5

23 6 1
                                    

Kek piştikten sonra denemişlerdi ve gayet güzel olmuştu.

Sadece kamera arkasından şakalar yapan Jongho tam bir masterchef edasında herkesin beğendiği keki denediğinde düşünceli düşünceli ağzında çiğnemeyi devam ettirdi.

"Ay götüm, sanki mehmet şef hareketlere bak."

Wooyoung gözlerini devirip bunu dediğinde herkes güldü ve sonra tekrar Jongho'nun yorum yapmasını beklediler.

"Sanki unu biraz karışmamış gibi?"

Hongjoong bunu duymasıyla Jongho'nun sırtına atlayıp onu dövmeye çalıştı.

Çünkü kendisi, San hiç birşey demeyip dans ederken o unların karışıp karışmadığını kontrol etmek için elini kek kabına daldırmak zorunda kalmıştı.

"Ulan ben onları gayet güzel karıştırdım sensin karışmamış!"

Jongho da minik adamın yaptıklarından asla etkilenmiyor olduğu yerde kılını bile kıpırdatmadan duruyordu.

Hongjoong boşa çaba harcadığını farkedince Jongho'nun üstünden indi.

Sonra chati okuyan San'ın gülümsemesini gördü.

Yayını 3 saattir izleyen insanları görünce gülümsemesine engel olamamıştı.

Bu noktaya gerçekten zor gelmişti. İlk başladığında yayınını izleyen kimse yoktu.

Çünkü lisede pek arkadaş edinememişti.

Neredeyse 0 izleyiciyle 1 yıl uğraşmıştı. Yayında hep oyun oynuyordu çünkü izleyen yoktu.

Ama bir gün yayını insanların keşfetine düşmüştü. Ve izlenmeye başlamıştı. Tabii ki izlenmeye başlayınca daha sosyal bir şekilde yaklaşmıştı izleyicilerine. Bu yüzden takipçisi ve izleyicisi giderek artmıştı.

Yayına başlama sebebi oyun oynarken kendini çekmek istemesiydi. Bazen tepkilerini görmek istiyordu. Yani izleyici toplayıp para kazanmak gibi bir amacı yoktu. Ama zamanla bu da iş haline gelmişti.

Global olmadan önce daha mutluydu aslında. Çünkü her global olan insanın bir toxic kitlesi oluyordu. Ve tabii ki San'ın da vardı.

Arkadaşlarıyla yaptığı yayınlarda San'ı sürekli shipliyorlardı. San bunları görünce pek tepki göstermiyordu. Ama bu işi cinselleştirenlerden nefret ediyordu. Başlarda karşısına çıkıyordu ama zamanla o toxic kitle de kendi fanları sayesinde küçülmüştü.

...

San, yayını kapatmadan önce izleyen herkese teşekkür edip onlara konuşma yaptıktan sonra etrafı toplayan arkadaşlarına yardım ediyordu.

"Sannie gerçekten günden güne daha ünlü oluyor."

Wooyoung'ın sesiyle irkilen San elindeki çöpleri çöp kutusuna atarken masayı silen Wooyoung'a gülümsedi.

San'a "Sannie" diye seslenen tek kişi Wooyoung'tı.

Wooyoung, San'ın gülümsedikten sonra çıkan gamzelerini görmesiyle yine içindeki o tuhaflığı hissetti.

San ne zaman gülümsese bu his onu mahvediyordu. Ve sanki etrafında sadece San'ın gamzeleri, dudakları ve gülüşü varmış gibi geliyordu.

Ne zaman biriyle flörtleşmeye çalışsa aklına San geliyordu ve resmen flört yeteneğini kaybediyordu.

San'a aşık mı oluyordu?

sweet language | seongjoongHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin