"Bayrakları bayrak yapan üstündeki
kandır.
Toprak, eğer uğrunda ölen varsa vatandır..."*MİTHAT CEMAL KUNTAY
****
2024- İZMİR"Bunumu giysem yoksa bunumu" demişti elindeki elbiseleri sırasıyla gösteren nehir "pantolon gömlek tercihimdir komutanım" dediğim an sırtıma vurdu.
bu hallerini seviyordum cünkü 6 aylık eğitimini tamamlamış sonunda istediği askerlik mesleğine ulaşmıştı İkimizde askerdik ama bu hersey icin en büyük adımımız olmuştu 25 senelik hayatımızda.
"Of hadi sec birini artık elif karar veremiyorum!" Deyip nazlandı oflaya puflaya bana bakıyordu. Kafamı telefondan kaldırıp elindekilere iyce baktım "pantolon ve gömlek giymelisin bence sonucta özel bi görev elbise ile şekilli şukullu hareketler yapamayız yani demi?" Ciddimisin der gibi baktı.
Eline dolaptan siyah dar pantolon üzerine ise deri ceket uzatıp yatağın üzerinede siyah cizmelerini fırlatım.
"5 dakika 20 saniyen var hazırlanman icin süre başladı nehir kapıda bekliyorum." Sözcüğümüde ekleyip odadan cıktım nehir arkamdan "OHA AMA ARTIK" diyip isyan etmesini duymazlıktan gelmiştim.
Babamın şehit olmadan bir gün önceki bana hediye ettiği kolyeye dalıp gitmiştim adeta.
2005 - Hakkari.
Lojmanın önünde bir o yana bir bu yana koşup duruyorlardı adeta "ya ya batu yakalayamazsın beni" batu agah dahada hırslandı kücük kızı bir an önce yakalayıp saclarını cekmek için.
"Koşarsan tabi yakalayamam saftirik." Kücük kız arkasını dönüp dil cıkarmıstı.
Batu agah tam elifi yakalayacagı sırada serhat amcasının sesini duyması ile resmen bir asker edasındaymıs gibi hazır ola gecti.
Kücük kız neşeyle babasına kosup sarıldı,yanağını öptü ve sevgi şarkısını söylemeye basladı.
Şimdi benden çok uzaklardasın, biliyorum
Belki bir gün dönersin diye dualar ediyorum
Seni bir daha görsem yeter, inan ki bu bir ömre bedelBabasından ayrılıp batu agahı yanına cekistirdi ve söylemeye devam etti.
Yeter ki bitmesin bu rüyam
Nereye gitsem, ne yana baksam hep seni görüyorum
Biliyorum, artık çok geç ama yine de bekliyorum
Her şey boş geliyor bana, sarılacağım sımsıkı sana
Yeter ki yıkılmasın bir daha dünyamKıvırmaya başlamıştı neşeyle
"Domates, biber, patlıcan!"
"Domates, biber, patlıcan!" (Ooh)
Bir anda bütün dünyam karardı (ooh)
Bu sesle sokaklar yankılandı (ooh)
"Domates, biber, patlıcan!" (Ooh)İki delikanlı neşeyle kücük elifi alkışlamaya basladı neşeyle gülen kız batu agahın burnunu sıktı. Batu agah sinirlenmiş olsa bile bisey yapamamış kıyamamıştı.
"Evet cocuklar benden size kücük bir hediye
Sen batu agah babanı ve beni özlediğinde bu kolyeye bak oğlum olurmu" dedi gözleri dolu bir şekilde serhat."Erkek adam ağlamaz serhat amca sende ağlama ben sizi özlediğimde sizin gibi askerleri hayal ediyorum özlememin nedenini anlıyorum.
Serhat gururla baktı batu agaha o güclü bir cocuktu o güvenilir mert bir delikanlı olarak yetişecekti.
"Sıra gelelim sana kücük kız sende beni ve yusuf amcanı her özlediğinde bu kolyeni asla cıkarma babacım tamammı" elif neşeyle gülümsedi.
"Ben sizi özlememki ben sizin bizi yanlız bırakmayacagınızı biliyorum babik" serhat şaşırmıştı 5 yasındaki kızından bu lafları beklemiyordu.
Ayağa kalktı ve
Künyeleri cocukların boynuna taktı birdaha hic cıkarmayacaklarını bilerek."
Sonrası karanlık bir sis bulutu gibiydi adeta...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BARUT KOKUSU
Ficção Geral"Damarında varmı senin böyle bol kanın? TÜRKÜN kanı bir eşidir lavlı volkanın!" .... 🦋🇹🇷