Chan gördüğü mesaj ile hemen toparlanmıştı. Minho da Chan aniden kalktığı için telaşlandı haliyle. Chan telefonu kapatıp cebine attı.
"Toparlanalım. Gidyoruz"
"Bir anda ne oldu?"
"Anlatırım"
Chan piknik eşyalarını hızlıca topladı. Minho'nun elini kavrayıp sıktı. Güven vermeye çalışıyordu ama davranışları ve yüz ifadesi herşeyin kötüye gittiğinin habercisiydi.
Arabaya bindiklerinde derince nefes alıp vermeye başladı. Sakin olması için komut verirken kendine arabayı çalıştırdı.
Hızlıca kendi evine sürdü. Camı açtı nefes almak için. Minho'yu da tedirgin etmişti. Kırmızı ışıkta durunca göz ucuyla ona baktı. Minho zaten ona bakıyordu.
Önce korkudan irileşmiş gözlerine baktı. Gözbebekleri titriyor ve parlıyordu. Sonra dudaklarına baktı. Küçük dudakları da titriyordu. Sanki ağlayacaktı ama kendini tutuyordu.
Yeşil ışıkla gözlerini Minho'dan ayırıp yola baktı. Gazı kökleyip eve ulaştı. Eve eşyalar ile birlikte girdiler. Salona geçen Minho ile mutfaktan su alarak kendiside geçti.
"Ne oldu? Alelacele neden gittik"
"Biri bizi çekmiş"
"Ne!"
" Piknikteki halimizi çekmiş. Okula yaymakla tehdit ediyor"
"Ne yapacağız peki?"
"Ben düşünüp bir yolunu bulacağım. Sen rahat ol. Bu süreçte biraz ayrı kalacağız ama herşeyi halledeceğim"
"Tek başına üstesinden gelebilecek misin peki?"
" Tanıdığım birkaç arkadaşım var. Halledeceğim."
Minho yerinden kalkıp karşı koltuğa Chan'ın yanına geldi. Ellerini tutup okşadı. Böyle bir şey olacağını ikiside biliyordu. Başta birbirlerinden uzak dursalardı bunların hiçbiri başlarına gelmeyecekti.
Minho Chan'a uzanıp sarıldı. Chan kollarını hemen Minho'nun beline dolayıp sıktı. Bu son sarılmalarıydı. Minho Chan'ın birkaç kez boynunu öptü. Bu son öpücüğüydü.
Chan kollarını gevşetip Minho'dan ayrıldı. Gözlerine baktı. Hiç düşünmeden yanaklarını kavrayıp dudaklarını birleştirdi. Minho'yu yavaş yavaş öpmeye başladı. Herşeyi son kez yapıyorlardı.
Minho gözyaşlarını serbest bıraktı. Dudaklarına tuzlu tat geliyordu ama ikiside aldırış etmeden devam ettiler. Minho'yu zorla ayırdı Chan.
[M]
Minho üzerindeki t-shirtü çıkarıp kenara attı. Chan'ın kucağına oturup burnunu bir kez çekti. Chan onu engellemek için ellerini kaldırdığında Minho onları hemen kavradı.
" Lütfen. Son kez yapalım."
Dudaklarına doğru fısıldamasıyla Chan gözlerini kapattı. Minho ona istediği herşeyi yaptıracak biriydi. Korkuyordu Chan. Ona birşey olmasından, başka birisinin ona dokunmasından korkuyordu.
Minho Chan'ın kucağından kalkıp üzerini tamamen indirdi. Kadife kumaş iç çamaşırını da sıyırdı. Artık karşısında anadan doğma duruyordu.
İlk defa utanmadan çırılçıplak Chan'ın karşısındaydı. Chan ayaklanıp soyundu. O da Minho gibi çıplak bir şekilde karşısına dikildi.
Minho'yu kucaklayıp koltuğa yatırdı. Acele etmek istemiyordu. Başını Minho'nun bacak arasına yerleştirdi. Pembe deliği yalayıp emdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
biology-minchan-
Fanfiction" İçerisinde spermin olduğu meni az miktarda besin maddeleri ve sudan oluşur. İçerisinde besin miktarının yanında glikoz, fruktoz , laktik asit magnezyum , potasyum ,protein ve çinko içerir." " Ama tadı tuz-" "Efendim Minho. " " Hiç. Sadece konuyu a...