0.4

3K 143 91
                                        

Yorumlarımızı ve oylarımızı unutmayalım 


Evrene ekleyebilecek olsaydınız nasıl özelliklerde bir çiçek tasarlardınız?


|∘◦☘◦∘|

"N'apıyoruz şimdi?" diye sordum gözlerimi etrafta gezdirip. Havanın güzel olmasından kaynaklı çimenlere kurulan sahneyi inceledikten sonra Berkay'a döndüm tekrardan. "Sahneyi de bize kurdurtmazlar herhalde." Sesimdeki bariz alaya sırıtarak karşılık verdi.

"Yok, onun için başka kurban buldular. Genel olarak takılacağız ve fotoğraf çekeceğiz." dedi bir yandan kamerasının ayarlarını kurcalarken.

"Sonra da sana atacağım ve oradan da sosyal medya grubuna gidecek."

"Aynen öyle."

"Pekala kesinlikle derse girmekten daha eğlenceli." dedim gözlerimle tekrardan etrafı tarayıp.

Başıyla ileriye kurulan kahve stantlarını gösterdi. "Bedava kahve de var."  Görünen o ki Selin çoktan bunu keşfetmiş. Derse girmek yerine buraya gelmeyi tercih etmişti o da. İnsanların tamamen toplanmasını beklerken yere atılan minderlerden iki tanesini kendimize ayırıp üzerine yerleştik. Muhabbet olsun diye soru sormaya devam ettim.

"Müzik kulübü mü?" dedim sahnenin yanındaki masayı işaret edip.

"Aynen. Galiba yeterince yeni üye toplayamadılar." dedi mavi gözlerini sahneye çevirip hazırlık yapan öğrencileri ve onlara yardım eden kulüp üyelerini incelerken.

"Şaşırtıcı. Bu sene yeterince müzisyen yok muymuş gerçekten?"

"Valla bende anlamadım çünkü tiyatro kulübü de müzikal yapmayı planlıyordu." Kaşlarım çatıldı bunu duyunca.

"Benim niye haberim yok bundan?" diye merak ve biraz da sitemle sorduğumda bana bakıp güldü.

"Daha kimseye haber vermediler çünkü. Ağzından kaçırma."

"Diyene bak." dedim alayla. İkimiz de son ayarlamalarımızı bitirdiğimizde sahne hazırlığı da bitmişti. İzleyicileri selamladıktan sonra yerlerine geçip performanslarına başladılar. Açıkçası dinlemeye düşündüğümden az kişi gelmişti. Yine de az sonra insanların arasından yürümekte zorluk çekeceğim barizdi. Genel olarak herkes kendini yere atmış ya da etrafta grup halinde dikiliyorlardı. Kahve standının orası da bayağı kalabalıklaşmıştı.

Berkay etraftaki birkaç kişiyle selamlaştıktan sonra ayağa kalktı. "Hadi kalk. İş zamanı."

"Tamam..." Sızlanarak ayaklandım ben de. İkimiz de farklı noktalara dağıldık geniş çimenliğin üzerinde. Gezinirken insanların arasında dolaşıp enerjilerini yüksek bulduklarımı fotoğraflamaya çalıştım. Sanırım fotoğraf konusunda o kadar da iyi değilim. Zaten dersini de daha bu dönem görmeye başlamıştım. En fazla kaç ders gördüm ki? Üç? Hatırlamıyorum.

Arkalarda yeterince dolaştığımı düşündükten sonra sahneye yaklaşmaya başladım. "Pardon... Pardon... Geçebilir miyim?... Çok pardon..." Galiba az önce birinin ayağına bastım. Neyse, ayağını oraya koymasaymış. Sonunda güzel bir nokta bulup tam sahneyi fotoğrafladığım anda duyduğum ses, gözlerimin benden bağımsız olarak devrilmesine neden oldu.

"Oooo güzellik seni etkinliklerde görmek mümkün müydü?"

"Hayır." dedim gözümü kameradan çekmeden.

Portre | Yarı-Texting ✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin