Sadece Sen (Gay)

54

(Ekim'den)

"Ne var orada? Niye içeriye giremiyorum?"

"Bir şey yok. Giremezsin işte."

"Ya Emre! Sinirlendirme beni, çekil şuradan!"

Evindeki odalardan birisini kilitlemişti ve içeri girmeme izin vermiyordu.

"Güzelim, lütfen... Yakında öğreneceksin zaten."

"Ben şimdi öğrenmek istiyorum."

"Şimdi olmaz."

"Emre bak, döverim seni!"

Üzerime doğru bir adım attı ve gülümsedi.

"Dövsene..." diye mırıldandı.

Onu omzundan sertçe ittirdim ama üzerime yürümeye devam ediyordu. En sonunda sırtım duvarla buluştu. Yüzünü iyice yüzüme yaklaştırdı.

"Ya çekil!"

"E dövecektin beni?"

"Kaşınıyorsun sen ama!"

Elini çeneme koyup yüzümü kaldırdı.

"Hadi..."

Elini ittirmeye çalıştıkça çenemi daha sıkı kavrıyordu. Yüzünde ise piç gülüşü vardı.

En sonunda dayanamayıp yüzüne sert bir tokat geçirdim. Gözlerini kapatıp derin bir nefes aldı ve histerik bir şekilde güldü.

"Ay, çok acıdı mı?"

O kadar sert vurmuştum ki benim elim bile yanıyordu. Yanağından boynuna doğru el izim çıkmıştı.

"Ekim..." diye mırıldandı. "Bayıltacağım seni."

"Gerçekten özür dilerim ya! O kadar sert vurmayacaktım. Sen öyle piçlik yapınca..."

Sert bakışları uyarır gibi gözlerime döndü.

"Yani piçlik değil... Yanlış söyledim. Üzerime çok geldin. O yüzden vurdum-"

Birden dudaklarını dudaklarıma geçirdi. Alt dudağımı ağzının içine almıştı. Yavaşça ısırıp geri çekildi.

"Bunun hesabını yatakta soracağım." dedi ve birden kalçamı sertçe avuçladı. "Daha sertini burada hissedeceksin."

Yüzüme tatlı bir gülümseme takınıp kollarımı boynuna sardım.

"Aşkım benim, seni çok seviyorum."

"Ben de seni çok seviyorum ama böyle kurtulamazsın."

"İlk tanıştığımızda attığın yumruğa say." dedim kollarımı çözerken.

Dudağımın kenarını öpüp geri çekildi.

"Sen biraz dışarıya çıksana."

"Ne?"

"Kahveye git, okey oyna, mahalleyi gez..."

"Emre, iyi misin sen sevgilim?"