3. bölüm

39 12 59
                                    

Selamın aleyküm
Nasılsınız bal portuklarım? Ben çok iyiyim ayol. Hemen 3. Bölüm ile gelmek istedim size. Bölümleri her gün atıcam. Okunma sayısı ve oy sayısı az olsa bile. Eminim ki bir gün. Keşfedilir bu kitabım ve iyi yerlere gelebilirim. Siz yinede kitap hakkında ki bütün düşüncelerinizi yorumlarda bildirin. Beni bildirim yağmuruna tuturun.

"Keyifli okumalar"

Ha bu arada bu kitabın ilk iki gerçek okuyucusunu bu bölüme etiketlemek istiyorum. Umarım yakın zamanda artar.

@NazzBakshiyeva
@xLina8



"Hey" kulağıma gelen bu itici ses ile gözlerim hafiften aralanmıştı. Ellerimi hemen gözüme koyarak iyice ovdum. "Kime diyorum? kalkın." Üzerimize doğru bağıran Birgül'e doğru kaçamak bir bakış attım. Ellerini göğüsünde bitiştirmiş bize doğru itici gözler ile bakıyordu.

"Noldu abla" diyen Zelal yataktan yavaşça esner pozisyonda, gözlerini ova ova kalkmıştı. Onun kalkması ile bende yattığım yerden doğruldum. "Noluyor?" Diyerek Birgül'e doğru boş bakışlar atıyordum.

"Oh hayata size güzel. Saat olmuş akşamın sekizi. Misafirler daha yeni gitti. Bütün işleri bana bırakıp, yatmaya utanmıyor musunuz?" Diyen Birgül'e doğru gözlerimi devirip, yataktan kalktım. Zelal de bende uykuya kalmıştık. Baya uzun yatmışız. Saat sekiz di.

"Yok Birgül utanmadık. Utanıcak bir şey yok. Yarında biz yaparız. Ne var bunda" diyerek, Birgül'e doğru sert bir sesle konuşuyordum.

"Bak bak laflara bak. Boş yapmada giyinip gelin. Herkes sizi bekliyor yemekte." Dedi. İkimize doğru kinci bir bakış atarak. "Ha! Bu arada, seni eşyasız gördüm. Valiz falan yoktu galiba. Sakın benim eşyalarımdan giyiniyim deme." Diyerek, son uyarısını yapıp, bir hışımla odadan çıktı.

Ay götüm! Meraklıydık senin o eski püskü kıyafetlerine. Pis gıcık şey.

"Boşver abla sen onu, gel benim eşyalarımdan alalım bir şey" diyen Zelal yataktan kalkarak, yanımda kolumu sıvazladı. "Hem onunki sana olmaz. Kilo farkı var şekerim. Onunkiler sana bol gelir" diyen Zelal hafif kıkırdadığında, bende ona doğru güldüm. Paris'ten döndüğümde yanıma hiçbir şey almadan dönmüştüm. O panikle sadece Mardin'den kaçtığım geceki elbise mi giyip gelmiştim. Burda öyle istediğin gibi giyinemezdin. Bu yüzden o elbisemi giyip gelmiştim.

"Hadi gel odamda değişelim üstümüzü." Diyen Zelal'e gülümseyerek, onun odasına doğru gittik. Zelal ve benim fizik yapım birbirimize çok benziyordu. Bu yüzden elbiselerimiz hep birbirimize olurdu. Eskiden de hep giyerdik birbirimizin üstünü. Ne çok anı var aklımda dinmeyen, susmayan..

Dolabın kapağını açan Zelal eline ilk gelen şeyi çıkartıp, bana uzattı. Koyu mavi bir elbiseydi. Yine bileğe kadar uzanıyordu boyu. Üstündeki yeşil elbisenin hemen hemen aynısıydı. Belden ince aşağıya doğru bollaşan bir elbiseydi. Açık bir elbise değildi. Giymek için gayet uygundu.

ZEMHERİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin