2.3

6 2 0
                                    

26.08.2024

Tuğra Gençtürk: Çağla

Tuğra Gençtürk: günaydın

Tuğra Gençtürk: dün bir türlü konuşamadık

Tuğra Gençtürk: bugün müsaitsen

Tuğra Gençtürk: bir şeyler içelim mi

Tuğra Gençtürk: konuşuruz hem

Çağla: bugün ancak 3'ten sonra müsait olabilirim

Çağla: abim La' gidiyor onu uğurlayacağız

Çağla: 3 gibi ancak gelirim bu tarafa

Tuğra Gençtürk: dört buçukta kapının önündeyim diyelim mi o zaman

Çağla: diyelim

Tuğra Gençtürk bu mesaja '❤️' ifadesini bıraktı.

__

Çağla'dan

"Anneciğim istediğin pantolon kuru temizlemeden gelmemiş." Annemin odama girip söyledikleri ile elimdeki düzleştiriciyi makyaj masamın üzerine bırakıp ayaklanmıştım.

"Ne yapacağım ben anne? Ne giyeceğim? Giyecek başka hiçbir şeyim yok." Art arda hızla kurduğum cümlelerin ardından annem "Daha yeni alışverişe gittin Çağla, giymediklerin var onların arasında." Demişti.

Haklıydı, haklı olması telaşımı sıfırlamazdı.

Ellerim belimde odanın içinde dolaşmaya başladığımda zihnimde sadece yapabileceğim kombinler dönüyordu.

"Sen saçını yap anneciğim ben sana bulacağım."

"Ya anne." Ağlamaklı bir sesle söylediklerimin ardından annem yanıma gelip şakağımı öpmüştü.

"Heyecan yapma güzelim eminim ki her şey güzel gidecek." Annemin sözlerinin bitişiyle evin içerisinde kapının çalış sesi yankılanmıştı.

"Of artık ya." Kendi kendime söyleniyor olsam bile sesim yüksekti.

Çığlık atmak üzereydim.

Dolabımdaki hiç giyilmemiş kıyafetlerden bütünlük oluşturmaya çalışırken kalktığım makyaj masama geri oturup yarım bıraktığım saçıma devam etmiştim.

"Hello canım! Duydum ki pantolon problemimiz varmış, telaşlıymışız, stresliymişiz." Odama giren Nisa'nın söyledikleri ile ona karşılama cümleleri kurmadan "Sana anlattığım kombini elemek durumundayız Nisa'm, başka bir şey bulmam lazım. Ama şu an sanki beynim durdu gibi." İki elimin işaret ve orta parmaklarını şakaklarıma vurup "Gelmiyor, çalışmıyor şu an." Demiştim.

"Şöyle bir fikrim var. Ben bir bakayım dolaba, öyle telaş yapalım. Hatta kombinin ana parçalarına karar verdim bile tam şu an. Babet giydireceğim sana, çünkü sana babeti yakıştırıyorum. Sadece bir şeyler içmeye çıktığınız için de kot pantolon giyiyorsun." Söyledikleri ile elimdeki düzleştiriciyi makyaj masama bırakmıştım.

"Üstüme de abartı bir şey giymeyeceğim." Dediğimde bir süre bakışmıştık.

"Basic tişört."

"Basic tişört." Konuşmaya karar verdiğimiz an aynı anda söylediğimiz iki kelimenin ardından "Saçımı bozuyoruz, dalgalı, daha hacimli olsa daha çok yakışır." Demiş fikrini beklemeden düzleştiriciyi kapatıp fişten çekmiştim.

Benim fikrimin aksini düşünmeyeceğini biliyordum.

"Siyah, gold tokalı bir kemerle tamamlıyoruz." Dediğinde o dolabıma odaklanmış bense saçımı en olacağı şekilde nasıl dalgalı hale getireceğime odaklanmıştım.

Kro || TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin