Bu görevle kimi zaman kral bizzat kendisi de alakadar oluyordu.

Ellery halkın sorunlarını dinledikten sonra danışmanlardan da yardım alarak bu işi de halletmişti.
Ellery bağış konusunda da çok cömert davranmıştı. Onun bu hareketi yanında ki pek çok kişiyi de şaşırttı.
Şimdi ise dört gözle beklediği yetimhane ve aşevi ziyareti vardı.

- Majesteleri saraydan çıkmanız için kralın kesin emri var. Dedi saray görevlisi. Kralın bu kesin emri Ellery'nin arkasına resmen bir ordu katmaktı!

Ellery her ne kadar bu durumdan hoşlanmasada güvenliğin şart olduğunu biliyordu. Sonuçta saray bahçesinde bile dört hizmetçi (ki bunlar hep yapılı şüphesiz dövüşmeyi bilen kadınlar) ve iki de saray muhafızı olurdu.

Saraydan çıktıkları zaman Ellery gösterişli arabasına binerek arkasında ki yoğun asker kalabalığı ile beraber yola koyuldu.

Halk kendi aralarında toplanmış kraliçeyi selamlıyor, ona övgüler yağdırıyordu.
Bu durum genç çocuğun resmen gözlerinin dolmasına sebep olmuştu. Bu kadar çok insan tarafından sevgi görmek onu çok mutlu etti.

Aslında Ellery bu krallığı incelendiğinde onu şaşırtan pek çok şey oldu.

Dışarıdan barbar ve yabani görünene bu halkta resmen hiç fakir ve aç yoktu devlet halk için halkta devlet için çalışıyordu.

Kendi ülkesinde işe zenginler çok zengin fakirler çok fakirdi. Hatta açlıktan ölen insanların sayısı da az değildi.
Dünyanın başka hiçbir yerinde halk için bu kadar çalışma yapılmıyordu oysa.
.

İnsanlar devlet tarafından adaletle yönetiliyor, haklarını alıyor, evlerine daima yiyecek götürebiliyordu.
Ellery Kiron Devletinin bu yönetim şekline hayran olmuştu.

Fakat yine de bu halk çok savaşçıydı ve savaş zamanı gerçekten de bir barbara dönüşüyorlardı.

Ellery yeni kurulan yetim evinin açılışını yaparken yetim çocuklara içten bir şekilde gülümsemiş yanına koşarak gelen sarışın bir yetim çocuğunu kucağına alıp diğer bütün çocuklara olduğu gibi ona da oyuncaklar hediye etmişti.

Halk bu yeni kraliçelerini oldukça sevmiş, güzel kraliçeleri için övgüler yağdırmıştı.

Ellery gitmek için arabasına binerken halkına en güzel gülümsemesini sundu. Bu gülümsemeyle kimi gençler güzel oğlana gönlünü kaptrmadan edemedi.

Ellery saraya döndüğü zaman üzerinde büyük bir yorgunluk vardı fakat bu onun umurunda bile değildi. Kendisini çok huzurlu hissediyordu.

Bir an önce kralı görüp ona bugün olanları anlatmak için can atıyordu. Odasına giderken hizmztçilerine artık kendisini yalnız birakabileceklerini söylemişti.

Hizmetçiler her ne kadar itiraz etsede kraliçenin emrine boyun eğdiler.

Ellery odasına girmeden önce koridorda kendisine bakıp el sallayan küçük çocuğa gülümseyip onu yanına çağırmıştı.

Üstünde eski kıyafetler olan çocuk Ellery'i elinden tutarak kendisi ile beraber yürümesini sağlamıştı.

Ellery küçük çocukla beraber yürüken ona adını sormuş fakat bir cevap alamamıştım çünkü çocuk hiçbir sorusuna cevap vermiyor sadece yürüyordu.
Ellery bozuntuya vermeyerek çocuğun minik adımlarını takip etmeye devam etti.

O sırada arkasından ağzına sarılan ellerle neye uğradığını şaşırdı, çığlık atmaya çalıştı genç çocuk fakat başaramadı.

Arkasında ki güçlü adam başına sert bir darbe indirerek çocuğun bayılmasın sebep olmuştu yüzü kapalı adamın yanına katılan yandaşları onunla beraber Elley'i tutup akıllara durgunluk verecek bir planla saraydan çıkartmışlardı.

Genç oğlanı sarayın bahçesinde ustaca kamufle edilmiş arabaya bindirip uzaklaştı haydutlar.

Evet bu çok iyi yetiştirilen adamlar koskoca Kiron krallığında kralın biricik eşini kaçırmışlardı.

Ellery'in odada olduğunu düşünen Mina odaya girmek için izin istemiş fakat uzun bir süre ses gelmediği için mecburen odaya girdiğinde kraliçenin orada olmadığını anlamıştı.

Ve daha da kötüsü kral Nergal saraya gelmek üzereydi!

Karısını görmek için bütün gün sabırsızlıkla bekleyen Kral bakalım biricik eşinin kayıp olduğunu öğrenince ne yapacak?