Ceylin yavaş ama kendinden emin adımlarlar adliye koridorlarında salınarak yürüyordu bu sefer ayağında topuklu ayakkabılar yerine spor ayakkabıları vardı. Altında dar mavi bir kot pantolon üstünde beyaz, yakalı boyun Kısmında ufak fermuar olan bir kazak vardı. Saçları salık, dalgalı her adımında bir sağa bir sola gidiyordu. Genç kadın bu basit spor haliyle bile tüm gözleri üstüne çekmeyi başarıyordu. Hastaneden eve geçmesinin üzerine tam bir hafta geçmişti bu bir hafta içinde biraz daha toparlamış ama yinede yürürken yarası sızlıyordu. Bir haftadır Ilgazla sadece iki defa yüz yüze görüşmüştü o da annesiyle babası dışarı çıktığında en fazla yarım saatti. Şimdiyse sevgilisine bir sürpriz yapıp adliyeye gelmişti. Ilgazın odasının önünde durudu kapıyı tıklattı. İçeriden sert bir ses "Gell.." dedi. Ceylin yavaşca kapıyı aralayıp kafasını içeri soktu. Genç adam dosyalardan başını kaldırmıyor kapıdan gelen kişiye bakmıyordu bile.
Ceylin - (kocaman gülümseyerek) Müsaitmisiniz savcım.
Ilgaz - (hızla ve şaşırmış şekilde kafasını çevirdi duyduğu ses sevdiğinin sesiydi) Sevgilimmm sen nerden çıktın.
Ilgaz ayağa kalktı, Ceylinse kapıyı kapatıp adama yaklaştı. Ilgaz masanın kenarına dayanmıştı tek koluyla Ceylinin belinden sarılıp kendine çekti sıkı sıkı sarıldılar. Ilgaz yine Ceylinin boynuna gömülmüşken Ceylinde parmaklarını saçlarına geçirmişti adamın.
Ceylin - Ne o Savcı beni gördüğüne sevinmedin mi yoksa.
Ilgaz - (kafasını kaldırıp burunlarını birbirine değdirdi Ceylın Ilgazın ensesini okşamaya devam ediyordu) Şu an ki mutluluğumu tahmin edemezsin. Sadece şaşırdım.
Ceylin - Eeee severiz şaşırtmayı. Kendimi iyi hissetim Engin de geldi aldı beni sağolsun öyle sanada sürpriz yapıyım dedim.
Ilgaz - Çok iyi yapmışsın.
Biraz daha sarılı pozisyonda kaldılar çok özlemişlerdi birbirlerini. Ilgaz tam geri çekilicekti ki Ceylin ensesinde olan ellerinden birini yanağına getirip kendine doğru çekti. Dudakları buluştu Ilgaz da anında karşılık verip kadının üst dudağını dudakları arasına aldı Ceylin memnuniyetle gülümsedi. Bedenleride birbirini özlemişti. Öpüşmeleri gittikce derinleşirken elleride rahat durmuyordu adamın elleri kadının tüm bedeninde geziyor ve kendine daha çok bastırıyordu. Ceylin zorla kendini geri çekti ne de olsa burası bir makam odasıydı. İkisinin de yüzünde aptal bir sırıtışla burunları birbirine sürttü.
Ceylin - Savcım yavaş makam odasındayız sonuçta.
Ilgaz - Diyene bak beni öpen sendin avukat hanım.
Ceylin - Ben masum bir öpücukverip geri çekilcektim sen bırakmadın.
Ilgaz - Ha şimdi suçlu ben oldum yani. Masum öpücük demek. Üzgünüm ama o çekiş hareketinden masum bir şey beklenemezdi avukat hanım.
Ceylin vericek cevap bulamadı Ilgazın kolları arasından ayrıldı ama yinede çok uzağında değildi.
Ceylin - (kaybettiğini anlayınca) Aman... neyse ne tartışmıycam seninle. Hadi öğle yemeğine çıkar beni.
Ilgaz - Hay hay emredersiniz avukat hanım bu yakınlarda yeni açılmış bir mekan var oaraya götüriyim seni.
Ceylin - Olur fark etmez.
Ilgaz bir eliyle Ceylinin elini tutuyor bir eliylede masasından telefonuyla cüzdanını alıyordu tam o sırada kapı çaldı. Ilgaz Ceylinin elini bıraktı içeri giren polis memuruydu.
Polis - Sayın savcım bir olay yeri var acil incelemeniz gerekiyor.
Ilgaz - (nefes vererek) Tamam sen çık geliyorum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sil Baştan
FanficYa her şey farklı olsaydı ya Ceylin ve Ilgaz farklı şekillerde yan yana gelseydi... Şimdi tüm hikayeyi başa saralım Avukat Ceylin ve Savcı Ilgaz her şartta ve koşulda bir arada kalmayı başarabilirmiydi?
