"Her şey bir anda nasıl yok oldu ? Sen babamın kılığına nasıl girdin? " dediğimde nefesini vererek yürümeye başladı. Bende arkasından tabi .
"Her şey yok olmadı, gördüklerin sadece bir halüsinasyon . Babanın kılığına girdim çünki güvendiğin birisi olmasaydı, dediklerimi yapmaz burnunun dikine giderdin " dediğinde yutkunup bakışlarımı kaçırdım.
Dediklerinde haklıydı ama bu güzel gözlü yabancının beni kandırmadığı gerçeğini değiştirmezdi .
"Gözlerimi güzel mi buluyorsun? " Diyen keyifli sesiyle kaşlarımı çatarak ona döndüm.
"Ben az önce dışımdan mı konuştum? " Dediğimde gülerek başını iki yana salladı.
"Hayır," dediğinde fark ettiğim şeyle gözlerimi sıkıca yumdum.
"Sen az önce benim zihnimi mi okudun ? " Dediğimde elini yüzümde hissetmemle gözlerimi geri açtım hızla. Gözleri yine gözlerime derince baktığında başını aşağı yukarı salladı.
"Burada yaşayan her kesin farklı farklı güçleri, özellikleri vardır şifacı, " dediğinde yutkunarak temasından kurtuldum.
"Nerden biliyorsun şifacı olduğumu," dediğimde gözleriyle işaret etti kendini.
"Bendeki o ağır yarayı sadece kendi klanından biri aça bilir ve iyileştire bilirdi. Senin şifacı özelliğin bu evrende yalnız sende var . Kendi gücünün farkında değil gibisin," dedi anlamayarak.
"Çünki anlamıyorum ," dedim omzumu silkerek. Ben sadece yüzük ne derse ne işaret etse onu yapıyordum. Benim elimde olan bir şey değildi.
"Siktir , sen gerçekten hala ne olduğunun farkında bile değilsin," diye mırıldandı şaşkın sesiyle .
"Lütfen küfür etmez misiniz ? En azından benim yanımda," diyerek rahatsız olduğumu belli ettiğimde yüzünü buruşturdu.
"Tamam," dedi ve gülümsedi. "Şimdi de yakışıklı mı görünüyorum gözümde? " Dedi keyifle gülerek. İnleyerek ellerimi yüzüme bastırdım. Bu adam zihnime girmese olmaz mıydı? Rezil oluyorum su anda! Ne olmuş yani bir iki kaşını gözünü beğendiysem ?
"Lütfen zihnime girip durmaz mısın? Bildiğin bu taciz , saygı duymak için zihnimden ve fikirlerimden uzak dur ," dediğimde gülüşü yavaşça soldu.
Yüzüme bakarak ne düşünüyordu bilmiyorum ama gözlerine kederli bir ifade oturmuştu ve şimdi bana acıyarak bakıyordu.
"Gerçekten dayandın mı ? O eziyy-"
Ne gördüğünü anladığımda sertçe gözlerine baktım. "Sus ! Ne gördünse doğru değil, o yüzden artık bunu yapmayı bırak! " Dedim ve önüne geçerek yürümeye başladım.Tamam , sorun yoktu! Hiç bir şey yok ! Ben hiç bir şey yaşamadım !
"Hey beni bekle , " dedi kolumdan tutup kendine çevirdi. " Bir daha yapmam , " dediğinde yüzümü başka tarafa çevirdim.
"Hey , küstün mü gerçekten? ""Hayır , tanımadığım etmediğim birine ne diye küsücek mişim ? " Dediğimde başını salladı.
"Haklısın, o halde tanışalım. Ben Çağan Efe Aksar , muhafız klanından . " Diyerek elini sıkmak için öne uzattı. Eline kısa bir bakış atıp yüzüne döndüm.
"Eminim her şeyi biliyorsun hakkımda , ne söyleyim daha " dediğimde güldü.
"Ben senden duymak istiyorum, yetmez mi ? " Dediğinde elini sıktım.
"Tuana Naz Tiryaki, klan mı her neyse onu bilmiyorum hala . Ne olduğunu da o yüzden bu konuyla alakalı bir şey diyemem," dediğimde gülümsedi.
"Klanın Kardinaller. Ama sen içlerinde farklısın, diğerleri gibi değilsin , şifacı yönün ayrıcalık tanıyor sana bu yüzden bendeki yarayı hemen iyileştirdin . Ama sende işaret olması gerekiyor ," dediğinde yutkundum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Lanetliler
Mystery / Thriller"Bu yaşadıklarımıza gerçekten inanamıyorum, şaka olmalı! " "Belki de düşündüğümüz gibi kabus değildir Naz , "