6.Kötülüğün tohumu

6 1 16
                                    

"Herkesten çok güldü.
Belli ki acı çekiyor."
-Savaş ve Barış,Tolstoy

Şarkı-Don't blame me🌙

Yazarın dilinden,

Siyah deri ceketini çıkararak kanepenin üzerine attı ve tek ışık kaynağının mumlar olduğu odanın köşesindeki kapıya ilerledi adam.Kapı kolunu aşağı indirdi ve hızlıca içeriye girdi.Aniden gözlerini acıtan beyaz ışıkla kıstı kehribarlarını.Az önceki karanlığa alışmıştı gözleri,bu yüzden acımıştı.

Gözlerini yeniden açarak etrafına bakındı ve koltuğa yaslanmış adamı gördü.Telefonla uğraşıyordu,olup biten hiç bir şey umrunda değil gibiydi ve bu,siyah gömlekli adamı sinir ediyordu.

Onun varlığını hisseden adam gözlerini telefonundan kaldırarak ona zilledi.Keskin bakışları aynı konumda olsalar bile onu ürpertmeye yetiyordu ama hiç bir zaman,keskin bakışlı adam ona üstünlük taslamamıştı.Farksızlardı.

"Noldu?" diye sordu koltukta uzanmış olan adam.Güneş gibi sarı saçları,okyanusa benzer mavi gözleri vardı."Konuştun mu kızla?"

Nefesini verdi genç adam,"Beni kovdu," dedi sıkıntılı bir sesle.Dikildiği yerden hareketlenerek sarışın adamın karşısına oturdu."Onunla tanıştığına eminim ama rolünü iyi oynuyor," derken karşısındaki viski şişesini eline alarak kafasına dikti."Onunla anlaşmış olmalı,"

Sarışın adam yaslandığı yerde doğruldu ve karşısında oturan adamın elindeki viski şişesini aldı."Zaafına oynamış olabilir," derken bir yudum aldı elindeki şişeden ve gözlerini adama çevirdi."Zaafı ne olabilir?"

Onunla konuştuğu anı hatırladı genç adam.Yalnız yaşadığını söylemişti.Ulvi Kavas kızını öylece ortalıkta mı bırakmıştı? Kötü bir baba olmasıda bir ihtimaldi ama genç adam bunun arkasında güçlü bir sebebin yattığını düşünüyordu.

"Babası olamaz," dedi adam kısık sesle.Kendisini terk etmiş bir adamı zaafı yapacak kadar aptal değildi.Biraz düşündükten sonra kaşlarını çattı adam ve ayağa kalkarak dosyalarla dolu masaya doğru ilerledi."Annesi hakkında ne biliyoruz?"

Koltukta başını arkaya çevirdi sarışın adam."Ölmüş," dedi sıkıntılı bir nefes vererek.Koltuktan kalkarak masanın önüne geçerek karşısında durdu."Cinayete kurban gitmiş ve katili hala bulunamamış," derken kehribar gözlü adam gözlerini hemen dosyalardan ayırarak ona çevirdi.Gülümsedi sarışın."Sanırım zaafını bulduk,ha?'

"Peki ya Francois annesinin katilini nasıl bulmayı planlıyor?" diye mırıldandı ince bir ses.

Onun burada olduğundan habersiz olan adamlar ona doğru döndü."Sinsi sinsi yaklaşmasan olmaz değil mi?" diyerek gözlerini devirdi sarışın adam.Hep gizlice bir yerlerden çıkan iş arkadaşı Ferda'ydı karşısındaki.Kumral saçları ve açık mavi gözleri vardı kadının.Tatlı ve keskin yüz hatlarına sahipti.

"Her defasında korkman benim suçum değil," diyerek gülümsedi kız ve kehribar gözlü adamın yanına geçerek dosyalara göz gezdirdi.

Maskenin Ters Yüzü Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin