23.BÖLÜM

1.2K 80 30
                                    

°°°
Selamlar ben geldim. Bir kaç bir şey söyleyip hemen kaçıyorum.
1) Bir kaç bölüm sonra bölümlerin neden geç geldiğini açıklayacağım
2) Son kısmı okurken dikkat etmenizi istiyorum
İyi okumalar sizleri çok seviyorum sosyal medya ve Wattpad hesabımı takip etmeyi unutmayın 😘
°°°
Leyla'nın anlatımıyla

Yamanın gözleri bana dönünce öyle bir baktım ki hemen görmeyi kesti. "Elinden alanın eceli olurum... GEL LAN BURAYA İSTAVİT BEYİNLİ" dedim

O kadar Öfkeliydimki şu an kelimelerle ifade edemezdim bunu bağırmamdan korkan Yaman elinde az önce içinde kakao olan tabağı yere düşürdü. Atmışta olabilirdi bilmiyorum.

"Şaka... Şaka yaptım"dedi halinden memnun gibi duran Atakan abisine bakıp "yen onu vahşi kaplanım" dedi. Vahşi kaplanım! Yaman! Bu iş gittikçe garip bir hal alıyordu.

Rahatlamış gibi bir hava vermek adına kapıya yaslanıp "ha tamam o zaman" dedim arkamdan kapıyı kapatıp "bende çok ufak bir şaka yapacağım... Gel buraya" dedim gözleri fal taşı gibi açıldı ve kapattığım kapıya baktı. Sadece kapatmamıştım aynı zamanda kilitleyip anahtarı cebime koymuştum. Tabi o bunu fark etmemişti.

Masanın arkasına kaçtığında oturanlardan yardım bekliyordu. Hiç birinin yardım etmeye niyeti yokmuş ki hepsi arkasına yaslandı. Hızla bende karşısında ki yerimi aldım. "Gelme üzerime katil" cümlesi ile iyice öfkelendim ve masanın arkasına onun olduğu tarafa geçtim. Oda benden kaçıp masanın diğer tarafına geçti. "Şu anlık katil değilim ama her an olabilirim" dedim

"Annneeee yardım etseneee ya oğlu çiğ çiğ yiyecekler burada" yardım çığlıkları alev hanım tarafından cevapsız bırakıldı. Annem olsaydı şu an alev Hanım'ın yerinde kesinlikle Yaman'ı himayesi altına almıştı. Gün geçtikçe annem ve Alev Hanım'ın birbirinden ne kadar farklı olduğunu,farkediyordum.

Daldığım ,düşüncelerden beni çıkaran Yaman'ın gül- ah pardon anırmasıydı. Bir eli karnında eğilmiş andırıyordu. "Afrika'da ki siyahilere benziyorsun... Çok çirkinsin" dediği şeyle artan öfkemin farkında değildi ki böyle gülmeye devam ediyordu. "Ne dedin sen bana! Bir daha söyle!" Etrafımda ona fırlatmak için bir şeyler ararken o hala gülüyordu. Sonunda gördüğüm şeyle keyfim yerine geldi. Eğilip masadaki kırmızı elmayı aldım.

Ve elmayı kafasına doğru hiza alıp bana bakmasını bekledim o sırada alev hanım "Leyla dur" diye bağırdığını duydum. Ama alev Hanım'ın yanında oturan derman bey alev hanımın ağzını elinin avucu ile kapattı. Ona bakıp gözümü açtım ve geri kapattım bu benim nezlimde teşekkür ederim demekti. Bana gülümseyerek karşılık verdiğinde kafamı kaldırıp yamana baktım hala utanmadan gülüyordu. Sonunda kafasını kaldırdığında elimdeki yumuşak elmayı sertçe ona attım. Son anda kafasını kaldırmasıyla elma burnuna çarptı.

Şeyyyy... acaba fırlattığım şeyin elma olduğuna emin miydik?

Çünkü benim bildiğim elma bir yere çarptığında içinden kana benzer sıvı çıkmıyor da!

Ayrıca bir elma bir insana nasıl bayıltabilir ki bence drama Queenlik yapıyor

Ya kansa

Ne! Nasıl yani?

Diyorum ki ya o elmayla çocuğun burnunu kırdıysan?

Yok anasını tövbe de ya

"Ayyyyhhhhhh gülmekten karnım ağrıdı" atakan'ın yarın yokmuşçasına gülmesini şaşırmadan edemedim. Ben az önce yaman'ı bir elma ile bayıltmıştım! Öldürmüş de olabilirim bilmiyorum!

GERÇEK AİLEM (LEYLA)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin