7.

1.5K 138 33
                                    

Ellery başında ki ağrıyla yavaşça gözlerini açtı.


Mavi gözleri ilk önce tavanda sonra etrafta gezinmeye başladı.
Burası da neresiydi?

Küçük bir odanın içindeydi genç çocuk odanın içinde küçük bir pencere bir yatak, dolap ve iki de kapı vardı.
Odanın durumu çokta kötü değildi biraz küçük olması dışında temiz ve sadeydi.

Ellery yavaşça yattığı yerden doğruldu başında hala küçük bir sızı vardı.
Elini arkasına atarak başını tuttu. O creedada ki kapılardan birini açmaya çalıştı bu kapı kilitli değildi genç çocuk sevinmişti ama daha sonra Buranın tuvalet olduğunu görünce sevinci kursağında kaldı.

Hemen öbür kapıya giderek eliyle vurmaya başladı.

- Kimse yok mu? Çıkarın beni buradan!

Fakat ses seda yoktu. Ellery tekrar şansını denemek için kapıya vurdu.

- Lütfen açın şu kapıyı!
Ama yine kimse gelmedi.

Ellery vücudunda ki ağır yorgunlukla tekrar yatağına döndü.
Üzerinde hâlâ saraydayken giydiği kıyafetler vardı.
Üstelik acıkmıştı da.

Ellery başını ellerinin arasına alarak bir süre düşüncelere daldı.
Tıpkı önceden olduğu gibi yine hapsedilmişti.
Onun kaderi bu muydu?
O hiç bir zaman özgürlüğüne kavuşamayacak mıydı?

Ellery yatağın üstünde oturmuş öylece duruken küçük odada ki kapı açıldı. Genç çocuk duyduğu sesle hemen yerinden kalkarak kapıya doğru döndü.


İçeri uzun boylu yapılı bir adam girmişti.
Siyah kıyafetleri, hemen belinde ki büyük kılıcıyla güçlü bir savaşçı gibi duruyordu.

Yakışıklı yüzünde ciddi ifadesi dururken yatağın yanında ki güzel oğlana doğru yaklaştı.
Ellery adamın yanına doğru gelmesiyle geri çekilmek istedi fakat kaçacak yeri yoktu.

- Kimsin sen? Benden ne istiyorsun, neden getirdin beni buraya?

Adam hiçbir şey söylemeden oğlanı baştan aşağı süzdü kara gözleriyle.

- Nergal seni yere göğe sığdıramamakta haklıymış. Dedi yapılı beden.

Adam elini uzatıp oğlana dokunacakken Ellery hızla öbür tarafa kaçarak odanın bir köşesine sığındı. korkuyla ve kasları çatık bir şekilde adama bakmaya başladı.
Adam çocuğun bu hallerini kısık sesle gülerken başını iki yana salladı.

- korkma sana zarar vermem güzel çocuk.
Doğru ya! Sana kendimi tanıtmadım.
Ben Nyoka krallığının tek hükümdarı Slang.
Aynı zamanda da kocanın ezeli düşmanı.

Ellery kaşlarını daha da çatarak, adamı daha dikkatli süzdü yaşı hemen hemen kocası kadardı.
Kraldı ama taç takmıyordu gerçi Kral Nergal da taç takmazdı ama o Kiron hükümdarıydı taca ihtiyacı yoktu.

Karşısında ki adamında kendisinde olan gözlerinden hoşlanmayan Ellery tekrar konuştu:

- Eğer Nergal beni burada tuttuğunu öğrenirse bu seninde halkın için de hiç iyi olmaz.

Adam bu sözlerle ortaya beklenmedik bir kahkaha koydu.

- Biricik eşi benim elimdeyken ne yapabilir ki? Dedi başını yana eğerek.

Daha sonra sözlerine devam etti Slang:
- Ben istediğimi alana kadar sen benimsin. Dedi gözlerini çocuğun gözlerinden hiç ayırmadan.

Oğlanı tekrar keyifle süzdükten sonra yavaşça çıktı odadan Nyoka kralı.

KURBAN B×İNTERSEXHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin