𝐍𝐢𝐤𝐢
Yatağımdan hiç kalkmak istemiyordum. Gözlerimi avuşturup duvardaki saate baktım. 13.11.
Ne? Nasıl bu kadar fazla uyumayı becermiştim. Bugün dışarı çıkıcaktım ve Sunoo ile haberleşmem lazımdı.
Telefonu elime alır almaz Sunoo'dan;12 arama, 39 mesaj bildirimi gördüm. Daha sonra mesajlara hiç bakmadan onu aradım.
"Alo"
"Alo, Niki"
"Sunoo, ne oldu?"
"Mesajlarıma bakmadın mı? Süslemeler için kararsız kaldım. Sen hediye bakmaya çıktın mı? Yoksa... Sakın bana yeni uyandığını söyleme"
"Şey..."
"Tamam ben süslemeleri seçerim, sen hediyene bak, önemli değil"
"Sağol Sunoo, görüşürüz"
Bir şeyler atıştırdıktan sonra dışarıya çıktım ve parfüm mağazalarını gezmeye başladım.
𝐒𝐮𝐧𝐨𝐨
Parfüm mağazasında uzun bir süre kaldıktan sonra, Sunghoon 'un seveceğini düşündüğüm kokuyu aldım ve mağazadan ayrıldım.
Bacaklarım çok ağrımıştı ama tüm almam gerekenleri almıştım. Bir taksi çağırdım ve eve geçtim.
𝐒𝐮𝐧𝐠𝐡𝐨𝐨𝐧
Instagram'da takılırken keşfetime Niki' nin random bir gönderisi çıktı ve daha sonra hesabını stalklamaya başladım.
En yakın arkadaşlarımdan olmasına rağmen, bazı fotoğraflarını hiç görmemiştim.
𝐦𝐮𝐫𝐚𝐫𝐢𝐤𝐢
𝐦𝐮𝐫𝐚𝐫𝐢𝐤𝐢:nasıl
♡6.839 kullanıcı beğendi
user:bu nasıl yakışıklılık be adam
user:kurban verene
user:afetBir sürü iltifat yorumu gördüm. Ha? Önemli değil, sonuçta Niki beni seviyordu ve öyle kalmaya da devam edicekti.
-1 gün sonra-
𝐍𝐢𝐤𝐢
Sunoo ile tüm hazırlıkları tamamlanmıştık. Sunghoon'u aramamıza çok az kalmıştı.
"Hadi Niki, Sunghoon 'u ara"
"Iııı... Bence sen arasan daha iyi olur"
"Neden?"
"Bilmem öylesine"
Sunoo, Sunghoon' u ararken bende her şey tamam mı diye kontrol ediyordum.
Kısa bir süre sonra açık kapıdan içeriye giren Sunghoon 'u pasta ile karşıladık.
"İyi ki doğdun Sunghoon"
"Mutlu yıllar sana..."
Pastadaki 22 yazılı mumunu üfledikten sonra pastayı afiyetle yedik. Sıra hediyelere gelmişti.
"Evet Sunghoon. Bu benim hediyem, aç bakalım. Umarım beğenirsin" dedi Sunoo.
Oysa bende parfüm almıştım.
"Vay, kokusu çok güzel" diyip üstüne sıktı parfümü.
Daha sonra bende uzattım, hediyemi.
"Güle güle kullan Sunghoon."
"Teşekkürler" diyip sadece bileğine sıktı parfümü.
Yine belliydi her şey. Ortadaydı. Yüzümü düşürmemeye çalışıp koltuğa oturdum.
"Hadi arkadaşlar, saat daha 11.10. Hep birlikte deniz kenarına gidelim"
"Bilmem"dedim.
"Bana uyar" dedi Sunghoon.
Biraz sonra deniz kenarına varmıştık bile. Baya kalabalıktı ortam. Yürüyorduk yan yana.
Sunoo bir kediyi severken Sunghoon ile aramızdaki mesafe azalmıştı. Kokusu burnuma geliyordu.
Ama bu koku tanıdıktı.
Bu koku... Sunoo'nun hediyesi olan parfümdü.
Peki benim parfümüm? Sevmese yine de sıkar mıydı parfümü? Evet, sıkardı
Seviyordu çünkü onu, biliyordum.Şimdi ise Sunghoon da kediyi seviyordu. Ara ara elleri birbirine değiyordu. Sunghoon, ona aşık gözlerle bakıyordu.
Çok uyumlu bir çift gibi görünüyordu benim kameramdan. Gözlerim doluyordu.
Hayır, yalvarırım akmayın.
"Şey, aklıma şimdi geldi de, benim bir işim vardı" dedim.
"Ne işi var Niki ya! Bugün Sunghoon 'un doğum günü, onu yanlız bırakmamalıyız"
"Önemli değil Sunoo. İşi varmış"
Sevindin değil mi Sunghoon? Sevindin. Çünkü onunla yalnız kalmak istiyorsun.
"Sunghoon haklı Sunoo, ben gideyim, size iyi eğlenceler"
𝐒𝐮𝐧𝐠𝐡𝐨𝐨𝐧
Sunoo' nun evine geldiğimizde çay ve pasta ikram etti, birlikte televizyon izledik. Aynı mutlu bir çift gibi.
Sunoo çok güzeldi. Aynı bir melekti. Nazikti, kibardı, düşünceliydi. Tek bir kötü yönü yoktu.
Düşünce bulutlarım telefonumdan gelen bildirim sesiyle dağıldı.
𝐦𝐮𝐫𝐚𝐫𝐢𝐤𝐢 kullanıcısı az önce bir gönderi paylaştı.
Instagram böyle haber de mi veriyordu, nasıl bir zamandaydık?
𝐦𝐮𝐫𝐚𝐫𝐢𝐤𝐢
𝐦𝐮𝐫𝐚𝐫𝐢𝐤𝐢:ben deniz olsam da, sen Ankara'sın
♡4.902 kullanıcı beğendi
Bu söz de kime göndermeydi? Hem Niki içki içmezdi, midesine dokunurdu onun.
Telefonu geri koltuğa fırlattım. Sunoo'ya döndüm.
"Bir sorun mu var Sunghoon?"
"Hayır, hayır yok... "