Merhabalar 🌸 Yeni bir kurguyla karşınızdayım.
Lütfen başlangıç tarihlerinizi yazmayı unutmayın💮
BÖLÜM 1
"Kendimi esir aldım
Çalmadı yine telefonlar
Alışırım sanmıştım
Yüreğimde sancın var
Gel etme nazlı güneş
Sensin gönlüme eş
Beni biraz anlasanaÖlürüm aşkına yar
Ölürüm diyar diyar
Beni biraz anlasana
Ooof, sarıl bana
Beni biraz anlasana"Arabada sesi yüksek bir şekilde çalan şarkının sesini biraz daha yükseltip,gaza biraz daha yüklendim. Eğer bu hızla gidersem yarım saate Kuşadası'nda olurdum. Üniversiteden tanıdığım ve hala görüşmeye devam ettiğim en yakın arkadaşlarımdan biri orada oturuyordu. İş yoğunluğundan bunaldığım ve artık tatil ihtiyacımın arttığı bir dönemdeyim tam olarak. Böylece bu sene yıllık iznimi nerede kullanayım diye kafayı yerken, Kardelen imdadıma yetişti diyebilirim.
Telefonumun titreşimiyle yönümü ekrana çevirip, hoparlöre alarak açtım. Arayan tabiki annemdi, en son ki konuşmamız tam beş dakika önceydi. Araba kullanmama pek güvenmediği için, her beş dakikada bir arayıp durumumu sorguluyordu.
"Efendim Anneciğim"dedim ve klasik cümleleri kurmaya başladı.
"Nasıl gidiyor yolculuk kızım, bir aksilik varmı?" Telaşlı sesine aldırmadan sakin bir şekilde yanıtladım.
"Güzel gidiyor anneciğim bir sıkıntı yok, Kardelen de senin gibi yarım saatte bir arayıp nerede olduğumu soruyor zaten, irtibattayım herkesle ve iyiyim."
"Tamam kızım Allah'a emanetsin sağ salim gidersin de, içim rahatlar en azından. Anayım ben napayım, ararımda sorarım da, hem uykun açılmış olur"
"Tamam anne! Varınca ilk seni arayacağım zaten bir sıkıntı yok. Hadi dikkat et kendine öptüm, görüşürüz."
Anneminde görüşürüz demesiyle telefonu kapatıp, yola odaklanmaya devam ettim. Otobandan çıkıp, ağaçlıklarla kaplı bir yola girmiştim. Telefonla konuştuğum için tabelaları gözden kaçırmışım. Bir elimle direksiyon hakimiyeti kurarken, diğer elimle navigasyonu açmaya çalıştım. Sonunda açabildiğimde, doğru yoldaydım. Farklı bir yola sapmamıştım.
Sakin ve sessiz yollarda ilerlerken, navigasyon asistanın sesinin durmasıyla başımı telefona çevirdim. Az önceki iki yol ayrımında, sağdan devam etmemi söyledikten sonra sesi birden kesildi. Yolda bir yandan ilerlemeye devam ederken, bir yandan da navigasyonu tekrar çalıştırmaya çalışıyordum. Şuan önümde herhangi bir ayrım olmadığına göre düz yolda ilerlemeye devam ettim. Sonuçta buraya kadar doğru getirmişti.
Yolların bu kadar ıssız ve sessiz olması açıkçası biraz ürkütmüyor değildi. On beş dakikadır düz bir yolda ilerlemem ve benden başka arabının olmaması kuşkulanmamı sağlamıştı artık. Arabayı yavaşça durdurup telefonumu elime aldım. Kardelinin ismini bulup, numarasını çevirip, telefonu kulağıma yasladım.
Biraz bekledikten sonra çalma sesine benzer bir ses duymayınca,kulağımdan çekip şebeke kısmına baktım. Sıfırdı hepsi, çekim gücü hiç yoktu. Hemen telaşla arabadan inip,tekrar baktım ama sonuç nafileydi. Bu lanet yerde telefon bir gram bile çekmiyordu. Çok şaşkındım buralarda şebekenin çekmemesi kadar saçma bir şey olamazdı.
Başka çaremin olmamasıyla beraber, tekrar arabaya bindim ve düz bir şekilde iletmeye başladım. Elbette karşıma bir yer, bir tesis çıkardı. Ordakilerede, yolumun tarifini ve neden şebeke çekmediğini sorardım. Beş dakikalık sürüşümün ardından derin bir nefes aldım. Sanırım bir yer bulmuştum bir tesisti sanırım, şuan sadece bir yapı ve birkaç tane insan görüyordum. Biraz daha ilerlememle, az önceki rahatlığımın yerini şaşkınlık aldı. Burası bir tesis değil,bir şehir veya kasaba gibi bir yerdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Geri Dönüşü Yok
FantasyBundan asırlar önce iki genç adam tekrar dönüşü olmayan bir kasabaya uğramışlardı. Sadece dinlenmek için mola verdikleri bu yerde herşey normalin üzerindeydi. Bu kasabaya girdiğin andan itibaren geldiğin yöne dönüşün olmuyordu. Sanki kasaba bir dair...