Baba'ya Mektup

25 3 0
                                    



Baba'ya 10.05.2022

Hep içimde bir boşluk bıraktın. Ne varlığın tamamlayabildi bunu, ne de yokluğun. Öylece beni çıkmaz sokaklara bıraktın. Güvenemiyorum artık insanlara baba. Neden diye düşününce de aklıma hep sen geliyorsun. Ne zaman yardıma ihtiyacım olsa elim hep uzanıyor boşluğuna. Ben mi hak etmiyorum mutluluğu ya da annem mi? Abim mi mesela ? Nasıl bilebilirim ki cevabını bu kadar uzakken mutluluğa. Anlamıyorum neden? Niçin yetmedi ki sana elinde olanlar? Yanında kalan insanlar? Hangi sebepten sığdıramadın kendini evimize ya da kim bu kadar üzdü ki seni kahrettin hepimizi de.

Hiç merak ediyor musun ne olmak istiyorum? Ne yapmak istiyorum? Hayallerim neler baba neler düşünüyorum? İnsanların gözlerinin içine baka baka attığım yalanlardan haberin var mı? Hepsinin sebebi senken her zaman haklı gözüken de nasıl sen olabiliyorsun.

İçimde öyle bir boşluk bıraktın ki baba yerini dolduramıyorum. Kimseye güvenmemem gerektiğini anladım biliyor musun? Bir keresinde aşık oldum, koşulsuz sevdiğine inandım birinin beni. Sevgili de olduk her şey çok da güzeldi aslında. Sadece bazen tartışıyorduk ama özür diliyordum haksız olsam bile onun da sen gibi gitmesini istemiyordum. Gözleri parlıyordu baba bana bakarken. Kalbim mutluluktan atıyordu nihayet. Sonra ne oldu biliyor musun? Doğum günü için hazırlıklar yaptım, kutladık ama ellerimle hazırladığım hediyeye sadece gülümseyerek tepki verdi. Baba o an anladım artık beni sevmediğini. Kime sorsam 'Bu hediye bana yapılsa ağlarım.' dedi. Tanıdığım en duygusuz insanlar bile. Ama onun gözü bile dolmadı. Eskiden olsa yazdığım bir notta ağlardı. Sonra gün içinde tartıştık akşamında bir mesaj attı 'Artık sana aşık değilim Hazal.' diye. Ah ne acı ki ben hala saf gibi beni korumak için yalan söylediğini düşündüm baba. Öyle değilmiş.

Sonra evine gittim konuştuk, ağladık ikimizde 'Seni seviyorum ama artık eskisi gibi aşık değilim Hazal. Bilmiyorum, olmuyor.' dedi. Özür dileyip durdu tıpkı senin gibi. Bir de bir tek ona, senden bahsetmiştim. Acılarımı bildiği halde o da aynısını yaşattı baba. O kendini sevmiyordu aynı senin gibi. Kendi kalbini biliyordu. Ben ne kadar ona değer versem de boşaydı. Kendini hep kendi düşündüğü gibi görüyordu, ben ise onu aksine ikna etmeye çalışıyordum. Ne salakmışım ki haklıymış, bana yalanlar söylemiş baba. Uzun süredir aşkının bittiğini hissediyormuş ama söylememiş. Hayatında tutmaya çalışıp, kullanmış beni. Ben fark etmesem söylemezmiş de belli ki. Aylarım çöpe giderken anladım baba. Babasının sevmediği bir kızı kimse içtenlikle sevemezmiş. Belki sen olsan yanımda o kadar aşık da olmazdım o kadar üzülmezdim de ama ihtiyacım vardı ona. Kafam dağılıyordu onunla mutlu olabiliyordum. Evden uzaklaşıyordum. İçimdeki boşluk kapanmasa da biraz doluyordu. Anlıyorsun değil mi baba beni? Onu küçük bir çocuk gibi koruyup seviyordum. Senin kendi çocuklarına yapmadığın gibi.

Seni affettiğimi söylüyorum ama içimdeki kin bitmiyor baba. Özür dilerim ama bu sefer kendimden, senin mahvettiğin gençliğimin yanmasına diğerleri gibi bende göz yumdum. Hep başka insanlarda aradım umudu ama adın hiç aklıma gelmedi. Ama başaracağım baba biliyor musun her şeye rağmen başaracağım. Kendime rağmen. Bunu başaracağım. Hayatını kararttığın insanlara ben ışık olacağım. İnan ki bu sefer sen onların gölgesinde kalacaksın. Çünkü yaşattığını yaşamadan ölmene izin vermem baba.

Gerekirse kendi hayallerimi bir kenara bırakacağım ama 'Hazal yapamadı.' dedirtmeyeceğim. Herkes beni konuşurken sen 'O benim kızım.' diyerek gururlanamayacaksın çünkü ben her ne kadar kavga etsek de abim ve annemin kızıyım baba. Bu gururu sadece onlara yaşatacağım.

Ve biliyorum ki bu mektubu asla sana okutmayacağım.


Saygılarımla,

Hazal.

RüyaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin