Romanın Kötü Kadını Oldum

Karşılaşma

✨✨

Veliaht gittikten sonra bakışlar beni buldu, dük:

-Düşesim sen misafirimize odasını göster ve sen Adela benimle çalışma odasına gel , diyince irkildim aslında beni sorgulayacağını biliyordum bu kadar bilgiyi nereden biliyodum asıl soru buydu ve ben bunu düke nasıl açıklıyacaktım hemen birşeyler bulmalıydım.

Ben bunları düşünürken dük içeri girmişti bile düşese yardım ett !!bakışları atmıştım tabii ne kadar anladı meçhuldu çünkü hiçbirşey yapmıyordu, ben de el mecbur dükün arkasında giderken arkadan düşesin grandüke bir şeyler anlatığını duyuyordum ama sonunda dük yukarı kata doğru adımlayınca sesleri duyamadım, galiba düşes ve grandük alt kata kalmıştı. Ben hala açtım zaten sabah antremanda yapmıştım ama bugün dışarı çıkıcaktım dışarıda yerdim artık tabii  dışarı çıkmak için de önce izin almam gerekiyordu.

Çalışma odasına girmiştik haydi bakalım, gazamız mübarek olsun!!  Dük sandalyesıne oturunca bende karşısına oturmuştum, dük:

-Adela, veliaht prense söylediklerin neydi öyle?!, dedi gözlerinin içinde gurur parıltıları vardı, bu bakışı bana babamı hatırlatmıştı o da benimle gurur duyduğunu dile getirir ve gözlerinin içi böyle parlardı. Bir anda içim ısındı ve şuana kadar ki en samimi tebesümüm dudaklarımdan peydah oldu. Dük sanki değerli bir mücevhere bakar gibi gözleri yüzümde dolaştı.

Neden böyle bir tepki vermişti?demeye gerek kalmadan eski Adela geldi aklıma o hiç ailesine bu kadar içten gülümsemiş miydi acaba...

Aslında Forces ailesini seviyordum ama Adela onların kıymetini bilememiş aşkı için herkesi kırıp dökmüştü.Dük yeniden cidileşerek aramızda ki bu gergin-tuhaf anı sonlandırdı ve söze girdi

-Adela bütün bu olanları nereden biliyorsun?? dediğinde 

-Kraliyet ailesine yemeğe gittiğimizde bu olay hakında konuşuyordunuz ve bu benim dikkatimi çekmişti, bende malikaneye dönünce araştırdım ve bu bilgileri buldum.
Aslında size de bahsedicektim lakin prens bir anda malikaneye gelince vakit bulamadım, diyince ifadesi yumuşadı ve tebesüm etti

-Aferim!, benim kızımdan da bu beklenirdi, dedi. Bende bu işten sıyrılmanın mutluluğuyla kocaman tebesüm ettim.

Aslında bir anda aklıma gelmişti o gün kraliyet sarayında yemekte olanlar. Krala dük konuşurken duymuştum ama bir anda olaylar birbirine girince aklımdan çıkmıştı. İyi ki hatırlamıştım kendimi bir defa daha tebrik ettim ve bugün dışarı çıkma konusunda dükün taktirini almışken konuya giriş yaptım:

-Babacım bugün iznin olursa dışarı çıkmak istiyorum hem uzun zamandır dışarı çıkmıyorum dedim ama bu konuda haklıydım en son 1 hafta önce kontesin çay partisine gitmiştim yani dük öyle sanıyordu benim gizlice dişarı çıktığımı nerde bilsin adam? Ehe . Dük:

- Tamam, dışarı çıkabilirsin ama  yanına şövalye al, deyince hemen:

-Babacım yanıma fazla şövalye alırsam dikkat çeker o yüzden iki şövalye alsam yeter, diyince kafa salladı mutlulukla güldüm ve teşekür ederek odadan çıktım. Odaya girdiğimizde siyah pelerini aldım ve annaya hazırlanmasınını söyledim ve aşağı kata indim ve oturma odasında grandük ve düşesi konuşurken buldum düşes beni görünce gözleriyle beni işaret etti.

-Aslında normalde 1 kaç yıl sonra bitirmesi gereken eğitimi şimdi bitirdi ve şimdi de döv- derken hemen lafını böldüm ve grandüke tebesüm ederek laf değiştirmek istedim ama ağzımdan çıkan  kelimelerin bunlar olacağını bilemeden konuştum:

-Çok güzel dans ederim grandük, isterseniz bir gün birlikte dans edelim, diyince düşes ve grandük bir anda afaladı ama grandük hızlıca toparladı ve gülümsedi.