durudan;
eve kendimizi attığımızda sinem L koltuğun bir köşesine bende diğer köşesine oturduk. kısa bir sessizliğin ardından sinem konuşmaya başladı."hadi kahve yapıp balkonda sigara kahve yapalım. özledim."
gülümseyip mutfağa geçtim. üniversite yıllarında sigarayı fazlasıyla kullansamda şuan arada bir içiyordum. sinem yukarı çıkıp bir ay önceden kalmış bir sigara paketi getirdi. balkondaki ikili masaya koydu. kahveleri hazırlayıp yanına gittim. ve bir sigara yaktım.
"onu özlemiş misin?"
ne kadar onu dinlemesem de gözlerimin içine bakmasına kadar, tepeden tırnağa her şeyini özlemiştim.
"özledim. kendi katilime duygu beslemek ne kadar doğru bilmiyorum ama bir saniye aklımdan çıkmıyor."
sigaradan bir duman aldım. sinem kahvesini yudumladı.
"belli oluyor."
"nasıl yani belli mi ediyorum?"
sinem yüzüme alaycı bir bakış attı.
"kızım ben seni okuyorum artık. belli etmiyorsun ben anlıyorum."
kafasiyla bana eğildi.
"her yerin özlem kokuyor."
beni gerçekten tek anlayabilen oydu.
"yarın ne giyeceksin?"
"pembe straplez elbisemi giyerim herhalde."
"onu giy. yakışıyor sana."
biraz daha iki kankanın yapabileceği şekilde boş boş konustuk. kapının zili çaldığında sineme döndüm.
"birini mi bekliyorduk?"
sinem hayır anlamında kafa salladı. kapıya gidip açtım. berkan kerem ve barış ellerinde 2 şarapla selamladılar.
"hanımlar bölüyoruz ama yarın ki partiden önce bir şeyler içelim dedik."
kapıdan kovamayacağım için içeri davet ettim.
"kuzen hoş geldin. barış sende hoşgeldin. kerem sende."
sinemin yüzü kızarmıştı. benimde aynı şekilde. balkona bir kaç sandalye daha çektik ve oturduk.
barış benim yanımda berkan sinemle kerem arasına oturdu. kafamı her ne kadar ona dönmesemde beni izlediğini hissediyordum.
"sigaraya yeniden mi başladık."
"hayır berkan. keyfine içiyoruz."
berkan şarapları açtı ve mutfaktan beş bardak getirdi. hepimize doldurdu.
"kızlar aman sarhos olmayın. hiç çekilmiyorsunuz."
"getirmeseydin kuzen. sanki biz istedik."
şarap bardağını elime aldım. önce bir duman çektim ve dumanı geri vermeden şarabın tamamını dikledim.
berkana bardağı uzattım.
"bu arkadaşın içesi varmış zaten."
sadece gülümsedim tekrar doldurup önüme koydu. sinem kerem ve berkan sohbete döndüklerinde tekrar şarabı kafama dikledim. yavaş yavaş kanıma karıştığını hissediyordum. uzun zamandır hiç içmemiştim. çok kolay saehoş olacağıma emindim.
berkanın yanındaki şarap şişesini elime aldım ve kendime bir bardak daha doldurdum. tam kenara koyacakken barış bardağını bana uzatttı. boş boş bakıp masaya bıraktım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
yarım kalan aşk| Barış alper yılmaz
FanfictionGalatasarayın jokeri Barış alper yılmaz geçmişten gelen aşkı duru önsalla karşılaşır