Ekin öylece oturmaya devam ederken Afitap'dan haraket bekliyordu.
Dört saat olmuştu.Ekin'in çıtı bile çıkmamıştı.
Afitap'dan ses yoktu.
Kaya yarım saat kadar önce uyanmıştı ama Afitap haraket edene dek durmaya yeminliymiş gibi tek yaptığı şey göz kırpmaktı.
Afitap'ın bazen kalp atış hızı artıyor ve geri düzene giriyordu.
Kaya bunları kulağıyla duyuyordu...Herkes uyumaya devam ediyordu.
Kaya durgundu, Afitap elini bile haraket ettirmemişti.Saat kaçtı acaba?Gece olmuş muydu?
Ekin umudu kesmişti.Emindi Afitap bu gün uyanamazdı.
Kaya hala umutluydu.Umut ona göbekadı olarak verilmişti.
Kaya'nın defterinde ilk sayfada hep umut, mucize, sabır ve şans yazardı.Onun yoncasının her yaprağı buydu.Bekliyordu.Tek beklediği şey parmağının haraket etmesiydi.
Ömrü boyunca en çok beklediği ikinci şeydi bu.
En çok istediği, arzuladığı, Allah'ına yalvardığı.
İçinden geçiriyordu;
"Bir yaratıcı varsa eğer, uyandırsın bu kızı.
Bir yaratıcı varsa ve koşulları varsa yer değişelim.
Bir yaratıcı varsa ve iman istiyorsa en çok iman eden insan ben olacağım.
Tek bir şartla, o kızı uyandırsın."Her seferinde yalvarıyordu...
Her dakika.Her an.Tek istediği uyanmadıydı.
Bir haraketti.Nefes alıp verişinin netleşmesiydi.
Ama bir belirti istiyordu.
Çayırlarda koşup yonca bulmak istiyordu.4 yapraklı yonca.İçeri bir anda bir doktor girdi.
Konuştu.
"Gençler çok geç oldu.Aynı zamanda bir kaç işlem yapmamız gerek.Bir refakatçi kabul edebilirim." dedi herkes kalkarken Kaya kılını kıpırdatmadı.
Herkes çıktı.Hemşireler içeri girince doktor yaklaştı.
"Abicim kalk hadi hastayı almazsak durumu kötü olabilir." dediğinde Kaya bir anda dikkeşti.Aklına bir şey geldi.
"REFAKATÇİ BEN OLUCAM İŞLEMLERİ SONRA UYGULAYIN EVE GİTMEM GEREK.YILDIZ ANAHTAR!" diye bağırdı koşarak.
Yıldız anahtarı yukarı attı ve Kaya onu yakalarken arabaya koştu.Arabaya atladı kaya.Son hız kemer bile takmadan gitti.
Eve o kadar hızlı sürdü ki.Eve vardığında arabayı kitlemeyi zor akıl edip koşarak eve girdi.
Sağa sola eğildi.
Çekmeceler, dolaplar.
En son komidinin gizli gözünü açtı ve içinden tılsımını aldı.
Koşarak arabaya geri gitti.
Evin kapısını kitledi ve arabaya binip son hız hastaneye geri döndü.
Koşarak diğerlerini buldu.Kıraç'ı bulup konuşmaya başladı.
"Abi tılsımı aldım!Abi kolyeyi aldım!Y...yoncayı aldım abi!
A-abi neden uyanmıyor?!" diye bir anda koskoca adam, Kaya, Kıraç'ın ayaklarına çöküp ağlamaya başladı.
Kıraç hemen onla çöktü.
"Abim...Şş...Şşş... Geçti tamam yok bir şey..Yanındayız biz.Afiyap güçlüdür kalkar birazan." dedi ve Kaya'ya sarıldı.Kaya o kadar tek kalmıştı ki.
Tüm anıları gözünün önünden geçiyordu.O kadar tek kalmıştı ki artık bir kişinin eksikliğini istemiyordu.Herşeyin yokluğunu istemiyordu.
O kalabalık istiyordu.Yalnızlık onu üzüyordu.Ve şu an çırılçıplak yalnızdı.Umut, Yıldız ve Ekin şok olmuştu.Kaya'yı hiç bu kadar kırılgan görmemişlerdi.
Fakat Kıraç alışkındı.Ekip üyeleri hep ona ağlardı çünkü o en olgundu.
Kaya ona çok ağlamıştı.Hele ilk geldiği günler.
Ve Kıraç Kaya'nın tüm sırlarını biliyordu.Ve bilmeye devam edecekti.Kaya Kıraç'a sıkı sıkı sarılarak ağlamaya devam etti.
Kaya'yı bu kadar üzgün görmek hepsinin kalbini delmişti.
Ve herkes -Kıraç hariç- bu konuşmaları bir şakalaşmadan öte görmemişken şimdi arkadaşlarını bu kadar ciddi görmek canlarını sıkmıştı.
İçleri sıkılmıştı.•Yarım Saat Sonra•
Kaya yavaş yavaş sakinleşti.
Kıraç hala onun yanında oyuruyordu.
Kaya dakikalardır sadece yonca kolyesine bakıyordu.(Kıraç'ın Gözünden)
Kaya'nın ilk geldiği günü hatırlıyorum.Hepimiz ona deli gibi soğuktuk.Bunu Afitap istemişti ama biz de gönüllü olmamıştık.
Karşımda korkak küçük cılız bir çocuk vardı gözümde.Tabii bir o kadar cesur duruyordu.Yüzündeki tüm yaralar hayatını anlatıyordu.
O zamanlar 18 yaşındaydım ve bildiğim tek detay o yaraların ne yarası olduğuydu.Demir, yanık, kesik, ezikler, morarmalar... Çok savaşçı bir tipti.
Sonraki gün Afitap yanıma gelip bana önceki gün Kaya'nın ona ne olduğunu sorduğunu açıklamıştı.
Ben de onu uzun uzun dinlemiştim.İlk geldiği gün Kaya beni odasına çağırdı kendinden iyice bahs etti, nereden geldiğini, neden burada olduğunu.
O yetimhaneden alınmıştı.
Birileri onu almış ve bir anda bırakmıştı.Sokaktan alınan bir yavru kedi gibiydi.Ailesi onu almış büyütmüş ve bırakmıştı.
Neden geldiği hakkında söylediği tek şey ise ölmek üzere olduğuydu.
Kaya abi Kaya'yı bir sokak dövüşünün ortasından almış.
Bakımını yapmış ve onu bizim yanımıza getirmiş.Bir hafta kadar sonraydı sanırım.Kaya'ya fazla güven beslemiştim.Ve güvenmi hiçe çıkarmadı.
Kaya'ya olan güvenim ile onu bir gece odama çağırdım ve Afitap'a ne olduğundan bahs ettim az çok.
Ona bunları babasının yaptığından.
Ama fazlasını anlatmadım.
Çünkü bu Afitap'a ihanetti.Ama ben her detayı biliyordum.
Afitap'ın babası fazla takıntılıydı.
Afitap kendine bakıp süslenmesin diye camlarını söktürmüş, aynalarını kırmıştı.
Kırdığı tüm aynaları Afitap'a fırlatmıştı.
Babaannesi etek giydiği için, oğlunu sertçe uyarmış, kızına gerekeni yapmasını söylemişti.
Sonra da babası Afitap'ın bacağında kesikler açmıştı.Afitap bunlardan utanıp bir daha etek giyemedi.Afitap'ın önünden geçen erkekler sigara içtiği ve Afitap onlara baktığı için üstünde sigara söndürmüş, bir erkek ile el sıkıştığı için elini kırmış ve o acı üzerine elini kesmişti.
Bir yıl sonra Kaya ile dertleşirken bana Afitap'tan hoşlandığını söylemişti.
Onu kutlamıştım hatta.Çünkü gruptaki herkesin bir şefkate ihtiyacı vardı.Üç gün sonra Kaya yanıma gelip bana mutlu mutlu Afitap'ın ona yonca verdiğini ve bu yoncaların yapraklarının onu temsil ettiğini düşündüğünü söylemişti.
Şimdi Kaya bu yoncada biricik'ini izliyordu....
Dakikalardır yaptığı başka bir şey yoktu.Hipnoz gibiydi.
Ekin uyumamıştı. Bu yüzden sızmıştı.
Yıldız ve Umut sohbet ediyordu.Bence Yıldız ve Umut arasında da bir şeyler vardı.
Sonuçta her şeylerini bilmeme gerek yoktu.Ayağa kalkıp camdan baktım.
Afitap hala harake-
HARAKET ETTİ!
"HARAKET ETTİ!ELİNİ OYNATTI!" diye bağırdım.
Herkes gwlirken Kaya cama yapışmış gibi geliyordu.Doktorlar koşarak gelip Afitap'a müdahale ederken Kaya bana sarıldı."Abi biliyordum yoncanın işe yarayacağını." dedi.
AŞŞŞKKKKLLLLLLAAARRRRIIMMM bölüm bu kadardıı!
Hızlı bir bölüm olsun istedim.
Şimdilik bu kadar.
Hepinizi öpüyorum<3
İyi bakın kendinize!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ALDATAN ÇIĞLIKLAR
ActionVazgeçişler, can çekişler... Kalp kırıklıkları, cam kırıkları ve kırgın sözler. Can yakan bir ilişki fakat can veren bir ilişki. Siz hiç can çekerken canlandınız mı? Hikâye İnstagram hesabı: Gizemli2kiz